BİRİ AŞK MI DEDİ?

Bölüm 14

"Ne işin var lan senin burada!" diye kükredi Aras, Selim'in üzerine yürürken

Selim ellerini teslim olur gibi havaya kaldırdı. "Sakin ol dostum! Sadece Elif'in durumunu merak ettim. Birde..."

Aras adamın sözünü kesti. "Gebertirim seni şerefsiz! Sana mı kaldı benim karımı düşünmek!" her an saldırmaya hazır halde bekliyordu.

Elif kocasının kolunu tuttu. En son bu hareketi yaptığında, kendini önce duvarda sonra masaya çarpmış bir şekilde yerde bulmuştu. O günü hatırlayınca kalbi titredi. "Aras!... Lütfen sakin ol!"

Aras bu sefer daha temkinliydi. "Elif sen karışma!" karısı yanındayken ani hareketlerden kaçınıyordu.

"Buraya kavga etmeye gelmedim! ... Dediğim gibi Elif'in iyi olduğunu kendi gözlerimle görmek istedim... Yolda da Zümrüt'le karşılaştım, oda buraya geliyormuş" arkasına dönüp, Zümrüt'e gelmesini işaret etti.

Sakinleşme sırası Elif'teydi. Zümrüt yanlarına gelince Selim'e "Bu paketi kargoya geri iade et!... Kusurlu bu mal! Hem de beyninden!"

"Sen bana baksana!" diye cırladı Zümrüt "Benimle böyle konuşamazsın' ne kadar zeki olduğumu gayet iyi biliyorsun!" sinsice güldü.

Elif de inadına gülmüştü. "Haklısın!... O beyni karıncaya taksan ters gider! Sen yine iyi idare ediyorsun!"

Aras ve Selim de Elif'in söylediklerine gülmek istese de, aralarında ki gerginlik buna izin vermiyordu.

Zümrüt lafların altında kalsa da bozulduğunu belli etmemeye çalışarak "Bende seni gördüğüme sevimdim Elif! Sağ ol iyiyim, sen nasılsın?" dedi.

"Gerçekten mi? Şimdi seni gördüğüme sevinmiş gibi mi yapayım?... İnan numarasını yapamayacak kadar midemi bulandırıyorsun!" gerçek düşüncelerini saklama gereği duymuyordu. Bu kız hoş görüyü hak edecek biri değildi.

Zümrüt'ün cevap vereceği vakit Aras araya girdi. "Bu kadar yeter!" Selim'e öldürücü bakışlarını atarken "Eski sevgilini de al gir buradan!" dedi.

"Üzgünüm ama bunu yapamam, bizim onunla hesabımız çoktan kapandı!" dedi Selim gayet sakin bir tavırla.

Elif olanlara anlam veremedi. Selim'le Zümrüt eski sevgili miydi? Yoksa o kız... O kız... "Aras'ın çaldığını iddia ettiğin kız Zümrüt müydü?" diye sordu Selim'e.

Selim muzip bir gülümsemeyle başını salladı.

Zümrüt araya girdi. "Evet canım... O paylaşılamayan kız benim!" dedi neşeyle.

Aras karısının bu adamla konuşmasına deli oluyordu. "Muhabbetiniz bittiyse, kaybol Selim!"

Selim, Aras ve Zümrüt'ü umursamadan "Elif hanım görüşmek üzere!" dedi.

Aras daha fazla dayanamayıp, yumruğunu adamın yüzüne indirdi. Zümrüt'ün sesi, sabahın sessizliğini bıçak gibi kesmişti.

Elif hemen kocasının önüne geçti. "Yeter Aras! Hadi içeri geçelim!" kocası yerinden bile oynamayınca kolundan tutup çekiştirdi.

Zümrüt'te Selim'i gönderip içeri girdi.

Aras salona geçince karısını merdivenlere sürükledi. Siniri geçmemişti.

Kız tereddütle "Nereye?" diye sordu.

"Uyumaya!"

"Beraber mi?" dedi korkuyla, tekrar onunla yatmak ateşle oynamaktan farksızdı. Baş başa kalmak istemiyordu.