| SUGARMAN | 5+ TAŞAKLI JULİET

4.5K 312 136
                                    


Acayip dayaklığım haa... Sorry babe sınav öğrencisi olduğumdan zihnimi yazmaya ya da kurgularıma odaklayamıyorum.

Ama kafam hala iyi ^~^ iyi okumalar...

Baek. İnsanları tuvalette şakasına sıkıştıran karakter olarak baskın olsada götten almayı seven bir baş belasıydı. Onun azgın göt deliğini de bir tek Chanyeol'un kolum kadar penisi doyurabilmişti. Ciddi söylüyorum. Hala devam eden en uzun ilişkisi Chanyeol'leydi. Başka türlü Baek'in azgınlığını tek erkeğin doyurabildiğine şahit olmamıştım.

Herhalde ondan etkilenmeyen dünya üzerindeki birkaç canlıdan biriydim. Yani etkilenmeyen derken; içine girmek dışında tipim değildi. Belki küçük bir köpecik istersem olabilirdi lakin pisicikler daha hoşuma gidiyordu. Arkama yaslanıp bacaklarımı daha fazla açmıştım. Tekrar Jimin'le dizlerimiz sürtünmüştü. Doğru hala yanımda oturuyordu. Birkaç dakika önce de pantolonumun açılmış düğmesini kapatıyordu. Hiç pantolonumu başkası kapatmamıştı.

Anlarsınız ya?

Kimse içki almaya kalkmadığından masadaki Namjoon'un yarım kalan içkisine bakakalmıştım. Elimi uzattığımda alamayacağım uzaklıktaydı. Ama içmek istiyordum. Kafamı, dik oturduğundan benden uzun duran Jimin'e kaldırmıştım. Birkaç saniye sonda keskin ve uyuşuk bakışlarımdan rahatsız olup bana dönmüştü. "Bir şey mi oldu?" Diye sorduğunda dudaklarına odaklanmıştım. "Sadece şuradaki içkiyi uzatır mısın diye soracaktım?" Dediğim an da elini ileri uzatmıştı bile "Çok uzakta da."

Sözümü dinlemesini hiç beklemiyordum. Ama son cümlemle kötü kötü bakmıştı. Sevimli olduğunu düşündüğüm bir sırıtış yollamıştım. İçki elime geçtiğinde hala somurtmaya devam ediyordum. Biraz Chanbaek çiftini incelerken Chanyeol'la göz göze gelmiştik. Beni tanıması biraz uzun sürmüştü ama başka benim boyumda şerefsiz tanımadığından Baek'e bekle gibi bir şeyler diyip ayaklanmıştı. Masaya doğru yaklaşırken ben de kalkmıştım. Zaten iki adımı benim dört adımımı karşılarken kısa bir sarılma gerçekleşmişti.

"Çin seni değiştirmiş Yoongi. Bir an tanıyamadım." Dediğinde yüzüne bakabilmek için kafamı omurga başlangıcıma kadar kaldırmam gerekiyordu. Tanrım... "Sallamayalım da. Sadece saçlarımı maviye boyattım." Diye sızlandım. Güldü. Sırıttım. Masadakilere de kısa bir selam verip sevgilisinin yanına dönmüştü. Bende Jimin'in yanına kendimi geri atarken Taehyung'un "Baek çok güzel Yeol çok şanslı." Diye mırıldanmasını duymuştum. Yüksek sesli müzikte dediklerini nasıl duymuştum bilmiyorum doğrusu. Jimin'in bakışlarının aniden Baekhyun'a odaklandığını da fark etmiştim.

Taehyung aynı tonda "Böylesine savunmasız bir bedenin 1.85 bir adamla çıkmasının tek sebebi sert sevmesi olmalı." Diye yorumda bulunmuştu. Tek kaşımı kaldırıp ona bakakalmıştım. "Sert mi?" Diye sordum cevap beklemeden. "Yeol mu?" Burnumdan gülmeye başlamıştım. İyi espriydi. "O duygusal, sikine Romeo diyebilecek potansiyelde, sigara içmeyi ablasından öğrenmiş, yaratılırken malzemeden kısılmamış her şeyi uzun bir boyfriend." Uzun cümlem kendimi bile şaşırtmıştı. Onu böyle zihnim dışında sesli betimlediğim için kendi kendime gülmeye başlamıştım.

Kimler beni sonuna kadar dinlemişti ya da sesten dolayı dinleyememişti bilmiyorum lakin Romeo kısmını sallamış olsamda komik bir düşünceydi. Baek'de taşaklı Juliet olurdu. Aniden bar müziğinin, yakınımda olduğu için bastıramadığı bir ses işittim. Bu ince tını yanımdaki çakma sarışın Jimin'e aitti. "Powerpoff Girls kanı içmiş gibi gözüküyor."

Aniden dönüp "Fikrini soran oldu mu?" Diye modunu bozmaya çalışmıştım. Hızlı cevabım yüzünden duraksamıştı. Önüme dönüp içkimden biraz daha yudumladım. Müzik berbattı ve sıkılan canımı yanımdaki veletle uğraşarak bile etkisiz hala getiremiyordum. Ama bu gene de onunla uğraşmayacağım anlamına gelmiyordu.

SUGARMAN | YoonminTempat cerita menjadi hidup. Temukan sekarang