Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Beth Greene
Hapishane'nin kapısı kapanıp, arabadan çıktığında, kız arkadaşın Beth, sana doğru koşmaya başladı. "Hey, neler oldu, iyi misin?" dedi endişe ile, kolunu tutarak kontrol ederken.
"İyiyim, bir sürüden kaçarken cam kapıya çarptım sadece, ısırılmadım." diye cevapladın, ona güven vermek adına.
"O halde gel, sana ilk yardım yapmalıyız. Diğerleri eşyaları getirebilirler." diyerek seni elinden tuttu.
Ardından ikinizde bahçeden uzaklaşıp, hücrelerin olduğu alana doğru ilerlediniz. Vardığınızda, sen daha yatağa oturmadan, Beth gerekli ilk yardım malzemelerini almıştı bile.
Beth, dezenfektanlı bir mendil alıp yarana sürdü, tenine değen dezenfektan yüzünü buruşturmana sebep oldu ve bunu fark eden Beth, yanağına öpücük kondurmadan önce mendili yarandan çekti.
"Yalnızca bir kaç saniye daha, biraz dayan, sevgilim." diye mırıldandı.
Yaranı biraz daha temizledikten sonra bandajı yavaşça koluna sardı ve ucunu çengelli iğne ile sabitledi. Daha sonra ilk yardım kitinin içerisinden bir yara bandı aldı ve dikkatlice burnunun ucuna yapıştırdı.
"Tamamdır, sadece bir şey daha-"
Ona kafan karışmış bir şekilde baktın, başka bir yaran olmadığını düşünüyordun, cevap vermek için konuşacakken, Beth'in dudaklarına yapışması ile susturuldun. Ona karşılık verirken, kollarını ona sardın, aynı şekilde sana karşılık verdi. Hava almak için dudaklarınızı ayırmadan bir kaç dakika bu şekilde durdunuz.
"İşte oldu!" diye açıkladı, suratında aydınlık bir gülümseme kaplamıştı, "Her tedavi uygulandı."
