-Marry You- (Çeviri)[BİTTİ]

12.Bölüm

Çeviren: Selin~, Wolf88

 - Randevuya çıkalım mı ?

Yeni toplanmış taze çiçek kokusu odayı dolduruyordu.

Kyungsoo keskin çiçek kokusuyla , gözlerini araladı.

Ellerinde kırmızı ve pembe gül buketi tutuyordu.Kilise çanları çaldı ve Kyungsoo etrafa şaşkınlıkla baktı.Oda tamamıyla beyazdı ve mevcut olan tek şey bir aynaydı. Ayağa kalktı ve boy aynasında kendi yansımasını gördü.Ceketin yan cebine yerleştirilmiş pembe bir gül demeti ile birlikte beyaz bir takım elbise giyiyordu. Önüne düşen kahküllerini ise arkaya doğru jöle ile sabitlenmişti.

Tanıdık bir ses , seslendi.

''Kyungsoo.''

Kyungsoo aynaya gözlerini kısarak baktı.Aynadaki yansımada dirseğini duvara yaslamış, Kai duruyordu.Onun vücuduna mükemmel uymuş siyah,şık bir takım elbise vardı.Tek bir kırmızı gül ceketinin yan cebine iğnelenmişti ve saçları Kyungsoo'nun saçları gibi arkaya doğru jölelenmişti.Kyungsoo'ya göre kendisinden daha iyi görünüyordu.

Kyungsoo'nun yanakları açık pembe bir ton almıştı.

' O kesinlikle muhteşem görünüyor.'

Kai ağır ağır yürüdü ve Kyungsoo'nun beline kollarını doladı.Onun omzuna çenesini yasladı ve sırıttı.

'Ne halt ediyor bu??'

Kyungsoo Kai'nin ani kucaklaşmasıyla şaşırdı ve tuttuğu çiçek buketini düşürdü.

Kai güldü ve '' Dikkatli ol. '' diyerek eğildi ve tek bir pembe gülü yerden aldı.

Gülümseyerek Kyungsoo'nun saçına gülü taktı.

"Sen çok güzelsin."Aynadaki yansımaya bakarak söyledi.

Kyungsoo'nun kalbi hızla atıyordu.Dudakları titiryordu ve şuansa nasıl hissettiğini bilmiyordu.Gözleri aynadaki Kai ve kendisinin yansımasına bocalamadan bakıyordu.

'Ne oluyor? Neden Kai çok tatlı davranıyor? '

'' Bizim büyük günümüz için hazır mısın hayatım ? ''Kai yine Kyungsoo'ya sarılarak,kulağına fısıldadı.

Ardından hafifçe Kyungsoo'nun boynunu öptü ve daha sıkı kucakladı.

' Büyük günde nesi ? 'Kyungsoo yutkundu.

'Bekle bir saniye. O gerçekten -bundan- bahsetmiyor değil mi ?Ama ben bir yıl bekleyip daha sonrada onla evlenmeyeceğimi zannediyordum.Onlar gerçekten bu durumun gidişatına izin vermeyecekti. -Onlar ?'

Kai kaşlarını çattı. "Neyin var, tatlım? Benle evlenmemeyi mi düşünüyorsun yoksa ? '' deyip bir süre aynaya baktı.

Kai gözlerini devirdi ve Kyungsoo'nun kavradığı belini bıraktı.

"Huh?" Kyungsoo şaşkınlıkla cevapladı.

Aniden ayna Kyungsoo'nun çığlık ve gözyaşları içinde paramparça oldu.

Her şey simsiyah olmuştu.

"Ahhh!" Kyungsoo hızla yataktan kalkarak bağırdı. Yabancı bulduğu oda da etrafına bakındı.

' Ben neden buradayım ? Ah bekle bir saniye. Ben artık Kai'nin evinde yaşıyorum.. ' Alnına elini koyup , hatırlamaya çalıştı.

'Bu bir rüya Kyungsoo. Sadece bir rüya. Sen ve Kai asla evlenmeyeceksiniz.' 

Kyungsoo bitkin bir şekilde kafasını eğdi. Rüyasının sonunda gördüğü, Kai'nin yüzünü anımsadı.

'O üzgün görünüyordu.. Daha önce onun yüzünü hiç öyle görmedim..Kai gerçekten onunla evlenmek istemediğim için mi o kadar üzgündü ? '