Puppy Love ~ [Niall Horan]

(57)

-Geçmiş-
"Doğruluk mu? Cesaretlilik mi?"
Niall, hiç düşünmeden "Cesaretlilik" demişti. Arkadaşlarının verecek olduğu bütün aptal görevlere razıydı. Hem bu sadece oyundu öyle değil mi?
"Brenna'yı yanağından öp."
Niall şaşkınlık ile arkadaşlarına baktı.
"Hani şu en son Onu öpmeye kalkan çocuğu hastanelik eden brenna'yı mı? Üzgünüm yaşamak istiyorum."
Kalabalıktan itiraz sesleri gelsede Niall kararından vazgeçmedi hem zaten Eva'dan başka birini öpünce kendini kötü hissediyordu.
"Pekala o zaman bir şansın olsaydı hangi kız ile çıkardın onun yanağından öp."
Niall, biran duraksadı. Buna hiç düşünmeden Eva derdi ve Eva'yı da öperdi. Fakat bir oyun oynamak eğlenceli olmaz mıydı?
Kafasını sallayarak yerinden kalktı ve ilk önce etrafına baktı. Onun hemen karşısında oturup onu izleyen Eva'ya hiç bakmıyordu. Eva'da oyunun içindeydi ve şuan Niall'ın ne yapacağını merakla izliyordu. Niall, Eva'nın hemen arkasında duran Cary'e yaklaşmaya başlığında gruptan bir "oo" sesi geldi. Cary okulda ilgi gören bir kızdı. Eva, omuzlarını düşürüp Niall'a bakmayı kesti ve gözlerini kapattı. Bu içinde hissettiği duygu neydi? Sanki kalbi biri tarafından mıncıklanıyordu ve şuan Cary'i öldürme isteği ile yanıyordu. Kıskançlık denen şey bu muydu? Eva, şu lanet öpücüğün biran önce bitmesini ve Niall'ın tekrar oyuna dönmesini beklerken yanağında hissettiği baskı ile irkildi. Yanağında ki ince dudaklar ve burnuna gelen o güzel koku bunun kim olduğunu kanıtlar nitelikteydi. Niall onu mu öpüyordu? Gruptan tekrar bir "oo" sesi yükselirken Eva'nın yanakları kızarmaya başlamıştı bile. Niall, dudaklarını Eva'nın yanağından uzaklaştırıp kulağına yaklaştı ve fısıldadı.
"Benim her zaman ilk ve tek seçeneğim sen olacaksın Boo. Sonsuza kadar ve Her zaman."

-Şimdi-
Laboratuvar doktoru olduğu belli olan kadın, kırmızı çerçeveli gözlüklerini düzeltip bir kere daha baktı.

"Maalesef Bayan ama hiç birinizin iliği Niall Bey'e uymuyor. Üzgünüm."

Bu konu hakkında çok bilgili olduğu belli olan doktora göre 6 kişi içinde hiçbirinin iliğinin uyuşmamış olması ona garip gelmiyordu, son yıllarda fazlası ile yaygın olan bu hastalığa yakalanan milyonlarca kişi vardı ve uygun ilik yüz kişide bir bulunuyordu. Tabi bu sadece doktorun bildiği bir bilgiydi. Eva'ya göre ise 6 kişinin içinden bir tanesinin bile iliğinin uymamış olması saçmalıktan başka birşey değildi. 'Bizi boşver, Annesinin iliği nasıl uyuşmaz?' diye düşündü Eva. Aslında bu uyuşmanın Annelik ile ilgisi olmadığını çok iyi biliyordu fakat kabul etmek istemiyordu çünkü aldığı bu haber ile içinde ki ümitler yavaş yavaş tükenmeye başlamıştı. Doktor tahlilleri sahiplerine verdikten sonra oradan ayrıldı. Koridorda derin sessizliği bozan, geldiğinden beri yani 2 gündür durmadan ağlayan Maura'nın hıçkırık sesleriydi. Bir oğlunu küçük yaşta kanser yüzünden kaybetmişken şimdi bir diğerini aynı şekilde kaybediyor oluşu onu mahvediyordu. Eva, dolan gözleri ile Maura'ya yaklaştı ve ona sımsıkı sarıldı.

"O iyi olacak Maura. Onun için elimden gelen herşeyi yapacağım. Söz."

Maura iç çekişlerine devam ederken Eva'ya daha sıkı sarıldı ve ona tüm kalbi ile inanmaya çalıştı. Eva hırslı bir kızdı, ona güveniyordu.

📄📄📄📄📄📄

Eva, yakın olduğu\olmadığı bütün herkese mesaj atmış ve durumu açıklamıştı. Hepsinden ilik Tahlili yaptırmalarını Rica etmişti fakat şuanlık olumlu bir cevap gelmemişti, hatta hiç cevap gelmemişti. Bu kadar mı zordu? Sadece bir tahlil ve eğer ilik uygunsa küçük bir operasyon ile hayat kurtarmak bu kadar mı zordu? Eva, çaresizce beklemekten sıkılıp telefonunu cebine koydu ve etrafa bakındı. Zayn ve Liam ellerinde ki telefon ile meşgullerdi. Muhtemelen onlarda çevrelerinde ki kişilere mesaj atıyorlardı zaten bu fikri öne süren Zayn'di. Harry ve Louis ise onlara ilik Tahlili yaptırabileceğini söyleyen birkaç arkadaşını almaya gitmişlerdi. Eva, suratında buruk bir gülümseme ile Niall için çabalayan çocuklara baktı. Onlara hep minnettar kalacaktı.