2.Kitap - 10.Bölüm : Kumrunun Kanatları.

22.3K 1.9K 564
                                    


Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


10.Bölüm : Kumrunun Kanatları.


Herkesten önce hazırlık odasına geçmiş, makyajının başlamasını beklemişti Kumru. Evden çıkmadan önce babası ile kısa bir vedalaşma yaşamış, içinde hafif bir burukluk dışında hiçbir şey hissetmemişti. Buraya herkesten önce gelme sebebini ve Suat Karen ile yaşadığı o konuşmayı ise aklından tamamen çıkarmıştı, hatırlamak bile istemiyordu.

Canlı yayına girmelerine yalnızca birkaç saat vardı. Önce stüdyoda gerçekleşecek bir canlı yayına katılacak, sonra ise Kumru'nun ruhunun hali hazırda hissettiği gibi, yerin altına gireceklerdi.

"Kirpiklerin ne güzel..." Kumru'nun makyajını yapan kadının ismi Jale'ydi. Kırk iki yaşındaki Jale bir yandan makyaj yapıyor, bir yandan Kumru'nun yüz hatlarını övüyordu.

"Teşekkür ederim." dedi Kumru gülerek.

Makyöz Kumru'nun makyajına devam ederken bir yandan da bir başka kadın tarafından saçları taranıyordu.

"Dalgalı mı yapalım, düz mü?" diye sordu siyah saçlı, kolları dövmelerinden görünmeyen kuaför kadın.

"Düz." dedi Kumru, "Dümdüz."

"Eh, makyajı renksiz istedin, saçını düz. Renklensen mi biraz acaba? Dalgalansan mı?" dedi makyöz kadın gülerek.

Kumru buruk bir gülümsemeyle tepki verse de sustu.

"Neyin var senin?" diye devam etti Jale, "Yarışmaya tehditle katılıyor gibisin?"

Kumru bu sefer kendini tutamayıp gerçekten güldü.

"Ben genelde her şeyi tehditle yapıyor gibi görünürüm." diye yanıtladı Kumru.

"Sebep nedir?" dedi kadın, "Bunu ciddi soruyorum. Bir derdin mi var 889?"

Kumru kadının "889" dediğini duyunca elinde olmadan garipsedi, birinin ona böyle hitap ettiğini duymayalı çok olmuştu ama o artık yeniden 889'du.

"Çok var." dedi Kumru.

"Neymiş onlar? Sormamda sakınca var mı?"

"Spesifik şeyler değil, benim hayatım başlı başına bir dert zaten."

Kadın konuşmaya devam edecekti ki hazırlanma odasının kapısı açıldı. Kumru dikkatsizce kapıda görünen yüzlere baktı, gelenler Nisan ve Pelda'ydı. Nisan'ı görür görmez içinde bir hüzün hissetti. Sanki dün gece Uraz ile arasında geçen diyaloglar Nisan'ı ve diğerlerini de ondan uzaklaştıracakmış gibi hissediyordu.

"Selam güzellik!" dedi Nisan buruk bir neşe ile.

"Merhaba, hoş geldiniz." dedi Kumru. Sanki tanıdık olduğu her şeye yabancılaşmıştı, her gün gittiği yolları ve kurduğu cümleleri unutmuştu.

Enkaz AltındakilerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin