Bölüm 25: Her Şey Seninle Güzel

311 42 5
                                    




Nefes ve Buket düğün akşamı yatak odasında üniversite zamanlarındaki gibi gırgır şamata yaparak hazırlanmışlar, birbirlerine makyaj ve saç fikirleri vermişlerdi. Buket Nefes'e saçını açık bırakmasını önerince bu fikir Nefes'in de hoşuna gitmişti. Elbiselerini ve ayakkabılarını giyip çantalarını ellerine aldıktan sonra birbirlerine bakıp aynı anda "Harika görünüyorsun!" deyip kahkahalara boğuldular.

İçeride Anıl Haziran'a "Sen annenle teyzene benzeme, tamam mı babacığım? Hemen hazırlan, onlar gibi babanı bekletme. Biz burada iki kişi on dakikada hazırlandık. Onlar öyle mi? Üç saattir içerideler, üç!" diye söyleniyordu. Söylediklerini duyunca ikili yine kahkahalara boğuldular.

Odadan çıktıklarında Anıl koridorda Haziran'la birlikte bir oraya bir buraya yürüyordu. Kapının açıldığını duyunca dönüp onlara baktığında bir ıslık çaldı. "Ben vazgeçtim kızım, sen hazırlan istediğin kadar. Sonunda böyle bir güzellik çıkacaksa beklerim ben..." dedi.

Buket "Anıl yaa!" diyerek güldü.

"Ne var hayatım? O kadar güzelsin ki gözlerimi senden alamıyorum. Senden alabilsem bu sefer Nefes'e kilitleneceğim. Şaka bir yana ikiniz de inanılmaz güzel olmuşsunuz kızlar. Yine gecenin en şanslı erkeği benim. Dünyanın en güzel üç kadınıyla bir düğüne gidiyorum."

Nefes gözlerini devirerek "Hep aynı abartılar, hep aynı abartılar..." dedi.

Anıl ikisine de bakarak "Yani kızlar, sizi anlamıyorum. Neden bana inanmıyorsunuz? Buket'e ben görür görmez âşık oldum, hiç tanımadan. Sizce ilk anda âşık olduğum şey onun güzel kalbi miydi? Hayır tabii ki! Çok çok çok güzeldi, gözlerimi alamadım ondan da o yüzden âşık oldum. Yani buradan Buket'in benim gözümde dünyanın en güzel kadını olduğunu çıkarabilir miyiz?" dedi.

Nefes gülerek "Evet, orada sorun yok zaten." dedi.

Anıl Nefes'e dönerek "O zaman sana gelelim. Sen aynaya bakmıyor musun Nefes? Buket dışında gördüğüm en güzel kadınsın. Yoldan geçen on erkeğe sorsan dokuzu bunu söyler. Söylemeyen bir tanesinin de ya karısı yanındadır ya artistlik yapacağım diye söylemez ya da Kristina Pimenova'yla falan tanışmıştır. O yüzden şu cümleyi kurduğumda itiraz etmeyin artık. Bıktım yahu!" dedi.

Nefes şaşkınlıkla Anıl'a bakarak "Ay tamam be, ne sinirlendin!" dedi. Sonra muzipçe gülümseyerek "Anılcığım, sen bana bundan sonra istediğin kadar iltifat edebilirsin. Sana inanacağıma söz veriyorum." dedi.

Anıl sakinleşmiş gibi başıyla onayladıktan sonra Buket'e göz kırptı. "Hazırsanız gidelim mi?"

"Haziran'ın çantası hazır mı?"

"Kızımla biz bir saattir hazırız."

"İyi bakalım, kızınla siz bizi şu düğüne götürün o zaman..."

**

Arabaya bindiklerinde Nefes Haziran'ın yanına arka koltuğa oturdu. Anıl telefonunu arabaya bağladıktan sonra arabayı çalıştırdı. Yola çıkarlarken sistem çalışmaya başlayınca Anıl'ın listesindeki müzikler çalmaya başladı. Nefes başını cama dayamış dışarı bakarken birden çalan şarkı dikkatini çekti.

İlk defa duyduğu bir şarkıydı. Kulaklarına inanamayarak Anıl'a baktı. Fantezi müzik mi dinliyordu? Anıl yılların rock'çısıydı. Bazen pop dinlerdi ama bu türü dinlediğini hiç duymamıştı.

Kendi kendine şaşırarak başını tekrar cama yasladı. Bu sırada şarkının sözleri dikkatini çekti.

Seni unutmaya ömrüm yeter mi?
Dön desem tersine dünya döner mi?
Gururum aşkıma öyle düşman ki
Geri dön, beni sev, dön diyemem ki

Senden Başka Hiç KimseWhere stories live. Discover now