«21»

150 8 0
                                    

Playist:Murat Boz & Gülşen- İltimas

Mırıldanmalar duyunca gözlerim kendiliğinden açıldı. Ayağa kalkıp yatağın ucuna geçtim. Rüzgar anlayamadığım bir şeyler mırıldanıyordu. Terlemişti. Elimi alnına koyduğumda neredeyse yandığını fark ettim.

Bugün hiç sıradan şeyler beni bulmayacak mı acaba?

Mutfaktan derece, su ve bez aldım.

Odanın kapısını açıp içeriye girdim. Rüzgar'ın baş ucuna oturdum. Bezi suya batırdım. Rüzgar'ın alnına koyup ateşini düşürmeye çalıştım. Bezi alnına koymuş beklerken Rüzgar tekrar mırıldanmaya başladı.

-Gi..Gidemezsin. Bırakamazsın beni. Beril. Beril..

Diğerlerine kıyasla daha belirgin çıkmıştı kelimeler.

Beril denilen o kızı özlüyordu. Bende özlemiştim Berkay'ı. Aynı bu şekilde. Ama vazgeçmiştim bir şekilde. Çünkü Berkay masum değildi. Beril'i tanımıyordum ama böyle bir sevgiyi hak edecek ne yaptı merak ediyordum.

Bezi alıp tekrar suya batırdım. Sıktıktan sonra yeniden alınına koydum.

Ateş düşürmekten hiç anlamam ama Rüzgar'ı da bu halde bırakamam.

¥¥¥¥¥¥¥¥¥¥

Sabah uyandığımda belimde bir el hissettim. Gözlerimi aralayıp neler olduğunu anlamaya çalıştım. Dün gece olanlar aklıma gelince sertçe yutkundum. Arkamdaki Rüzgar olamazdı değil mi?

Belimdeki eli ittirip ayağa kalktım. Saat 09:18 idi. Birilerinin ayakta olmaması gerekiyordu. Bugün pazar günüydü. Her ne kadar annem şirket yönetsede pazar gününü evde geçirmeye özen gösterirdi.

Aklıma Rüzgar'ın hasta olduğu geldi. Ateşine bakmak için elimi alnına koymuştum ki elimi tutup beni yatağa çekti.

-Uyuyalım.

Sesi oldukça uykulu çıkmıştı. Ben istediğimi almıştım. Ateşi düşmüştü.

-Olmaz Rüzgar. Sen yat. Hem hastasın. Dinlen ben kahvaltılık getiririm buraya.

-Benim için endişelenmemen gerektiğini söylemiştim.

-Şu an hastasın. Ve bu evde benden başka kim seninle ilgilenebilir.

Yataktan sürünerekte olsa çıkmayı başarmıştım.

Dolaptan kıyafet alırken aklımdaki soru ağzımdan kaçtı.

-Ben nasıl yatağa geldim?

-Yerde yatacağını tahmin etmemiştim.

-Ben orada rahattım. Aynı yatakta başka birisiyle yatamam.

-Alış. Evlenince nasıl olacak? Kocana git başka yerde mi yat diyeceksin?

-İyi de o benim kocam olacak. Hani sevdiğim birisiyle o kadarını paylaşabilirim.

Sonunda oda yataktan çıkmıştı. Altını görünce hemen arkamı döndüm. Nasıl ayağında pantalon olmazdı.

Asıl ben bunu nasıl fark etmemiştim?

-Dönebilirsin.

Gülerek söylemişti.

-Ben banyoya giriyorum,diyerek yan yan yürümeye başladım.

¥¥¥¥¥¥¥¥¥

Banyodan çıktığımda odada Rüzgar yoktu. Gitmiş olduğunu düşünüp ayna karşısına geçip saçlarımı topladım.

Odamın kapısı çalınca "gir" dedim.

Gelen Nisaydı.

-İnmeyecek misin? Aşağıda misafirin var.

-Kim?

Cevap veremeden kapıyı kapattı. Hayır, yani hem meraklandırıyorsun hem de cevap vermiyorsun. En azından derdini söyle.

Yatak üzerindeki kıyafetlerimi alıp banyoya girdim.

Merdivenlerden aşağıya inerken aklıma Berkay geldi. O halde ne yaptı hiç bilmiyordum. Merakta etmiyorum ama ona biraz acıyordum.

Ama telefonumu sabahtan beride bulamıyordum.

Merdivenleri bitirip salona geçtim. Nisa annemin yerinde oturuyordu. Zaten hep orada oturmayı seven birisiydi.

Yanına geçtim. Ses çıkarmadan kahvaltı yapmaya devam etti.

-Misafir? O nerede?

-Misafir odasında.

Bana bakmadan kahvesinden bir yudum aldı. Masadan kalkıp ikinci katta ki misafirler için yapılan odalara tek tek baktım. Her biri aynı düzende ve boştu.

Tekrar salona inip, Nisa'nın başında dikildim. Derdi nedir bu kızın?

-Yok. Doğru söyle kimse gelmedi değil mi?

-Ya of Nazlı. İlk kattaki beşinci odada.

Biz kimseyi ilk kattakilere sokmazdık. Çoğunlukla aile içi kalırdı.

Ayrıca beşinci oda mı?

Orası annemle babam kavga ettiğinde babamın kaldığı odaydı.

Önüme baktığımda kapının önünde dikildiğimi fark ettim. Kapıyı tıklatsamda ses gelmedi. Bende yine boş bir oda görme dileğiyle içeri daldım.

İçeriye girince ağzımın içine rahatlıkla sinek ordusu girecek şekilde açıldı.

Oda tamamen değişmişti. Beyaz ve mavi rengi hakimdi. Ayrıca yerlerde sarı kurumuş gül yaprakları vardı. Koyu mavi perdeler çekilmiş odayı karartıyordu. Yatak çift kişilik ve hemen yanındaki komidinlerin üstündeki renkli mumlar odaya çok romantik bir hava katıyordu. Bunu yapan kişinin tüm kalbim Rüzgar olmasını diliyordu.

Yerle bitişik balkondan tamamen beyaz giyinmiş birisi çıktı.

Rüzgar'dı.

Gözlerim dolmuştu. Çok mutluydum.

Hiç bir şey demeden yanıma geldi ve cebinden bir kutu çıkardı. İçinde ince zincirin ortasında buluşmuş, taşlarla çevrili bir yıldızdı.

Arkama geçip boynuma geçirdi.

Taktı.

Önüme geçmeden toplu saçlarımın ardındaki boynumu öptü. Bu beni ürkütsede hoşuma gitti. Eliyle yıldızın arkasını çevirip bana gösterdi.

Bir yazı vardı.

Yıldızım.

Kulağıma eğilip fısıldadı.

"Seni Seviyorum."..

Belki de Gitmelisin..Where stories live. Discover now