S.Ç.B. 18

795 34 0
                                    

- Hatırlamıyor musun?

-Hay benim dilimi eşek arıları soksun da şişsin de konuşamayım,hayy allah beni kahrı bela eylesin. diye içinden söylenip durdu Deniz.

-Deniz cevap verecek misin?

-Bence vermesem daha iyi sanki Utku. Çünkü ben de bilmiyorum.

-Neyi bilmiyorsun?

-Geçmişimi.

-Nasıl yani o ne demek?

- Sana bunu söylememem gerekiyor. Hatta kimseye söylememem gerekiyor. Lütfen zorlama beni rica ediyorum. Utku sinirlerine daha fazla hakim olamayacağını anladı. Masadaki her şeyi birbirine katarak birden bağırmaya başladı.

-Zorlama beni. Öyle mi bunu sen mi söylüyorsun hem de bana. Ben kimim sen biliyor musun? Ha pardon sen hatırlamıyordun dimi? Kusur bakma. Ya hatırlamıyorum ne demek sen ne dediğinin farkında mısın? Benim hayatımı mahvettin sen. Bunu da mı hatırlamıyorsun. Beni bırakıp gittin evlendin,yetmedi hamile kaldın o da yetmedi beni hasta halimde hiçbir şey demeden bırakıp gittin sen. Gelmiş bi de bana beni zorlama diyorsun.

  Deniz Utku'nun verdiği tepki karşısında ne yapacağını şaşırdı. Kimdi bu adam böyle? Kim oluyordu da kendinde deniz'e böyle bağırma cesaretini buluyordu? Ama belli ki geçmişten gelen bu adamın canını Deniz çok yakmıştı. İçinden bir ses sakin olup onu dinlemesi gerektiğini söylüyordu.

 - Utku tamam özür dilerim ben. Sakin ol. Herkes bize bakıyor. Gidebilir miyiz burdan.

- Konuşmamız gereken çok şey var Deniz yürü.

 Utku garsonlardan ve etraftaki insanlardan ayrıca özür dileyerek Deniz'i kolunda tuttuğu gibi arabaya götürdü. Ön koltuğa oturttu bir hırsla kemerini bağladı. Hızla direksiyonun başına geçti ve bastı gaza. Deniz'in yüreği ağzında hiçbir şey sormaya hakkı olmadığını düşünerek sustu ve gidecekleri yeri bekledi. Utku arabayı saatlerce sürdü Deniz kullandığı ilaçların da etkisiyle arabada uyuyakaldı. Gözlerini açtığında ise hiç beklemediği bir yerdeydi. Utku onu İzmir'e getirmişti.Onunla ilk defa karşılaştıkları sahildeki kafeye getirmişti. Deniz araba durduğundan birden gözlerini açtı:

- Nerdeyiz? diye sordu.

- Özür dilerim Deniz geceyi berbat etmek istemezdim gerçekten ama kafam o kadar karışık ki bu gece her şeyi çözmek istiyorum. Tüm bunlara bir son vermek istiyorum ve bugünün benim için bir milat olmasını istiyorum lütfen.

-Dalga sesi mi o biz nerdeyiz Utku?

-Bir kaç saattir uyuduğun için farkında değilsin. Gel dışarı çıkalım havanın kokusundan he rşeyi anlayacaksın zaten. 

  Deniz arabanın kapısını açar açmaz İzmir'e geldiklerini fark etmişti. 

- İzmir?

-Evet İzmir ve burası da neresi biliyor musun? Seni ilk gördüğüm yer. Sana aşık olduğum yer. 

  Bu adamın geçmişten geldiğini biliyordu Deniz ama her şeyi duymaya hazır mıydı bundan tam olarak emin değildi hala. 

- Ben geçmişimin detaylarını öğrenmeye hazır mıyım bilmiyorum Utku? Ama senin kim olduğunu da bir o kadar merak ediyorum. 

   Utku Deniz'in elinden tuttu onu Bostanlı sahilindeki kayalıklara doğru götürdü. 

-Bunca yıldır neler çektiğimi ben biliyorum ve şimdi dinleme sırası sana geldi. Beni dinleyeceksin. Bana yalan mı söylüyorsun yoksa gerçekten unuttun mu bilmiyorum ama şimdi susacaksın.

Deniz artık istese de istemese de bu adamı dinlemek zorundaydı. Bir anda kendisini İzmir'de bulduğu yetmiyormuş gibi karşısına çıkmış onu bir çok şeyle suçluyordu. Ama kaçmaya hiç niyeti yoktu belli ki söyleyeceği şeyler gerçekten çok önemliydi. 

-Dinliyorum Utku seni sonuna kadar dinlemeye hazırım. Tamam dediğin gibi her şeyi miladı olsun bugün o halde. Bana geçmişimi anlat.

-Deniz sen gerçekten hatırlamıyor musun? Öncelikle senin bana bunu söylemen,bildiğin başından geçen her şeyi anlatman gerekiyor. Seni dinliyorum.

  Deniz bildiği her şeyi anlattı ailesiyle beraber İstanbul'a geldiğini aslında orayla bir alakası olmadığını,tatil sırasında bir kaza geçirdiğini,çok genç yaşta bir evlilik yapıp pişman olduğunu,doktorluğu bırakmak zorunda kaldığını her şeyi bildiği her şeyi aslında yeni tanıdığı bu adama anlattı.

  Utku bu kadarını hiç beklemiyordu. Deniz'in gerçekten hiçbir şeyden haberi yoktu. Onu hatırlamıyordu. Yaşadıklarını yaşattıklarını. Her şeyi ona anlatıp anlatmama konusunda çok kararsız kaldı.Ama bu haline resmen acımıştı o yüzden her şeyi bir bir anlatmaya karar verdi.

- Bak Deniz bu anlattıkların hiç normal şeyler değil. Evet ben senin geçmişinden bir parçayım ama eğer bunları duymaya sen gerçekten hazırsan konuşabilirim ben. Sana iyilik yapıyorum kötülük mü yapıyorum bilmiyorum ama bilmeye hakkın olan şeyler var.

- Bilmediğim ne olabilir ki? Eski kocam sen misin yoksa? Bu olabilir galiba en kötüsü.

-Kötü olarak mı düşünüyorsun beni geçmişini.

-Hayır aslında ama korkuyorum duymaya. Eğer senin söyleyeceklerin doğruysa ailem bana neden bu kadar yalan söylemiş olsun?

-Senin iyiliğini çin Deniz çünkü yaşadıkların hiç de kolay şeyler değildi. 

-Ne yaşadım ben Utku ne yaşadım birisi bana da bunları açıklasın artık.

  Utku kararlı bir şekilde her şeyi anlatmaya başladı. Bu zamana kadar okuduğunuz her şeyi anlattı Deniz'e. Görkem'i,üçüzleri,kendi haslığını onu nasıl bırakıp gittiğini defalarca. Ta ki ilk kez onunla illişkiye girdiğine kadar her şeyi anlattı Deniz'e. Utku anlatırken masal gibi dinledi kendi hayatını Deniz. Bu adam hiçbir şeyden korkmamış gelip yine de ona her şeyi anlatmayı göze almıştı. Sırf bu yüzden bile ona yeniden aşık olmak mümkündü. Deniz duyduklarına inanamadı hiçbirine. En çok da hamileyken yaşadığı bu kötü olaylara ve ailesinin ona böylesine yalan söylemesine. Sebepsiz bir şekilde bu adam güveniyordu. Geçmişiyle alakalı aklında kalan her şeyi sordu ona. Görkem'i uzun uzun anlatmasını istedi. Onunla yaşadığı ilk geceyi dinlemek istedi. Burda nasıl tanıştıklarını. Her şeyi aklına gelen her soruyu sordu ona ve Utku bu cesaretiyle Deniz'in ona deli gibi aşık olmasını tekrar sağlamıştı. Bütün gece sahilde onun omzunda uyudu.


SUDAN ÇIKMIŞ BALIKWhere stories live. Discover now