bölüm 9 : kötü adamın aşkı

585 80 126
                                    

Avustralya / Melbourne
Aralık ayının 22. günü, 2016

İnsan içinde görünen tüm kusurlarım öfkemden kaynaklanırdı benim

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

İnsan içinde görünen tüm kusurlarım öfkemden kaynaklanırdı benim.

Aklımdan değil, aşkımdan değil, öfkemden.

En büyük kaybımı yaşamama sebep olacağından habersiz beslediğim bu hissi içimden atmam mümkün değildi zira bununla büyümüştüm ben.

Öfke, nefret ve kin; büyürken beslemem istenen üç temel histi.

Aileme layık olup belli bir yaşa kadar bu hisleri her insana karşı beslemiştim, ebeveynlerim de dahildi buna.

Öldüklerini duyduktan sonra bile üzüntüden çok nefret hisseden zihnim, çoktan onların istediği kadar şeytanlaşmıştı.

Öldürüyordum, Tanrı şahidim gözümü kırpmadan öldürüyordum insanları. Zarar veriyordum, ama kendim zarar görmüyordum asla.

Yüreklere kıyafetler giydiriyordum, oysa benimki özgürdü hep.

Ve kendi krallığında hükmediyordu onlara, bu derece özgür olmak şeytandan beter hale getirmişti beni.

Hayattan beklentisi, hayalleri, kurulu düzeni, belki de bir ailesi olan insanların dünya ile bağını koparmanın iğrençliği, temiz olabilecek her hissimi kirletmişti çoktan.

Masum değildim, asla olmazdım da. Fakat bir gerçekle yüzleşmiştim kısa süre önce, masum bir insan olmasam da, masum hisler besleyebilirdim.

Sevgiyle, aşkla tanışan zihnim bu hissi nereye koyacağını bilemezken, aşık olduğum kadının mükemmelliği beni sarhoş etmişti çoktan, ve ben bu hissi hayatımın merkezine koymuştum.

Aşk için yaşıyordum artık, Roseanne için yaşıyordum.

Ömrümün sonuna kadar onunla olmak için yalan söylemem gerekiyorsa yapardım, sahte bir kişilik oluşturmak gerekiyorsa hiç gocunmazdım bundan.

'İsterse gerçek kişiliğimi sevmesin', diye düşünüyordum hep, 'yanımda olsun yeter' diyordum.

'Bana ait olsun yeter.'

Şanslıydım ki, onu hep kendime ait kılmak için gerekli hünerlere sahiptim.

Ya da ben öyle sanıyordum.

"Her şey bir rüya gibi hissettiriyor Jungkook. Baksana, resmen nişanlanacağız yarın." Yanı başımda otururken heyecanla sarf ettiği cümlelerin ardı arkası kesilmiyordu.

10's Sinners || rosékookWhere stories live. Discover now