20.Bölüm Bunalım

26.6K 1.3K 1.1K
                                    

Yaptığım ankette Tolga daha fazla çıktı. Boran'ı isteyen de var elbette ama genel kitle Tolga'yı destekliyor gibi görünüyor. Bana kimin başrol olduğunu soruyorsunuz ama ben susma hakkımı kullanmak istiyorum.

Tolga benim öylesine yazdığım bir karakterdi aslında. Boran'ın arkadaş çevresi kalabalık olsun diye yazmıştım ama şimdi geldiği nokta beni şaşırtıyor :)

4 Yıl Önce Kaza günü

"Selin bir sakin ol lütfen!"

Boran, onu dinlemeyen karısının peşinden sesleniyordu. Hızlı adımlar atarak soluyan kadının siniri tavan yapmıştı adeta. Boran, kucağındaki Can'ı sıkıca tutarak adımlarını hızlandırdı. Kadına yetişerek kolundan tutup durdurdu.

"Bırak beni!" Kolunu kurtarmaya çalışan kadına izin vermedi, aksine tutuşunu sıklaştırdı. "Selin kendine gel! Benim ne suçum var?!" Boran da sinirlenmeye başlamıştı. Selin, onun suçu olmadığını bildiği halde ona kızıyordu.

"Çıldıracağım artık Boran! Kadın kucağında Can olduğunu gördüğü halde sana numarasını verdi!"

Selin sakinleşmek adına derin nefes aldı. Can ile alışveriş yapmak için büyük bir Alışveriş merkezine gelmişlerdi. Boran plana daha sonradan dahil olmuştu. Beraber yemek yedikten sonra lavaboya gitmek için Can'ı Boran'ın kucağına bırakmıştı. Geri döndüğünde ise bir kadın, bir peçeteye numarasını yazıp kocasına uzatıyordu. O saatten sonra bütün sinir hücreleri şaha kalkmıştı. Hemen oraya doğru adımlayıp olay çıkarmıştı. Boran ve kadının yakınları ayırmasa kadının saçını başını yolacaktı.

Kıskançlık konusunda çok hassastı Selin. Boran'ı çok kıskanıyordu ve bu yüzden defalarca kavga bile etmişlerdi. Çevresindeki hiçbir kadına güvenmiyordu, çünkü en yakınından bile darbe yemişti.

Boran, hiçbir suçu olmamasına rağmen karısını sakinleştirmek için uğraştı. Selin, aşırı bir kıskanç bir kadındı ve Boran onun kıskançlık yüzünden gözünün döndüğünü biliyordu. Kadını reddetmek üzereyken Selin kadını görmüş ve olay çıkarmıştı. Üzerinden dakikalar geçmesine rağmen genç kadın hala sakinleşememişti.

Selin hırsla kolunu kocasından kurtardı ve otoparka doğru giderken adımları ile yerleri döve döve yürüdü. Arabasını bulduktan sonra sürücü koltuğuna yerleşmek için hareketlenmişti ama Boran onu tekrar kolundan tutup durdurdu.

"Çok sinirlisin, ben sürerim."

Selin, tekrar bir kavga çıkarmak istemediği için sessiz kalıp yan koltuğa geçti. Boran da kucağındaki oğlunu arka koltuktaki bebek oto koltuğuna yerleştirdi. Kendisi de sürücü koltuğuna yerleştiğinde hala sinirle soluklanan Selin'e baktı. Kadının elini avucuna alıp kendisine bakmasını sağladı.

"Gereksiz şeyler için canını sıkma sevgilim. Benim için tek sen varsın. Ne senden öncesi olur ne de senden sonrası."

Selin'in bakışları yumuşadı bu sözler karşısında. Kocasına baktı yumuşayan yüz ifadesi ile. Boran dikkatle gözlerinin içine bakıyordu.

"Söz mü?" diye sordu naif ses tonu ile. Bu soru ile Boran'ın yüzünde samimi bir gülümseme oluştu.

"Söz..."

******

Günümüz

Boran, yerdeki fotoğraf karesine bakarken kalbinin sıkıştığını hissetti. Susturmaya çalıştığı vicdanı tekrar gün yüzüne çıkmıştı. Nefessiz kalan bedeninin rahatlaması için kravatını gevşetti. Gözü masanın üstündeki kağıda ilişirken, kalbine çöreklenen korkuya engel olamadı.

Sevmiyorum Seni (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin