başlangıç.

13.6K 499 173
                                    

Gecenin geç saatlerinde yüzüme vuran ayaza aldırış etmeden önümdeki bedeni takip etmeyi sürdürüyordum. O hızlandıkça bende adımlarımı hızlandırıyor ve sıklıkla arkasını döndüğünde ise kendimi zor da olsa bir şekilde saklamayı beceriyordum. Tam şu anda uzun süredir kimsenin yakalayamadığı bir katilin peşindeyim. Lakin beni fark etmiş olacaktı ki adımlarını düzenli olarak atmaksızın hızını da ayarlamıyordu. Tam o sırada bana doğru koşan birsini gördüm birisinden kaçıyormuş gibi tüm varlığıyla koşuyordu. Karanlıktan dolayı yüzünü göremezken o da üzerindeki ince kazağın kapşonuyla yüzünü olabildiğince kapatmıştı. Biranlık ona bakakalmam ile üzerime düşmesi bir olmuştu.

"İyi misiniz?"

"Lütfen...lütfen bana yardım et."

Hala daha kendime gelememişken kollarıma düşmesi bir olmuştu. Sonunda kendime gelip önüme baktığımda ise biraz öncesine kadar burada bulunan adamın gözden kaybolmuş olduğunu fark ettim.

Yaptığım aksaklık yüzünden kendime saydırırken kucağımda çaresizce yatan bedenin kapşonunu çıkardığımda yüzü incelemeye koyulmuştum. yüzünü birçok noktası morluklar ve yara izleriyle kaplıydı. Onu kucakladım ve eve doğru yürümeye başladım.

••••

Eve geldiğimzde ilk olarak onu koltuğa uzanır şekilde bırakmıştım ve uyanmasını beklerken yanında bulunan tekli koltuğa geçmiştim.

Yüzüne baktıkca içimin acımasına engel olamazken böylesine savunmasız birisine böyle bir şeyi kimin yapabileceğini düşünüyordum.

Birden bire telefonuma gelen çağrı ile ayaklandım ve salondan biraz uzaklaşarak cevapladım. Azar işiteceğümden emindim.

"Hey! sen nasıl olurda ona bu kadar yakınken gözünden kaçırabilirsin ha!? Bir de kendine Polis mi diyorsun sen! Hata bende sana neden böyle zor bir görev verdim ki sanki! Hala daha olanları aşamamışken."

"Azarlamanız bittiyse konuşacağım. İlk olarak onu isteyerek elimden kaçırmadım son anda olmaması gereken birkaç şey ile karşılaştım ve bugün olmasa bile onu yakalayacağıma eminim. Lütfen bana bir şans daha verin."

"Boşversene, seni bu görevden men ediyorum hatta kendini toparlayıncaya ve olanları unutuncaya kadar hiçbir göreve katılmayacaksın. Hatta görevlere çıkmanı geçtim karakola adım atmanı dahi yasaklıyorum! Kendine gelinceye kadar gözüme gözükme Jeon Jungkook!"

Tartışmanın ardından tek duyduğum şey ise telefonun yüzüme kapandığına dair gelen bildirme sesiydi. Bir anlık sinirime yenik düşerek telefonu karşımda bulunan duvara fırlatmam ile parçalara ayrılması bir olmuşken tam o anda salondan birtakım sesler duymam ile oraya yöneldim.

Karşımda gözlerini açmış ve nerede olduğunu algılamaya çalışan bir beden ile karşılaştığımda yanına gitmiştim. Ne kadar sinirimi ondan çıkarmamam gerektiğini bilsem bile bu her şeyin onun yüzünden olduğu gerçeğini değiştirmiyordu.

"Oooo sonunda uyanabildiniz."

Konuşamya girdiğimde kaşlarım çatık şekilde karşımdaki bedene bakarken kollarımı göğüsümde birleştirmiştim.

"B-ben neredeyim?"

Sinirimi kontrol etme çabam ile derin bir nefes verdim ve kendimi arkamda bulunan kanepeye bırakıp karşımdaki bedene bakmayı sürdürdüm. Tahmin ettiğimden daha korkak ve cılızdı.

"Benim evimdesin."

"S-senin evin mi? Peki ne işim var burada?"

"Orasını senin bilmen gerekmez mi?"

Oldukça katı bir ses tonuyla konuşuyordum.

"B-ben üzgünüm hatırlamıyorum."

"Onu boşver de, bu kadar hırpalanırken sen ne yapıyordun?"

Karşımdaki kişinin gözlerinin dolmasıyla birden duraksamıştım.

"Ben üzgünüm. Gitmem gerek. Sana çok zahmet verdiysem özür dilerim."

Cümlesini tamamlamasıyla aniden ayaklanmıştı bu ona acı vermiş olmalıydı ki yüzünü buruşturup acıyla inledi. Ben ise yalnızca onu süzmeyi sürdürüyordum.
Bu esnada ona doğru adımlayarak aramızda ufacıkta olsa bir mesafeyle duraklayıp onun boyuna doğru eğildim. O esnada seslice yutkunuşuna ve gözlerini kaçırmasına şahit oldum. Korkmuş gözüküyordu. Sonra ağzından birkaç cümle düşüvermişti.

"L-lütfen bana dokunma, istediğin her şeyi yaparım."

Birdenbire ellerini birleştirmiş ve bana yalvarmaya başlamıştı ben ise ondan uzaklşıp bir kaç merhem ve yara bandıyla onun yanına döndüm.

"Otur."

"Ben üzgünüm bayım. Gerçekten buradan gideceğim. Ve bir daha karşınıza çıkmayacağım. Söz veriyorum."

"Anlaman için tekrar mı etmeliyim. Otur dedim."

Bu sefer komutumu dinleyip yerine oturmuştu. Acı dolu bir tıslama daha döküldü dudaklarından. Onun yanına oturup vücudunu kendime doğru çevirmek adına elimi uzattığımda ise kaçınıp gözlerinden birkaç damla yaş akıtmıştı. Ona bakarken neden korktuğunu zor da olsa anlamışken onunla sert konuşmamaya karar verip boğazımı temizledim.

"Bana yüzünü dön."

"B-ben..."

Cevap vermemesi ve daima kekelemesiyle onu daha fazla korkutmamak adına yanından kalktım ve karşısında bulunan masaya oturup işaret permağımla başını kaldırmıştım. Tam o esnada gözlerime doğru bakıyordu. Lakin korku öylesine sarmıştı ki vücudunu bunu anlamak için gözlerine bakmaya dahi gerek duymamıştım.

"Korkma. Ben sana zarar vermeyeceğim."

Ortamda sessizlik hakimiyet sağlarken belkide kendimi tanıtmamın, bana güvenmesini en azından korkmamasını sağlayacağı düşüncesiyle elimi uzattım.

"Ben Jeon Jungkook. Ben rütbeli bir polisim."
Elimi uzatmış şekilde beklerken çok geçmeden çekingen bir tavırla elimi -daha doğrusu prmaklarımın uç kısmını- kavradı ve hafifce sallarken ekledi.

"Ben Park Jimin."

"Tamam şimdi izin verde yaralarını temizliyeyim hmm?"

Başıyla beni olumlu olarak onayladığında elime pamuk alıp biraz tentürdiyot ile ıslatıp öncesinde onu uyararak yaralarını hafifce temizlemeye başlamıştım. Her dokunuşumda yüzünü ekşitiyordu.

Arından aynı işlemi kollarındaki sıyrıklara da uyguladım ve morluklarına da merhem sürerek tamamen işim bittiğinde başımı ona doğru kaldırdım.

"Üzerini çıkar."

Birdenbire kısa süreliğine giden korkmuşluğu yüzünde tekrardan belirmesine şahit olmuştum. Fakat buna rağmen tşörtünü çıkarmıştı. Ardından birden bire bana doğru eğilip dudaklarıma yöneldiğinde ne yapmaya çalıştığına anlam verememiştim.

Fakat çok geçmeden dudaklarıma kapanmıştı. İlk olarak şoku atlattıktan sonra başımı geriye doğru çektim. Ve ona anlamsızca baktım.

Dilfiruz |kookminHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin