(61)

466 46 13
                                    

Harry, aynı sayfayı tekrar tekrar okudu. Bunların hepsinin Lucy'nin başının altından çıktığını okudukça onun bu kadar kalpsiz oluşuna şaşırıyordu. Defteri yavaşça yanına koydu ve başını ellerinin arasına aldı. Harry, ilk defa birinden bu kadar nefret ettiğini hissetti.
"Niall!" diye fısıldadı birden aklına gelen kişiyle. Niall'ın bunları bilmesi gerekiyordu. Harry, montunun cebinde bıraktığı telefonu kısa bir arayış sonunda buldu ve Niall'ı aradı.

"Hazz?"

Niall'ın yorgun çıkan sesi Harry'nin içini burktu. Onlar aylardır boşuna acı çekiyorlardı.

"Niall.."

Harry biran ne diyeceğini bilemedi.

"Harry, Sen iyi misin? Ayrıca sabahtan beri nerdesin sen?"

Harry, irkilerek kendine geldi. Söylemeli miydi?

"Niall, ben Eva'nın yanındayım."

Anında bir sessizlik oluştu. Harry telefonu kulağından uzaklaştırıp ekrana baktığında hala Niall 'ın hatta olduğunu görünce kaşlarını çattı.

"Niall?"

Harry bir ses bekliyordu ki Niall'ın ani bağırışı  ile neredeyse telefonu fırlatacaktı.

"SEN NE DEDİN?"

"Niall bak-..."

"AMAN TANRIM HARRY! BANA ONUN YERİNİ BİLMEDİĞİNİ SÖYLEMİŞTİN!"

Harry, kulak zarının patlamamış olması için dua etti.

"Niall sakin ol ve beni dinle. Şuan Eva'nın yanındayım ve sana söylemem gereken çok önemli şeyler var."

"SÖYLE ÖYLEYSE!"

Harry, derin bir nefes alıp verdi.

"Lanet sesinle bağırmazsan cümlemi tamamlayacağım aptal!"

Harry, boğazını temizleyip devam etti.

"Çok önemli şeyler öğrendim ama telefonda anlatamam. Buraya gelmem gerekiyor."

"Neresi orası hemen geliyorum."

Harry kıkırdadı

"Los Angeles"

Niall, garip bir ses çıkardı.

"Siktir çok uzak. En erken yarın gelebilirim."

Harry, olumlu bir cevap verdi ve hemen ardından telefonu kapattı. Yarın herşey hallolacak ve tekrar mutlu olacaklardı..yani umarım.

➰➰➰➰

Harry, karşısında oturmuş mavi defteri okuyan Niall'a bakmaya devam etti. Okumaya devam ettikçe çatılan kaşları onun kafasında bir şeylerin yerine oturduğunu gösteriyordu.
Niall, 1 saat önce Los Angeles'a gelmişti. Saat sabah 9'du ve Eva evde uyuyordu. Eğer uyanırsa ve Harry'nin yokluğunu farkederse Harry ne diyeceğini bilmiyordu fakat Eva'nın kullandığı ilaçları görmüştü banyoda ve hepsinin yan etkisinde "Uyku" yazıyordu. Harry bu yüzden biraz rahattı. Tekrar Niall'a baktı ve bir tepki bekledi.
Niall ise sayfanın sonuna gelmiş fakat hala boş boş sayfaya bakıyordu. Daha doğrusu az önce okuduğu şeyleri hazmetmeye çalışıyordu.
O 2 ay boyunca Eva'yı suçlarken herşeyin suçlusu hastaneden çıktığından beri yanından ayrılmayan Lucy miydi?

"Aman Tanrım..."

Diye fısıldadı Niall. İçinde büyüyen sinir ve pişmanlık onu ele geçiriyordu. Kafasını kaldırıp Harry'e baktı.

"O beni bırakmadı....bunu benim için yaptı...Aman tanrım."

Harry, başını aşağı yukarı sallayıp ona hakverdi.
Niall, dolan gözlerine ellerini kapattı ve dirseklerini dizlerine dayadı.

Puppy Love ~ [Niall Horan]Where stories live. Discover now