YAKIN MESAFE

17.9K 1.2K 77
                                    

HATIRLATMA;

Adam kıza bakıp güldü. Aradığı her şey sanki bu kızda vardı, bir kere çok güzeldi onu görür görmez büyülemişti daha sonra masum ve zayıftı. Ayrıca da hiçbir erkekle yakın bir ilişki kurmayacak kadar saf ve duru.

"Babamı nereden tanıyorsun?" dedi Jes en sonunda.

"Onlarla çok iyi olmasa da bazı ilişkilerimiz oldu. Hem Atos ailesi Yunanistan da ki en önemli aile değil mi?"

"Öy-le ama-"

"Yaşlı kurt nasıl? Hala eski bir kurt kadar güçlü mü?" Jes adama uzunca baktı. Vay canına diye söylendi dedemi bile tanıyor. Hector'un lakabı kurttu ve şimdiler de ona yaşlı kurt diyorlardı.

"Ah evet o hala iyi durumda"

"Bak buna inanırım" dedi Pedro hızı artırırken. Jes arabanın hızına bakarken söylendi.

"Sence de çok hızlı değil mi?"

"Bence mi? Sen buna hız mı diyorsun ufaklık.." Pedro aniden gelen bir arzuyla gaza yüklendi. Jes gözlerini kocaman açtı. araba bir anda yarış pistinde ki F1 döndü.

"Hızı sever misin?" dedi Pedro gülümseyerek.

"Bazen, yani tehlikeli olmadığı zamanlarda.."

Pedro yarım saatlik yolcuğun 10 dakika sürmesine kendisine küfürler ederek bitirmişti. Ne vardı biraz daha yavaş sürseydi arabaya. Adam sol taraftan dönmesi gerekirken aniden arabayı durdurdu ve kıza baktı.

"Bunu yaparsam eğer kendime bir mezar kazmam gerecek" dedi Pedro. Jes adamın ne dediğini anlamamış gibi baktı.

"Lanet olsun! Seni eve götürmeyeceğim ufaklık."

"Ne?"

Pedro hızla arabayı u dönüşü yaptırdı ve olabildiğice gaza yüklendi.

"Hayır dur! Lütfen-"

"Sakin ol! Şimdi değil, daha sonra.." Pedro bu lafları söyleyerek kendisini kandırdığını iyi biliyordu. O da iyi biliyordu ki Jessica'yı evine bırakmak istemiyordu aksine onu yanında tutmak ve bu kızın onu daha fazla büyülemesine izin vermek istiyordu.

---

Bir şeyler değişmişti. Planlarının bozulmasından nefret ederdi, plana sadık kalanlardandı. Ama bu gün bütün tabularını, kurallarını yıkma günüydü. Yanlıştan dönemeyecek kadar uzaktaydılar.Peşlerinde araba olmadıkları için ise şanslı. Yanın da ki kızın iki kez ağlama eşiğine geldiğini unutacaksa eğer aslında pek bir problem yoktu.

"Bana kendinden bahset" dedi adam emredici tonda. Jessica oturduğu yerde rahatsızmış gibi kıpırdandı. Arabanın aynasından bile onu sürekli kontrol eden adamın varlığı onu huzursuz ediyordu.

"Ne bilmek istiyorsun?" Dayanıksız gibi görünse de aslında dayanıklıydı. Bir an aklına herkesi deli eden Niko geldi. Onunla aynı çatı altında 19 yıldır yaşamayı becerebilmişse bu adamla da birkaç fazla saat geçebilirdi. Aslında sorun şuydu ki bu adamın yerine Niko'yla ıssız bir adada kalmayı yeğleyebilirdi. Niko onu korkutmuyordu. Küçükken saçlarına sakız yapıştırıp ona türlü türlü işkenceler eden abise alışkındı ama bu adam.. Bu adam bir yabancıydı. Karşısında ki tehlikeyi hissediyordu. Onu ezip geçen bakışlarını, sürekli kafasında dönen tilkileri bile görebiliyordu.

O SEN DEĞİLDİN (Atos Serisi : 3)Where stories live. Discover now