Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
*** ** *
Ses susmuyordu bir türlü. Yaklaşık yarım saat önce yemek yemek için durmuştu bu tesiste. Yemeği önüne geleli on dakika kadar olmuştu ama bir türlü uzanmıyordu eli kaşığına.
Burada oturmuş yemek mi yiyeceksin? Omega ne halde umrunda değil mi! Yağmur tekrar başladı, bu havada bir başına yol kenarlarında ne yapacak?
Jeongguk saatlerdir yapmaya çalıştığı gibi görmezden gelmeyi denedi.
Bana ne ondan ne istiyorsa yapabilir!
Seni ahmak! O bize güvenmişti! ilk defa biri sana güvendi Jeon! İlk defa bir sike yarayacaktın! Omegaya git! Bul onu yoksa mahveceğim seni!
Omega, omega, omega! Alfası susmuyordu bir türlü! Ne oldu da iletişime geçmişti ki onunla? Jeongguk alfasının sesini duymazdı kolay kolay. Bazen bir kurt olduğunu unutacak kadar uzak kalırlardı onunla.
Jeongguk alfasının tehditleri eşliğinde yemeğini didiklerken duyduğu sesle kafasını restoranın köşesindeki televizyona çevirdi. Patronunun ve çalışanlarının fotoğrafları vardı televizyonun sol köşesinde, sağ köşede ise küle dönen evin önünde hararetle olayı anlatıyordu muhabir.
Patlama elektrik kaçağından meydana gelmiş... Alt katta bulunan herkes hayatını kaybetmiş... Bla bla... Jeongguk ilgisizce dinledi muhabiri ta ki ekranda Yoongi'nin annesi olduğunu bildiği kadın belirene kadar.
Duyduklarının şokuyla açıldı gözleri; kadın oğlunun yangından sağ çıktığını, şu an aile evinde dinlendiğini ve oğlu toparlandığında cenaze töreninin yapılacağını söylemişti.
Jeongguk saatini kontrol etti, omegayla ayrılalı sadece iki saat olmuştu. Onu bulsalar bile iki saat içinde evine dönmüş olması mümkün değildi ki Jeongguk içten içe kadının yalan söylediğini de hissediyordu. Şu an harıl harıl onu aradıklarına emindi.
Omegaya git Jeon! Onu yeniden hapsetmelerine engel ol!
Alfası hırlayarak söylediğinde Jeongguk daha fazla karşı gelemedi ona. Ceketini kaptığı gibi hızla çıktı restorandan.
İki saat önce ayrıldıkları yere döndü önce, zaten başka nereye bakması gerektiğini bilmiyordu.
Saat daha erken olmasına rağmen yağmurlu hava yüzünden her yer sisli ve griydi. Jeongguk omeganın yürüdüğü yol boyunca gezindi, ondan bir iz aradı ancak insan bedeniyle iz sürmek yeterli değildi. Hızla dönüşürken alfasının kontrolü ele geçirmesine izin verdi.
Sonunda!
Jeongguk onun heyecanlı sesine göz devirdi.
Omegayı bulacağım! Onu sarıp sarmalayacağım, koruyacağım ahh onu omegam yapacağım! Omegamm!
