inanmak

386 16 2
                                    

Müdürün isteği üzerine Ömer,Ayaz ve İremi çağırmaya gitmişti. Ayaz zaten beni beklediği için okuldaydı. İrem ise okul bitince biraz bahçede takılan sohbet eden tayfaya mensuptu. İkisinide bulabilirdi.

Yerimde gergince ayağımı sallarken müdür bana dönerek "siz bu konuda ne düşünüyorsunuz?"diye sordu.

Düşünmüyordum . Ayazı gereksiz yere suçlamamak için düşünmeyi bırakıp onun konuşmasını bekliyordum.

"Bilmiyorum hocam ama eğer çalmaya kalksa bunu evde yapardı. Üstelik kendi yapmamış arkadaşı yapmıştı. Yani arkadaşı Ömer neden böyle bir şeyi göze alsın ki. Kaldı ki ben sınavın nerelerden çıkacağını söyledim onlara. "

Başını sallayıp derin bir nefes aldı. Sabrım git gide tükenirken masadaki kum saatini istemsiz sürekli döndürüyordum.

Kapının çalması ile yerimden doğruldum.
Müdürün seslenmesi ile açılmış içeriye sırayla girmişlerdi.

Ayaz'ın bana olan yan bakışlarını hissetsemde karşımdaki boş koltuğa bakıp sakin olmamı kendime tembihliyordum. Sonuçta şuana kadar Ayaz'ın yalan söylediğini duymamıştım. Güveniyordum ben sevgilime. Ama bu İrem meselesi aklımı bulandırıyordu.

"Hocamızın sınav kağıdı çalınmış. Ömeri yakaladık ve oda sizin ona yaptırdığınızı söylüyor. Doğru mu?"

İrem yan durmuş ojelerine bakarken çok sakin duruyordu. Ayaz konuşmaya başladı.

"Hayır hocam bu konuyla hiçbir alakamız yok"

Alakamız . Birinci sahıs çoğul eki.

Müdürün Ömer'e dönüp"niye yalan söylüyorsun " diye bağırınca gür sesi ile öğrenciler titremişti. Ben ise alnımda çıkan damardan haberdar bir şekilde sadece öğrencilere bakıyordum.

Ömer konuşmayın başını eğince müdür daha da sinirlenmiş gibiydi.

"Ömer sana diyorum,niye iftira atıyorsun"

"Hocam Furkan istedi"

İşte şimdi açığa çıkmıştı herşey.

Zaten Ayaz'ın böyle birşey yapmayacağını bilsem de insan bir şüphelenmiyor değildi.

Müdürün azarı ile yarın Furkan'ın disipline gidilmesi kararı alındı. Disiplin kuruluna sevk edilecek eğer çoğunluk oy verirse disipline gidecekti. Ben disipline gitmesinden çok ceza alması taraftarıydım. Bunu müdüre belirttiğim zaman düşüneceğini söylemişti.

Müsadesini isteyip ayaklandım. Kapıdan çıkınca Ayaz'ın duvara yaslı bir şekilde beni beklediğini gördüm.

Birşey demek istese de "evde "diyerek konuşmayı baştan bitirdim.

Yan yana ilerleyip arabaya bindik. Sessiz geçen araba yolculuğundan sonra eve varıp kendimizi koltuğa attık. Öğretmenliği seviyordum ama ders anlatmak, konuşmak,hele birde bahçe yada koridorda nöbetçi olmak insanı yoruyordu. Derin bir nefes alıp yanımda oturan Ayaza baktım.

"Ben senin yaptığına inanmıyordum zaten , müdüre de söyledim yapsa evde yapardı"

"Gerçekten bana mı inandındın"

"Tabiki başka kime inanacağım sevgilimin dışında"

"Ya sen cansın "
"Ama ,ama aklıma takılan birşey var
"
"Ney"
"İrem mevzusu"

"Nolmus ona"
"
Siz sevgili misiniz "
"Ne diyon Ayaz benim tek sevgilim var oda sensin"
"Ama Ömer öyle dedi. "
"Ömer sınav kağıtlarını benim çaldığımı da söyledi "

Hocam Değil Kocam (bxb)Where stories live. Discover now