17

499 65 102
                                    

no, love is never logical

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

no, love is never logical.

17. Bölüm

Kendi gerçeğimden kaçamayacağımı biliyor, buna rağmen karşımda duran adamın gözlerine bakmaktan kendimi alamıyordum. 

O gözlere bakmak canımı acıtıyor, sevgisini hissediyor olmak kalbini kırdığım ve kıracağım her an için kendimden kat kat daha fazla nefret etmeme neden oluyordu. Beni seviyordu, onu seviyordum. Fakat verdiğim lanet bir söz hissettiklerimi tehdidi altına alarak beni onun gözlerine yalnızca hissettiğim sevgiyle bakmaktan alıkoyuyordu. Korkuyordum. 

Belli ki beni takip eden, ona Jungkook'un yanımda olduğu zamanları haber veren biri vardı. Aksi halde James'in okulunun bahçesinde beni nasıl gördüğüne dair hiçbir fikrim yoktu. Mantıklı olan tek fikrim, birinin kendi tasmasını onun eline tutuşturduğuydu. 

"James'in okul çıkışı antrenmanı varmış," dedi Jungkook gözlerimin önüne dökülen birkaç tutam saçı kulağımın gerisine yaslarken. "Bugün gelmek istemedi, hafta içi başka bir gün olmasını istedi. Olur, dedim ben de."

Hızlıca onayladım onu ve düşüncelerimin kuyusunda boğulup da en sonunda onun sesiyle kurtulabilmişim gibi derince birkaç nefes aldım. "O-olur," dedim elimi göğsüme yaslamamak için arkamda ellerimi gizleyip kaşıyarak. "Biz de okula gidelim, ya da ben gideyim, dersim vardı. Sen kal ama. Ya da sen de gidebilirsin, dersin varsa. Bilmiyorum ben senin programını, sen bilirsin."

Kaşları konuşmam üzerine çatıldı. Yüzüme sanki bir şeyler arar gibi daha dikkatli bakarken "Bir şey olmuş," diye mırıldandı. "İyi değilsin. Ne oldu?"

Hızlıca başımı iki yana salladım. "Hiçbir şey olmadı, Jungkook. Saçmalama, ne olabilir? Gidelim diyorum, hadi. Bak Profesör Jung zaten taktı Roseanne ile bana, her geç kaldığımızda laf sokuyor."

Onu beklemeden yürümeye başladım, akmasını engelleyemediğim bir damla gözyaşını aceleyle sildim. Sakin ol. Sakin ol ve düşün. Kim senden, seni takip edip ona haber verecek kadar nefret ediyor?

Ya da belki de doğru soru bu değildi.

Kim sevdiklerini benden korumak istiyor? Kimler? 

Jungkook bana yetişip yanımda yürürken sürekli olarak bakışlarını üzerimde hissedebiliyordum. Beni strese sokmamak, belki de güç bela yiyebildiğim kahvaltıyı kusmama sebep olmamak için üstelemiyordu ama merak ettiğini görüyordum. Susuyordu. Susmaya devam etse iyi olurdu çünkü artık ona yalan söylemek istemiyordum. 

glimpse of us | liskookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin