Hermes'in Kızı |Nico di Angelo|

10- Bayrak Yakalamaca Oyunu

-Medya, Teresa ve Cloe-

/ / / Skylar / / /

Jason yarım ağız bir şekilde sırıttı ve oda gardını kaldırıp karşıma geçti.

''Kolla kendini Afrodit kızı'' dedi ve ağırlığını kılıcının keskin yanına vererek bir saldırı hamlesi yaptı.

Geri kaçtım. Kılıcımı vücudumun sağ tarafında eğik konuma soktum ve iki elimle kabzasından tutarak bekledim. Çünkü kılıç, kolunu rakibe doğru uzatmayı gerektirir. Kol, omuzdan dümdüz uzanır ve saldırı akıcı bir hareketle gerçekleşir. Jason da bunu biliyor olmalıydı çünkü ilk hamleyi benim yapmamı bekliyordu. Önemsiz bir hamle yaptım. Tamamen aldatmacaydı. Jason saldırıyı savuşturmak için kılıcını doğrulttu. Harika! Onun yarattığı savunma hamlesinden kılıcımı saptırdım ve ripost yaparak kendime hamle yapabileceğim bir açıklık bıraktım. Ripostu savuşturmanın hemen arkasından yaptığım için çok başarılı oldu zaten Jason'un da bunu beklemediğini fark ettim. Karşı saldırıya geçtim, yeterince açıklığım vardı. Hızla bir tuş girişiminde bulundum ama Jason kendini geri çekti. Zeki çocuk, tuş olmamak için kaçıyor! Jason son bir umut, kılıcını yere çok yakın tutup ayak bileklerime doğru atağa kalkınca zıpladım ve kılıcının tam üstüne basarak elinden düşmesini sağladım. Kılıcı yerde, sol ayağımın altındaydı ve kendi kılıcımı da çocuğun göğsüne tutuyordum. Arenadaki herkes şaşkınlıkla bana bakarken kılıcımın ucunu hafifçe göğsüne deydirdim ve,

''Tuş oldun. Tierce (3.) bölgesinden'' dedim.

''Bu kadar iyi ripost yapabildiğini bilmiyordum'' dedi Jason, artık sesi alaycı gelmiyordu.

''Babam öğretti'' dedim gururla gülümseyerek.

Ve birkaç saniye sonra arenanın girişinde Miranda ve Hades masasındaki siyah saçlı çocuk birlikte yere yapışınca bakışlarımı onlara çevirdim. Çocuk aceleyle yerden kalktı ve elini Miranda'ya uzattı. Miranda da yerden kalkınca hemen yanıma geldi ve hayretle bir ıslık çaldı,

''Heeey! Sky sen ne yaptın böyle?'' dedi yerdeki kılıca bakarken.

Birden kılıcı hala Jason'un göğsüne doğrulttuğumu fark ettim ve kılıcımı çektim.

''Jason'a Afrodit kızlarının nasıl kılıç kullandığını gösterdim. Değil mi Travis?'' dedim biraz geride duran Travis'e bakarak.

''Ve inanılmazdı! Tanrılarım, sen bunu nasıl... Yapabildin? Oha ya!'' dedi Travis transtan yeni çıkmış gibi kafasını iki yana sallarken.

Miranda gözlerini devirerek Travis'e baktı.

''Lütfen ama. Skylar bizim şehirdeki herkesten daha iyi kılıç kullanır. Öyle sevimli, neşeli, nazik bir kızdır ama bu da onun gizli kalan becerisi. Yoksa size söylememiş miydi?'' dedi Miranda.

''Ha- hayır. Söylememişti'' dedi Piper hala şaşkınlıkla bana bakarken.

''Evet, her neyse... Şimdiii, benimle kim antreman yapmak ister?'' dediğimde arenadaki çoğu kişi elini kaldırdı.

Tam konuşacaktım ki Travis benden önce davranarak bileğimi tuttu ve,

''O benimle antreman yapacak millet! Başka partner bulun kendinize'' dedi ve beni arenanın başka bir köşesine doğru sürüklemeye başladı.

''Hey, hey, hey! Dur biraz, bileğim acıyor Travis!'' dediğimde bileğimi bıraktı.

''Gerçekten acıttım mı? Ben, özür dilerim...'' dedi endişeli gözlerle bana bakarak.