Karantina Özel Serisi / Bölüm 2

22.1K 1.4K 1.3K
                                    

Sokağa çıkma yasağında gel bi kibrit çak bu gönlüm alev alev yansın dediniz ben de üstüme düşeni yapıp bölüm attım, inşallah siz de yorum atarsınız da azıcık şenleniriz

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Sokağa çıkma yasağında gel bi kibrit çak bu gönlüm alev alev yansın dediniz ben de üstüme düşeni yapıp bölüm attım, inşallah siz de yorum atarsınız da azıcık şenleniriz. Çünkü biz 2 aydır toplu yaşama geçtiğimiz için akşam yemeği niyetine birbirimizi yeme aşamasındayız. Yorumlarda tıslaşmaya ihtiyacım var lütfen benimle satır aralarında buluşun!

Bayram ayağına yarın küsler (yani ben ve abim) barışacak. Gerçi hala abimin kafamı ısırma olayını atlatamıyorum ama neyse büyüklük bende kalsın diye mecbur barışacağız...

Tüm yılan akademisinin, Ramazan Bayramı Mübarek olsun. Sosyal mesafeyi koruyarak hepinizi çok seviyorum.

Biraz farklı bir konseptle karşınızdayım bu bölümde. Genellikle Youtube da denk gelebileceğiniz video içeriklerini kendimce yorumlayıp bölüm olarak yazdım yetmedi bolca Begüm ve Kuzey spoilerı paylaştım. Umarım beğenirsiniz.

O zaman yallah bölümü okumaya!

Ağustos 2019 -Kurban Bayramı 4. Gün

(Tarih aklımı karıştırır diyenler için Beliz ve Mehmet evleneli 1 yıl bile olmamış, Ece bebek doğmamış, Beliz reis de yüksek lisansını yeni bitirmiş şeklinde açıklamış olayım)

"Truva atı bak bakalım, ben görünüyor muyum?" Böyle de birden söyleyince şey gibi oldu 'git bak bakalım ben orada mıyım?' aman neyse anlamıştır o beni.

"Görünüyorsun, ışık da gayet iyi. Bence tamam burası." Bu kadar ekipmanla ne yapmaya çalıştığımızı merak edenler varsa hemen açıklayayım, video çekmek için ortam ayarlamaya çalışıyoruz.

"Yarışmacılar çabuk buraya gelin, saçınızı başınızı yolacağım şimdi!" Ay haspamlara bak sen nasıl da sanatçı tribi atıyorlar sizi gidi samanyolu tv oyuncuları sizi!

"Ne yapacağız biz şimdi niye çağırdın bizi?" Yine Zayn'in algılama sınırının üstünde konuşmuşum galiba....

"Ya ben sabahtan beri ne anlatıyorum size? Dinlemediniz mi beni?"

"Sen konuştuğunda genelde dinlemiyorum ben. Alışkanlık..."

"Köprüyü geçene kadar maktule, abi diyeceğiz mecbur! Geç otur şuraya benim canımı sıkma!" Neyse şu çekim bitsin seni faili belli bir biçimde öldüreceğim cehennem zebanisi!

Kuzey, bizim atışmamızı her zamanki gibi kale almayıp göz devirdi, karşılıklı konumlandırılmış masalara baktı. "Tama hadi dalaşmayı kesin. Hangisine oturacağım ben?" Bak adam nasıl da sonuç odaklı. Arada işe yarıyorsun. Mesela kamera kullanmayı bilen sevgili yaptığından beri gözüme daha bir sevilesi görünür oldun.

İstanbul MasalıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin