(52)

581 36 8
                                    

Lütfen okuyun!
65. Bölümde final yapmayı planlıyorum ve kafamda güzel bir kurgu var fakat Puppy Love'a ikinci bir kitap yazmak istiyorum bu hikâyenin devamı niteliğinde olacak fakat şunu söyleyebilirim ki sizi çok büyük sürprizler bekliyor. Sadece sizden biraz daha destek istiyorum sizce ikinci kitabı çıkarmalı mıyım?...

-Geçmiş-
(14 yaşındalar burada)

"Ben bunu yapamam. Gidip Bayan Olly ile bunu konuşacağım."
Hızla Niall'ın karşısına geçip gitmesine engel oldum. Müzik öğretmenimiz bayan Olly, ben ve Niall'ı müzik odasında gizlice şarkı söylerken yakalamıştı. Niall ve ben başından beri birlikte şarkı söylemeye bayılırdık. Zaten Niall'ın şarkı söylediği tek kişi bendim bu konuda benim özel biri olduğumu söylerdi. Bayan Olly bizi odasına çağırıp sesimizi, müzik odasının dışından bir süre dinlediğini ve yetenekli olduğumuzu söylediğinde Niall ile birbirimize bakıp gülümsemiştik. Hemen sonrasında bayan Olly, her yıl yapılan yıl sonu partisinde bizim şarkı söylememizi istemişti. Şarkı söylemeyi seviyordum özellikle Niall ile söylemeyi daha fazla seviyordum fakat Niall aynı şeyleri düşünmüyordu. Bayan Olly'nin odasından çıktığımızdan beri sesinin kötü olduğunu ve bunu yapamayacağını söyleyip bahçede bir oraya bir buraya yürüyordu. Oysa onun sesi bu dünyada duyduğum en huzur verici ve en güzel sesti, tıpkı dünyada gördüğüm en güzel gözlerin yine onun gözleri olması gibi...
"Hayır hiçbir yere gitmiyorsun NiNi"
Niall, kızaran yanaklarını ellerini yerleştirip,
"Anlamıyorsun Eva. Ben bunu yapamam, insanların karşısında şarkı söyleyemem"
Dedi titrek sesiyle. Hala karşısında durmanın verdiği cesaretle ellerimi ellerinin üstüne koydum, bu yaptığım harekete ben bile şaşırmışken Niall açılan gözleri ile bana şaşkın bakışlar atıyordu. Hızlanan kalbimi umursamadan suratıma küçük, güven verici bir gülümseme yerleştirdim,
"Yanlız değilsin Niall. Ben varım ve her zaman yanında olacağım."
Ellerimi çekip ona sarıldım,
"Birlikte çıkacağız o sahneye ve yine birlikte başaracağız bunu. Senin sesin bu dünyada duyduğum en güzel ses Niall. Lütfen... lütfen sadece sakin ol ve bana güven. Lütfen?"
Etrafıma sarılan küçük kollar ile Niall'ın da sarılmama karşılık verdiğini anladığım da suratımda ki gülümseme büyüdü. Niall'da tıpkı benim gibi kafasını boynuma yerleştirip "sana güveniyorum" diye fısıldadığında, titrememe engel olamamıştım ve kalbim sanki mümkünmüş gibi dahada hızlanmıştı...

-Şimdi-

Gözlerim yorgunluğun vermiş olduğu acı ile kapanmak için mücadele etse de zorla açtım. İçimde tarif edilemez mutluluk ve huzur, vücudumun yorgunluğuna zıtlık oluşturuyordu. Dün gece yaşadığımız inanılmaz anlar hem utanç verici, hemde mükemmeldi. Niall bedenini yanıma bırakmadan önce kulağıma fısıldadığı "Benim küçük oyun ortağım...artık sadece oyunlarıma değil kalbime ve bedenine de tamamen ortak oldun..seni seviyorum Boo." Bu cümle çok şey ifade ediyordu benim için. Onunlu yaşadığım hiçbir şeyde pişman olmadığım gibi bunda da ona güvenmiş ve yanılmamıştım. O benim ilk ve son aşkımdı. Suratımda ki gülümseme büyürken, kısa bir esneme hareketi sonrası yatakta yan tarafıma baktığımda dağılmış sarı saçları ile suratını yastığa gömmüş uyuyan bir Niall beklerken boşluğu görmem kaşlarımın çatışmasını sağlamıştı. Ben içimde onu sevdiğine dair destanlar yazarken neredeydi bu? Anında aklıma gelen 'acaba kaçtı mı?' fikrinin ne kadar saçma olduğunu anlamam uzun sürmedi ve bu fikirlerden kurtulabilmek için başımı iki yana sallayıp yavaş hareketler ile yataktan kalktım. Niall'ın nerede olduğunu merak eden tarafım daha ağır basıyor olsa da ilk önce yapmam gereken sıcak bir duş vardı. Zira hem vücudum için hemde saçma fikirler üretmemi sağlayan uyku sersemliği için bu gerekliydi..

Puppy Love ~ [Niall Horan]Where stories live. Discover now