19- Karo Joker ve Teresa'nın Yemini

7.8K 442 201
                                    

-Medya, Nico'nun duvar dibi hali, hem zaten resmi daha önce de görmüşsünüzdür, internette sıkça bulunan bir kare-

/ / / Skylar / / /

''Kartlar!'' dedi Leanna, Amerika'yı yeniden keşfetmiş gibi.

     Hemen ardından Miranda'nın üzerine eğilip şortunun arka cebinden joker kartlarını çıkarmaya çalışmaya başladı. Bu arada Nico Miranda'nın yattığı koltuğun karşısındaki duvarın dibine oturmuş, bacaklarını kendine doğru çekmiş duruyordu. Sanki transa girmiş gibiydi, dokunsan ağlayacak gibi. O kadar soğuk, katı, duygusuz, insanları pek umursamayan birini bu halde görmek açıkçası çok garibime gitmişti. Tanrılarım, çocuğun gözleri şimdiden kızarmaya başlamıştı, Miranda bu çocuğa ne yapıyordu böyle? Nico'nun yardıma ihtiyacı vardı, bunu hem görüyor hemde hissediyordum.

   İsteyen istediği şekilde bunu yorumlayabilirdi ama benim şahsi düşüncem herkesin içinde bir miktar karın ağrısı ve tasa karışımı zayıflık bulundurduğu ile ilgili. Her neyse, konumuz bu değil.

Connor ve Travis'e baktım. Travis başını iki yana salladı ve kızarmış olan boynunu ovuşturdu. Onun Nico'yla konuşmak istemediği çok belliydi. Bunun üzerine Teresa Connor'u öne doğru ittirdi ve,

''Git konuş onunla, gerçekten kötü görünüyor...'' dedi endişeyle. Connor ellerini teslim olurmuş gibi havaya kaldırdı ve,

''Tamam tamam onunla ben konuşurum ama ne kadar işe yarayacak, şüpheliyim...'' dedi bıkkınlıkla.

Tam o sırada evin başka bir köşesinden bir ses duyuldu. Kırılma sesi gibi bir şeydi sanırım. Burası güvenli değilse neden gelmiştik ki?

''İçeri girmeye çalışıyorlar...'' diye mırıldandı Teresa. Hızlıca odaya göz gezdirdi ve konuşmaya devam etti,

''Tamam Leanna, sen Miranda'yı hayatta tutmaya çalış, Connor sen Nico'nun yanında kal, Travis ve Skylar siz de benimle gelin, şu canavarları halledelim'' dedi Teresa kararlılıkla.

''Hııı tamam...'' diye mırıldandı Leanna kartları masaya yaymış incelerken.

''Pekala'' diye mırıldandı Connor ve duvarın dibine, Nico'nun sol tarafına oturdu.

Onlar alçak sesle bir şeyler tartışırken Teresa bize döndü ve,

''Hadi, silahlanın ve benimle gelin'' dedi.

Kabzasında altın yıldız süslemeleri olan kılıcımı aldım ve Travis'le birlikte Teresa'yı takip etmeye başladık. Teresa mutfağın olduğu kısıma gelince durdu ve sessiz olmamızı işaret etti. Üçümüz de yavaş ve sessiz adımlarla mutfak kapısının olduğu koridorda, duvarın arkasına saklandık ve etrafı kolaçan ettik. Görünüşe göre bir kiklop, bir harpya ve ne olduğunu anlamadığım köpekten bozma bir yaratık pencereyi kırmış, mutfağa dalmış havayı kokluyorlardı.

''Yedi taneler, bu gece çok şanslıyız Roce'' dedi harpya.

''Gelin, bu taraftalar'' dedi köpekten bozma yaratık.

O sırada Teresa parmaklarıyla üç rakamını gösterdi, bunun anlamı açıktı, az sonra saldıracaktık. Teresa bir parmağını kapattı. Travis kılıcını çekti ve koridordaki ayak sesleri çoğaldı. Teresa bir parmağını daha kapattı ve koridorda homurtular ile gölgeler belirmeye başladı. Yaratıklar tam yanımızdan geçerken Teresa son parmağını kapattı ve hep birlikte yaratıkların üzerine atladık.

Travis'le birlikte köpekten bozma yaratığa saldırdık. Ona kılıcımla saldırı hamleleri açtım ve yaratığı öldürme şansı verdim. Travis ona öğrettiğim hamlelerle beş dakika içinde köpekten bozma yaratığı toza dönüştürmüştü. Bunu yaparken de,

Hermes'in Kızı |Nico di Angelo|Where stories live. Discover now