52.Bölüm

176K 8.9K 1.9K
                                    

52.Bölüm

Uyandığımda henüz hava aydınlanmamıştı.
Sahi ne ara uyumuştum ben?
Üstümdeki ağırlığa bakılırsa uyanmaya niyetim yoktu.
Bir dakika ya bu kol?

"Aaaaa!"
"Aaaaa!"

Ben çığlığı basınca kolun sahibi de bir anda uyanıp çığlığı bastı. Gözlerim karanlığa yeni yeni alışırken yanımda doğrulmuş bana bakan Ezra'yı fark ettim.
Hemen kendimi attım yataktan.
O da peşimden kalktı.

"Senin ne işin var burada?"

Tam o sırada odamın kapısı birden açıldı. Ve ışıklar yandı.
Önde babam ve Ali amca arkada ise annem ve Katre Teyze göründü.

Babam : Çocuklar? Ne oluyor burda?

Açıkla bakalım dercesine Ezra'ya döndüm. Yanıma gelip kıvrılan oydu. Açıklasın hadi.

"Şey, ben Alina yalnız kalmasın diye gelmiştim de ders çalışırken uyuyakalmışım koltukta. Alina da zaten yatağına uzanmıştı biraz. O da uyuyakalmış."

Katre Teyze : İyi de oğlum niye çığlık atıyorsunuz?

Ezra bana döndü ama istifimi bozmadım. Beyefendi kandırma konusunda uzman nasılsa. Bulsun buna da bir kılıf.

Ezra : Alina kabus görmüş de anne. Ondan o çığlık atarak uyandı. Ben de çığlığı duyup da uyanınca korktum haliyle.

Annem benim yanıma gelip damağımı çekti hemen.
Katre Teyze ise Ezra'ya sarıldı.
Bize üç yaşındaki çocuk muamelesi yapsalar da sesimizi çıkarmadık.

Ali Amca : Oğlum bizi korkuttunuz. Tam eve girdik salona geçiyorduk ki çığlığınızı duyduk.

Ezra : Sizi de korkuttuk ama isteyerek yapmadık. Özür dileriz baba.

Ali Amca : Özür dilenecek bir şey yok oğlum.

Babam : Hadi biz aşağı inelim o zaman.

"Tamam babacım."

Onların indiğinden tamamen emin olunca kapıyı kapatıp altına da yastık koydum.
Ezra'ya bağırmayı düşünüyorum da duysunlar istemem sonuçta.

Ezra : Ne yapıyorsun Alina?

"Hah! Asıl sen ne yapıyorsun? Yanıma yatmak da nedir ya? Nasıl girdin sen eve?"

Koşarak balkona gitti Ezra. Ardından bir oh çekti.
Bense hâlâ ona bakıyordum.

"Ya ben yine merdiven dayamıştım da balkonuna. Sağ olsun Ufuk almış sonradan herhalde."
"İyi yapmış. Babam görseydi o merdiveni kim bilir ne yapardı sana. Ama uf ya! Keşke görseydi."
"Ne diyorsun sen Alina ya?"
"Diyorum ki Hazal nasıl? İyice hasret giderebildiniz mi?"
"Alina..."
"Ama sen buraya geldiğine göre Hazal gitmiştir değil mi?"
"B-..."

Konuşmasına fırsat tanımadan tekrar bastırdım.

"Gitmedi mi Ezra? Bana Hazal'ın şuan sizde olduğunu söyleyemezsin."
"Gitti."
"Hah!"
"Ama Alina ben..."
"Sen ne Ezra? Sen ne!"
"Ben..."
"Sen zavallının tekisin Ezra. Sırf eski kız arkadaşına benziyorum diye benimle çıktın ya! Bunun beni nasıl hissettirdiğine dair bir fikrin var mı?"
"Alina bak..."
"Hayır Ezra. Seni dinlemek istemiyorum. Şimdi odamdan çık git."
"Alina lütfen dinler misin?"
"Hayır. Dinlemek istemiyorum dedim. Git."

Bana doğru gelince ellerimle ittirdim. Tamam onun yanında çok da güçlü değildim ama yine de tepkimi göstermem gerekiyordu.

Sonunda pes etti.

Yeni ÇocukWhere stories live. Discover now