nefes(siz k)alışlar

9K 927 449
                                    

Jungkook, Jimin'den aldığı telefon üzerine acele bir şekilde kalktığı masaya geri dönmeden önce girdiği banyoda aynaya baktı bir süre. Yeeun ve ailesi, aile yemeğine gelmişlerdi ve tahmin edileceği üzere evlilik konusu konuşuluyordu. Aynada bir süre kendine baktıktan sonra ellerini lavaboya dayadı. Soğuk suyla yüzünü yıkasa bile bu durumu değiştiremeyecekti. Eninde sonunda o masaya dönmek ve onlarla yüzleşmek zorundaydı. Derin nefesler alarak hiç olmazsa krize girmemek veya nöbet geçirmemek adına sakinleşmeye çalıştı ardından da sonunda çıkabildiği banyoyu arkasında bırakarak merdivenlere yöneldi.

Yemek masası son bıraktığı gibiydi. Yeeun tam karşısında oturuyor, babası ve annesi de onun yanında oturuyordu. Normalde, Jungkook'un halası da burada olacaktı fakat son anda çıkan aksiliklerden ötürü gelememişti. Babası Jungkook'un sağında yer alıyordu ve en baş köşedeydi. Jungkook'a göre şu an bulundukları durum çok stres ediciydi. Yeeun ile sürekli olarak yan yana gelmek yeterli olmuyormuş gibi bu aile yemeğinin ortaya çıkması hiç iyi olmamıştı. Büyük ihtimalle artık düğün tarihini kesinleştirmek için gelmişlerdi fakat bilmedikleri çok şey vardı. Mesela Jungkook'un evlenmekten vazgeçmesi gibi. 

Halasının gelmemesi birazcık yararına olmuştu çünkü eğer başarabilirse bu akşam nişanı atmak istediğinden bahsedecek ve büyük kıyametin kopmasını izleyecekti. Babası her ne kadar onu desteklese de önceden şimdi ne tepki vereceğini tahmin edemiyordu. Yeeun'u şu an burada bırakmasına tepki gösterebilirdi. Onu üzdüğünü söyleyebilirdi ama hislerini geç fark etmek Jungkook'un suçu değildi. Jimin ile karşılaşacağını tahmin edemezdi ya da ona bağlanacağını. 

Yemeklerini yerken Jungkook olabildiğince kimseyle göz teması kurmuyordu ama etraftan kahkahaların yükseldiğine şahit oluyordu. Göz ucuyla babasına baktığında ise göz göze gelmişlerdi ve babası Jungkook'un içini okumuş gibi ona sadece gülümsemişti. Jungkook ne zaman bir şey yapacak olsa babası hep ona bu gülümsemeyi verirdi. Jungkook'un cesaret tılsımı gibi bir şeydi bu.

"Ee Jungkook sen bir şey söylemeyecek misin?" Jungkook'u düşüncelerinden sıyrılmasını sağlayan şey Yeeun'un annesi olmuştu. Jungkook derin bir nefes alarak ellerinin titremesini durdurmaya çalıştı.

"Ne konuda efendim?" Kadın gergin bir gülümseme gönderirken göz ucuyla kızına baktı ve devam etti.

"Yeeun, düğünün bir ay içinde yapmak istediğini söyledi. Hem havalarda güzelken çok uzatmaya gerek olmadığını düşündük. Bu konuda senin fikrin nedir? Sonuçta evlenecek olan sensin." Jungkook gülümseye çalışsa da pek başarılı olamadı bu konuda. Kadının gülüşü havada asılı kalırken herkes ters giden bir şeylerin olduğunu fark etmiş gibiydi. 

"Aslında bakarsanız," Jungkook tekrar cesaret almak için babasına döndüğünde babasının pür dikkat bir şekilde kendisini izlediğini görmüştü. Bu bakışı neye yorumlayacağını pek bilemedi Jungkook. Ne için cesaret verdiğini kestiremiyordu. Sadece bir an gözlerini kapatarak dilinin ucuna gelen kelimelerin dökülmesine izin verdi. "Ben nişanı bozmak istiyorum."

*****

Büyük bir kavga, etraftaki bağrışlar ve çokca baş ağrısı. Jungkook'un duyumsadığı şeyler sadece bunlardı. Nişanı bozmak istediğini söylediği an ortamda derin bir sessizlik olmuş ve en sonunda ortamdaki keskin sessizlik Yeeun'un sandalyesini yere düşürerek kalkmasıyla bozulmuştu. Aslında peşinden gitmek istemiyordu Jungkook ama buna zorunda olduğunu biliyordu. Nişanı bozmak istemesini ailesinin önünde öğrenmesi ona yaptığı en büyük haksızlıklardan biri olabilirdi ve hiç olmaz bu kavgayı yapmak zorunda olduklarını biliyordu.

"Demek nişanı bozmak istiyorsun öyle mi?" Yeeun'un hıçkırıklar arasındaki tiz sesi evin içinde yankılanırken eli de boş durmuyor ve Jungkook'a karşı bir şeyler fırlatıyordu. Jungkook ise sadece susuyordu. Verecek bir cevabı yoktu. Her yol Yeeun'u incitmekten geçerken ne yapabilirdi ki zaten? "Konuşsana! Cevap ver bana!"

✓ Fated | kookmin Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin