|19|Çok mu Seviyon?

63 22 5
                                    

Jeonginle Yeonjun'un buluşmasından bir gün önce

Yeonjun'un bakış açısı

Jeongin'e söylemek istediklerimi söyleyemedigim için kötü hissediyordum. Sevdiğim kişiye ulaşamamak canımı sıkıyordu.

Bu yüzden bir not yazıp komidinin üzerine koydum. Yarın onunla bulusacaktım.

Notu koyduktan sonra girdiğim kapılardan geri çıkarak arabaya vardım ve eve doğru sürdüm. Bu sırada ise kulaklığımı takmış bir vaziyette Changbin'i aradım.

"Alo!" Changbin'in sesi normalden daha sert çıkmıştı. Bir şeylere kızgın olduğu belliydi ancak pek eşelememeye karar verdim.

"Sağol bitanem ben de iyiyim."

"Ne var Yeonjun? Şuan pek havamda değilim çabuk söyle söyleyeceğini."

"Yarın diyorum saat 12 gibi, daha önce de olur farketmez, ****'de buluşalım mı?"

"Olur. Görüşürüz iyi geceler."

"İyi geceler bitanem." Arama sonlandırıldığında rahat ve mutlu hissediyordum. Hem sevdiğim çocuğa ulaşmaya yakınlaşıyordum. Ayrıca Changbin'in Jeongin'e olan hallerini de farketmiştim. Yarın onlar için de güzel olabilirdi.

Şimdiki Zaman

Changbin'in, Jeongin'i yanına alıp aşağı kattaki otoparka götürdüğünü gördüğümde, bunun şerefine bir kahve daha icebilirim diye düşündüm ve bir tane daha sipariş ettim.

Onların da işi pişerse belki çifte date bile yapabilirdik ki bunun öncesinde benim de artık bir şeylere açıklık getirmem gerekti.

(...)

Biraz daha beklediğimde hâlâ gelmemişlerdi. Acaba arada kaynayıp fazla ileri mi gittiler diye düşünmüştüm.

Hayır bu doğru olamazdı değil mi?

İşlerini pişirdiklerini düşünebiliyordum ama fazla ileri giderlerse benim de onurum zedelenebilirdi.

Ben kimseye agası bile kendisinden daha hızlı olan Choi Yeonjun dedirtmem!!

Hızla yerimden kalktım ve gittikleri yöne doğru yürüdüm. Merdivenlerden indiğimde kimseyi görmemiştim. Otoparkta yürümeye başlayacağım sırada bir sütun dikkatimi çekince o tarsfa doğru yürüdüm. Hislerimde haklı çıkmıştım.

"HEEEEY- OHAA"

Birbirinr yapışık bir çift görmek, görmeyi planladığım son şey bile değildi.

"Hamına-"

"OHA AMA YANİ. TAMAM BAKMIYORUM DÜZGÜN HALE GELİN."

(...)

Birlikte otoparktan çıktıktan ve güzel bir sopa yedikten sonra üçümüz birlikte oturuyorduk. Oradaki çalışandan istediğim buzu yanağıma bastırırken Jeongin de Changbin'i azarlıyordu.

"Aminakodumun hayvanı. İnsan dostuna öyle gelişine vurur mu? Mahvolmuş çocuk, biz şimdi bunu nasıl everecez?"

"Bi saniye ne evermesi? Neler oluyor? Kim var benden başka Yeonjun??"

"Döv döv sonra sor. Artık seni siliyorum Seo. Gönül kapılarımı sonuna kadar açtım."

"Neyse neyse işte. Kim o kız?"

"ÖHÖM Changbin ya. Mal mısın neden kız niye kız??"

"Pardon hayatım, jeongin'im. Kim o şahıs Yeonjun?"

"Beomgyu..."

"O kim lan."

"Ya hani var ya Jeongin'in amigo takımında olan"

"He he o mu? Ben bi ara onu kız zannedip hanımefendi demiştim, olmaz ondan Yeonjun. Valla başkasını bul, adamın karşısına çıkarsam utançtan geberirim başkasını bul.."

"E götum yani. Oldu. Sırf sen utanma diye ben adam değiştircem öyle mi? Olmaz öyle şey. Yakmışım ben ona abayı bir kere."

"Çok mu seviyon?"

"Evet..."

Aman aman baya yazmışım... Saka. Diğer bölümü yazıyorum da ikisini birlikte atacaktım ama bitmedi. Bunu atıp kaçıyorum

Live to Win//JeongbinWhere stories live. Discover now