Bölüm 24: Bir Görsem Yeter

274 35 3
                                    




Hakan röportajı okuduğunda son iki ayda olan her şey gözlerinin önünden geçti.

Pamir Bey'in magazinde haberlerinin çıkması, aynı gün Nefes'in çok sevdiği işinden 'ailevi sebepleri' bahane ederek ayrılışı (Hakan bu bahaneye o zaman da inanmamıştı ama ne olduğunu da anlayamamıştı. Nefes de açıklamayınca üsteleyememişti...) ve ani gidişi, Pamir Bey'in Nefes gittiğinden beri kendinde olmayışı, yerine birinin alınmasını reddedişi (Hakan idare eder diyerek kestirip atmıştı!) ve hepsinin üzerine bu röportaj... 

Her şey o kadar açıktı ki aslında!.. Çıkan yalan haber Nefes'i yıkmış, o da Pamir Bey'i terk etmişti belli ki. İlişkilerinin ne zaman başladığı hakkında bir fikri yoktu ama yine de o kadar belliydi ki her şey. Ne demişti Pamir Bey röportajda?

Onsuz olmaz Aysun Hanım. Onsuz önümü göremiyorum. Nefes bile alamıyorum bazen. Hayatıma nefesimi keserek gelmişti, nefesimi keserek gitti.

Röportajın çıktısını alarak katlayıp cebine koydu. Sonra Zeynep'i aradı ve öğle arasında parkta buluşmak istediğini söyledi.

Parka geldiğinde Zeynep gelmiş, piknik masalarından birinde oturuyordu. Cebinden röportajı çıkararak "Aşkım şunu bir okur musun?" dedi. "Son iki sayfadaki Pamir Bey'in özel hayatıyla ilgili kısmı..."

Zeynep sorgularcasına ona baktıktan sonra bir şey demeden okumaya başladı. Bitirdiğinde iki kaşı kalkmıştı.

"Pamir Bey özel hayatıyla ilgili röportaj mı vermiş?" dedi şaşkınlıkla. Pamir Bey'in özel hayatını magazinlerle konuşmadığı herkesin bildiği bir gerçekti. "Ayrıca bahsettiği kadın kim?"

"İki ay önce o yalan haber patlak verdiğinde kim gitti hayatımızdan?"

Zeynep iyice şaşırarak "Bu kadın Nefes mi diyorsun?" diye sordu.

"Çok açık değil mi? Sabah haber patlak veriyor. Nefes e-postayla istifa edip çekip gidiyor. Üstelik ailevi sebepler diye bir bahane uydurarak. Nefes'in tek ailesi Buket ve eşi, onlar da burada olduğuna göre? O zaman da inanmamıştım bahanesine ama anlatmak istemeyince üsteleyip onu üzmek istemedim. Sonra Pamir Bey o gittiğinden beri kendinde değil. Yerine birinin alınmasını da reddetti hatırlasana. Çok açık değil mi?"

"Haklısın, böyle olan her şeyi sıralayınca gerçekten çok açık. Peki ne düşünüyorsun? Aklında bir şey var belli..."

"Bizi Nefes bir araya getirdi. Hayatımın en güzel hediyesini, seni, verdi bana. Ben o da mutlu olsun istiyorum. Onları bir araya getirmenin bir yolunu bulmamız lazım..."

Zeynep düşünceli bir şekilde "Röportajı okuduğundan da emin olmamız lazım. Baksana Pamir Bey onu dinlemediğini söylemiş burada. Bu röportajı okuyup ona inanmamak mümkün değil, Nefes de görmeli mutlaka..." dedi.

"Belki de görmüştür bile... Acaba Buket'i arayıp sorsam mı? Bana bir şey söyler mi dersin? En azından röportajı okumadıysa okutmasını sağlayabiliriz belki."

"Arayacak samimiyetin var mı peki? Garip olmasın?"

"İki sene birlikte çalıştık, severiz birbirimizi. Bence garip olmaz. Buket akıllı kızdır. Bence o da istiyordur birleşmelerini..."

"E ara hadi o zaman."

"Dur bir mesaj atayım da... Nefes dün döndü biliyorsun, yanındaysa şüphelenmesin."

Buket'e yanında kimse yokken kendisini arayıp arayamayacağını soran bir mesaj attı. Ondan cevap beklerken de Zeynep'e dönüp "Röportajı okudu diyelim, sonra ne yapacağız?" diye sordu.

"Düğün olmaz mı? Düğünde karşılaşırlar..."

"Pamir Bey gelir mi bilmiyorum ki... Davetiyeyi vereceğim ama gelmez muhtemelen."

Senden Başka Hiç KimseWhere stories live. Discover now