|20|1K

79 23 16
                                    

Okullar Arası Futbol Müsabakaları Son Gün Final

Jeongin'in bakış açısı

Hem okul takımımızın hem de bizim gösterilerimizin son günüydü. Bunun heyecanı üzerimizdeyken ayriyeten bunun sorumluluğunu da çok ciddi bir şekilde hissediyorduk.

Tüm bu duygu karmaşası içerisinde takımı toplu tutmaya çalışmak ayrı bir yorucuydu.

Bu maç sonrasında, turnuvanın başından itibaren amigo takımlarının performansları sonucu alacakları puanlar hesaplanacaktı.

Bu konuda oldukça şanslıydık çünkü futbol takımı finale kadar kaldığı için fazlasıyla performans sergilemiş ve en azından bir kaç maçta en iyi performanslarımızı gösterme şansını elde etmiştik.

Maçın başladığını belirten düdüğün sesini duyduğumuzda kulübemizde sakince oturuyorduk. Bi finale göre fazlasıyla sakindik.

Bu bir yandan endişe vericiydi. Bu yüzden herkesin kendine gelmesi için kulübeden ayrıldım ve onlara limonata almaya gittim.

Tabiki ben kalktığımda istemsizce Changbin de kalkmıştı, nereye gittiğimi sorgulamıyordu sadece takip ediyordu.

En sonunda anlık olarak durduğumda o da durdu. Durmamın nedeni ne zaman olduğunun gününü tutmayı bıraktığım ayak bileğimin ağrısıydı.

Üstelik zamanında bu benim projeme de mâl olmuştu.

Hadi ama şuan ağrıyamazsın. Zamanı değil, finallerde olmaz ama!

"Bir sorun mu var, neden durdun?" Arkamda Changbin olduğunu bir anlığına unutmuştum ki bir anda soru sorması tırsmama neden oldu.

"Oh hayır bir sorun yok hadi devam edelim."

"Tamam peki nereye gidiyoruz? Söylemedin hâlâ."

"Aslında herkes çok sakin gözüküyor."

"Bu iyi bir şey değil mi peki?" Dedikten sonra yanıma gelmiş ve kolunu omzuma atmıştı.

"İyi bir şey ama of ne bileyim... Bu beni tedirgin ediyor. Onlara limonata alacağım."

Bir yandan bunları açık bir şekilde itiraf ettiğimden oluşan beyin zonklamasından sinirlenirken, bir anda yanağıma öpücük bırakmasıyla içimdeki ateş sönmüştü.

"Sen yanıyorsun!"

"Ne?"

"Diyorum ki yanakların çok sıcak dur bi bakayım..." Bir anda panikleyip bu sefer dudaklarını alnıma yaslamıştı. "Evet yanıyorsun! Yakınlarda bir eczane vardı hemen oraya gidip-"

"Hey Changbin... Sakin ol. Önemli değil. Heyecanlanınca hep böyle oluyor "

"Eminsin değil mi? Hemen alıp gelebilirim."

"Hayır ciddiyim. Hadi limonataları alıp geri dönelim."

(...)

Yaklaşık on dakikanın sonunda kulübeye geri dönmüştük. Herkes limonataları görüp ayaklanmıştı. Bu hoşuma gitmişti, çünkü hepsindeki heyecanı ve mutluluğu gözlerinde görebiliyordum.

Bir kişi hariç...

Herkes limonatasını alıp kimi arkadaşının kimi sevgilisinin yanına oturduğunda elimde fazladan limonatayla Beomgyu'nun yanına oturdum.

"Beomgyu?"

"Ah pardon dalmışım. Efendim Jeongin."

"Limonata ister misin diye soracaktım."

Live to Win//JeongbinWhere stories live. Discover now