24. Bölüm

1.1K 76 28
                                    


Selam gençler!

Twice_Momo64

Baktım yeni bölüm bekliyor ve sitemde bulunuyorsunuz, ben de yazdım ^^

Hadi okuyun!

--------

Gong Shil'in ağzından

Marka nedir bilmeyen Hyun Jung'u yollayıp her zaman gibi en iyisinden aldığım atıştırmalıklarla kasaya gittiğimde, Jung'u göremediğim için oflayarak markette dolandım.

Adım adım tüm marketi dolandığım halde Jung'tan bir iz bulamamanın verdiği telaşla elimdekileri bırakıp Hyun Jung'u aradım. Beklemeden eve geçmiş olamazdı değil mi?

Telefon tekrar tekrar çaldığı halde açılmadığı için giderek daha da endişelenerek ulaşamadığım aramayı kapattım ve Hyun Jae'yi aradım. Birkaç kere çalışta açılan telefonla derin bir nefes aldım ve sakin kalmaya çalıştım.

- Efendim Gong Shil?

- Jae.. Hyun Jung'un.. orada olma ihtimali var mı?

İstemsizce titreyen sesime lanet okudum, herkesi endişeye sokacaktı.

- H-hayır, o senle gelmemiş miydi Shil?

Derin bir nefes alıp yutkundum ve aldığım nefesi titrekçe geri verdim.

- Hyun Jung burada değil... Yani en son çikolata almak için iki metre öteme gitmişti nasıl bir anda ortadan kayboldu bilmiyorum gerçekten!

- Tamam tamam.. Anladım Gong Shil, nefes al lütfen.

Derin derin nefes alıp verirken hızla marketten çıkıp eve yöneldim. Ellerim titremeye başlamıştı.

- Eve geliyorum Jae.

- Tamam, ben de bizimkilere haber veriyorum.

Onu onayladım ve telefonu kapatıp koşmaya başladım. Hyun Jung'un başına bir şey gelmesinin düşüncesi bile gözlerimin dolmasına sebep oluyordu.

Nefes nefese evin kapısını çaldım.  Endişeli yüzüyle Yi Ryeon beni karşıladı. Direk içeri girip salona yöneldim.

Karşılaştığım yüzlerin hepsinde endişe ve korku vardı. Jungkook ellerini saçlarının arasına geçirmiş sıkıyordu, beyazlaşan parmaklarından belliydi.

- Neler oldu Gong Shil?

Kolumdan tutup sakince koltuğan oturtan Yi Ryeon'a bakıp gözlerimi yeniden yere çevirdim ve boğazımı temizledim.

- Sadece çikolata almasını istedim ve o çikolata almaya gidince ben de atıştırmalık diğer şeyleri aldım. Fakat en sonunda ona baktığımda yoktu. N-nereye kaybolduğunu bilmiyorum! O kadar uzun da sürmedi halbuki!

Sona doğru sesim titredi ve gözlerim dolmaya başlayınca yanımdaki Jin kollarını bana sardı ve saçımı okşadı.

- Sanırım geri döndüler..

Taehyung'un yorumuna karşılık hepimiz bakışlarımızı ona çevirdik. Elbette aklımıza o gereksiz insanlar ve yaptıkları gelince bir müddet sessizlik oldu. Ardından sessizliği küçük bir bildirim sesi bozdu.

Jungkook'un telefonuna mesaj gelmişti.

------

Hyun Jae'nin ağzından

Hepimiz anın gerginliğini bırakıp Jungkook ve telefonuna sabitlediğimiz bakışlarımızla beklemeye başladık. Jungkook titreyen ellerine aldırmadan kilidi girdi ve mesajı açtı.

LOSTOù les histoires vivent. Découvrez maintenant