Bölüm 16 / Part-1

28.3K 2K 297
                                    


Bugün bu bölümü yağmura karşı düzenleyip atmanın huzuru var. Yağmurlu havalarda evinde oturup şehrin karmaşasını elinde kahvenle izlemenin keyfi başka. 

Havalar soğuyor, size sıkı giyin diyen bir Mehmet Asaf'ınız yoksa ne olmuş. Bugüne bugün  ben varım burada😂 Kendinize dikkat edin sevgili okurlarım🙏🏻 

Bolca seviliyorsunuz. Keyifli okumalar.💕



Ben bu kadar büyük bir mutluluğu yaşıyor olamam. Benim gibi birinin tepeden inme böyle sürprizlerle karşılaşması imkansız!

Kahvaltı tabağı, portakal suyu ve bir not(!)

Notu açabilmek için Şebnem'in özel alanımdan kendi rızasıyla çıkmasını beklemek saçmalık olacağı için kibarca kendisini kovdum. Onu kışkışlamama alındı galiba hanımefendi. Saçlarını savurarak çıktı odadan. Şebnemle birlikte notu okuyacağıma, zarfın içinde yazanları ışıklı billboardlarda yayınlamayı tercih ederim. Daha az kişinin göreceğine eminim.

"Temennim kahvaltını yapmış olman yönünde olsa da işimi şansa bırakmak istemedim.

Benim günüm seni görene kadar aydınlanmayacak olsa da

Günaydın."

Mehmet Asaf Karamehmet

Gözüm doldu sevgili okur. Bu kadar güzel kalpli bir adamı hak etmek için ne gibi bir sevap işledim bilmiyorum. Bunca yıllık yalnızlığımın Mehmet'le son bulacağını bilseydim hiç isyan eder miydim? Bir asır daha beklerdim yine de gıkım çıkmazdı. Güzel adamıma atmak isteyip de atamadığım mesajı yazmakta bu kez çokta zorlanmadım. Parmaklarım ekranda hareket ettikçe yüzümdeki gülümseme daha da büyüdü.

Kime: Mehmet Asaf Karamehmet

Hiç bir günüm bu kadar güzel başlamamıştı. Eğer tüm bunlar bir rüyaysa rica ederim beni uyandırmayın.

Kimden: Mehmet Asaf Karamehmet

Rüya olmadığını ispatlamak için yanına gelmek isterdim ama toplantılarla dolu bir programım var. Bu ispatı akşama bıraksam sorun olur mu?

Ne sorunu çikolata gözlüm, sen geleceğim de ben kıyamete kadar beklerim.

Kime: Mehmet Asaf Karamehmet

Beklerim...

Bu mesajdan sonra günüm Sim'ste hızlandırılmış gibi geçti. İşlerimi tamamlamak için öğle arasına bile çıkmadım sen düşün. Ben ki işten kaytarmak için kırk takla atan ben, sırf Mehmet'i bekletmemek için ara bile vermedim. Saat 6 olduğunda telefonuma yine beni gülümseten bir mesaj geldi.

Kimden: Mehmet Asaf Karamehmet

Geldim. Bekliyorum.

Senin mesajda bile kendini belli eden vurgunu, yerim yerim.

Tüm yorgunluğum tam şu anda son buldu. Kabanımı omuzlarıma atıp hızla odadan çıktım. Lavaboda makyajımı ve saçımı kontrol edip koşarak çıkıyordum ki bedeninin %95 gıybetten ibaret bölüm sekreteri Şebnem bana seslendi. Sabır Beliz, Mehmet'e kavuşmanın bedeli gibi düşün bunu.

"Çıkıyor musun?" Hayır canım saçmalama! Ben bir ruh hastası olduğum için boş zamanlarımda kabanımla şirket içinde gezerek defile düzenlerim. Saçmalama Şebo! Bu soru senin için bile fazla salakça!

İstanbul MasalıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin