Bölüm 21

3.5K 429 519
                                    

"Sus sus, karnım ağrıdı!" dedi Calum iki eliyle karnını tutarak. Louis de onunla birlikte gülüyordu ama Luke ile Michael sadece somurtuyordu.

Elinde mavi dosyayla odaya giren Ashton arkadaşlarına bakarken istemsizce esnedi. "Ne bu enerji sabah sabah, bu şirkette bir tek ben mi çalışıyorum ya? Louis şunları imzalasana."

"Ver imzalayayım. Ayrıca ne sabahı, öğle yemeğine çıkmak üzereyiz."

Calum "Ashton!" diye bağırırken üzerinde oturuyor olduğu masadan aşağı atladı. "Yalvarırım dinle, öleceksin gülmekten. Luke eski sevgilisiyle karşılaşmış. Yanında Michael varmış ve Luke da Michael'ı ona yeni sevgilisi olarak tanıtmış! Bizim Mike'ı!"

Ashton gülmeye başlamıştı ki Luke "Yeter!" diye isyan etti. Calum ise durmaya hiç niyetli değildi. "Mike mı? Büyükannem bile ondan daha iyi erkek arkadaş olur be!"

"Ne yapıyorsun bilmiyorum ama bana hakaret ediyormuşsun gibi geliyor." dedi Michael üzgün bir ifadeyle. Luke Calum'a gözlerini kısarak bakarken Michael'a sarıldı. "Bırak sen onu ya, çok iyi bir arkadaşsın. Çok da iyi erkek arkadaş olursun."

İçeridekiler gülerken odanın kapısı çaldı ve herkes oraya odaklandı. Louis "Gir!" diye seslendi.

İçeriye giren stajyeri ona gülümsedi. "Kusura bakmayın Bay Tomlinson, bölüyorum. Ama kapıda sizi görmek isteyen biri var."

"Gönder gelsin." dedi Louis. Sonra arkadaşlarına döndü. "Gürültünüz yüzünden şikayet geldi sandım, manyak ettiniz beni iyice!"

"Hıı, şu çatlak komşun bizi dava edecekti neredeyse. Hanımımıza Sean Paul dinletiyoruz, kulağına kaliteli şeyler girdiği için şükredeceğine polise şikayet..." Ashton'ın coşkulu sesi kapıdan giren adamın etkisiyle sonlara doğru kısılmış, cümlesi yarıda kalmıştı.

Harry onlara şirince gülümsedi. İçerideki dört kişi ona hayretle, bir kişi ise aşkla bakıyordu.

"Harry?" dedi Louis ayağa kalkarken. Harry'nin dar siyah deri pantolonunu, beyaz tişörtünü ve yine bandanayla geriye ittirilmiş saçlarını şaşkınca süzdü.

"Umarım rahatsız etmiyorumdur?"

Louis aceleyle başını iki yana salladı. "Hayır, hayır kesinlikle. Gelsene, arkadaşlarımla tanış. Bunlar Ashton, Calum, Luke ve Michael."

Harry isim sırasına göre onlarla tokalaşırken hepsi memnun olduğunu söyledi. Michael ise bağırmaya başladı. "Aman Tanrım, memnun oldum! Kitabınız çok güzel, harikasınız! Siz-"

Luke tedirgince Michael'ı kolundan tuttu. "Gelsene sen, sana ne göstereceğim bak." deyip onu kapıya doğru çekiştirdi. Michael ise çıkana kadar susmadı. "Louis 7/24 sizden bahsediyor! Eskiden beri çok aşıkmış size!"

Harry neye uğradığına şaşırıp kaldı, Louis kendisini rezil ettiği için Michael'ın arkasından ölümcül bakışlar attı. Calum ise bu sefer ona güldü.

Ashton "Bizim de toplantımız vardı, gidelim artık." dedi imalı bir şekilde. Calum ona baktı. "Yoo, bu saatte ne toplantısı? İzleyelim işte."

"Seni kovarım." dedi Louis dişlerinin arasından. O böyle çıkışınca Calum kendini topladı. "Aa, doğru, şeyi şey yapıyorduk." diye söylendi.  Tıpkı Luke ve Michael gibi o da Ashton ile beraber kapıya yürüdü. "Evet, evet. Toplantı. Tanıştığımıza memnun oldum Bay Styles, kitabınız harikaydı. Hepimiz hayranınızız, arkadaşımız Louis de bayağı bi' aşığınız."

Hepsi odadan çıkmayı başarınca Louis rahat bir nefes aldı, kravatını gevşetti. "Kusurlarına bakma, heyecanlandılar." dedi. Şimdiden onları öldürme planları yapıyordu.

FRANKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin