BAY 'M' (FİNAL)

|17|

Murat beni evimin önüne getirince ona teşekkür edip indim arabadan. Ben onun gideceğini düşünürken o da arabadan inip beni yanıltmıştı. Tek kaşımı kaldırarak ona bakıp evimin kapısına adımladım.

Peşimden geliyordu. Derdi neydi bunun?

Derin bir nefes alıp arkamı döndüm. Gülümseyerek yanıma yaklaştı ve dibime kadar girdi. Kalp atışlarımı duymasın diye uzaklaşmak istedim. Çünkü duyulmaması imkânsızdı. Bu heyecanımın nedenini anlayamıyordum.

"N-ne var?" diye sordum gözlerinin içine bakarak.

Bir adım gerilediğimde o da bir adım yaklaşmıştı. Kafasını eğip burnunu burnuma sürtünce gözlerimi büyüttüm ve yutkundum.

"Bir kerecik öpeyim mi?"

Ne?

Ne öpmesinden bahsediyordu bu? Hangi sıfatla öpecekti beni?

Çantamı sıkıca kavrayıp omzuna bir tane geçirince 'ah' diyip bir adım uzaklaşmıştı. Yüzünü buruşturup omzunu tutarak konuştu.

"Ne var bu çantada güzelim? Demir falan mı?"

"Oh olsun sana!"

Gülüp başını iki yana salladı ve bir anda gelip dudaklarını anlıma bastırdı. Ben hiç bir tepki veremiyordum. Yavaşça geri çekildikten sonra anlını anlıma yaslayarak fısıldadı.

"Çok fesatsın güzelim. Bak, masum bir öpücük işte." Ellerini yanaklarıma koyunca bakışlarımı yere indirdim. "Yanakların mı kızardı senin?"

Bir de dalga geçiyordu!

Onu kendimden ittirip tam ağzımı açmıştım ki yanımızdaki kapı açılmıştı. Aynı anda irkilerek oraya döndüğümüzde gördüğüm manzarayla ağzım açık kaldı.

Yarın dönmesi gereken annem ve babam tam da karşımdalardı! Ve benim itmek için kullandığım ellerim hâlâ Murat'ın göğsündeydi!

***

"Konuşacak mısınız artık?"

Sağa sola gidip gelen babama kısa bir bakış atıp tekrar başımı önüme eğdim.

Ne diyecektim? Murat bana mesajlar atıp beni sevdiğini söyledi, daha sonra da karşıma çıkıp sürekli peşimde dolandı mı diyecektim?

Babam Murat'ı keserdi!

Ve bende böyle bir manzaraya şait olmak istemezdim.

"Baba Murat benim-"

"Ben kızınızı seviyorum!"

Sözümü yarıda kesen Murat'ın sesi olmuştu. Söyledikleri beynimde şimşek etkisi yaratmış bakışlarımı hızla ona çevirmiştim.

Ne diyordu bu manyak?!

"Canına mı susadın?" diye fısıldadım.

Gözlerimin içine baktı. "Yalan mı söyleseydim?"

"Bitiririm seni!"

Tehdit dolu sesimi aldırmadan sırıtmıştı. "Şu durumdan kurtulalım istediğini yaparsın."

"Ne demek bu Miray?!"

Babamın sert çıkan sesiyle irkilerek ona döndüm. Dudaklarımı dişleyip mantıklı bir bahane düşünmeye başladım.

"Biz evlenmeyi düşünüyoruz."

Bugünki şok dozumu fazlasıyla aldım diye düşünürken bu cümle algılarımı yitirmeme neden olmuştu.

"Oha!" dedi annem.

Bakışlarımı Murat'a çevirdiğimde fazla sakin olması sinirimi bozmuştu. Babamın şaşkın suratına bakıp;

"Baba dinleme onu." dedim. "Deli bu deli! Aldırmayın siz onu."

Babamın sert ifadesi yavaş yavaş silinirken "Deli mi?" diye sordu.

Hızla başımı sallayıp tam ağzımı açmıştım ki Murat yine susmamıştı.

"Deli değilim ben efendim. Niyetim de gayey ciddi. Ya Miray'ı bana verirsiniz ya da olacaklara ben karışmam."

"Ne diyorsun lan sen?!"

Berkay buraya doğru hamlede bulunduğunda babam tutmuştu onu.

"Berkay dur sen!"

"Ya baba ne durması?! Öldürürüm ben bunu."

"Ya ne öldürmesi?!" diye bağırıp ayağa kalktım. "Bu adam deli diyorum niye anlamıyorsunuz?" Murat'ın koluna yapıştım. "Hadi kalk git valla bir kaza çıkacak."

Murat küçük çocuklar gibi omzunu silkmiş ardından da konuşmaya başlamıştı.

"Kaçırırım! Gerekirse Miray'ı kaçırırım!" Gözlerimi büyüttüm. "Eser bey Miray'ı bana veriyor musunuz vermiyor musunuz?"

"Ay hoşt!" dedi annem. "Sen kimin kızını kaçırıyorsun? Valla bir komutumla salarım kocamı üzerine!"

"Ay bir susun!" diye bağırdım. "Murat! Git artık."

"Miray!" dedi babam. "Senden adam akıllı bir açıklama bekliyorum."

Derin bir nefes aldım. Şu durumdan bir kurtulayım, elimden çekeceğin var Murat!

"Baba Murat'ı göndereyim her şeyi açıklayacağım."

Nasıl bir açıklama yapacaksam artık.

Murat'ı sürükleyerek kapıya getirdim. Zor olsada başarmıştım. Bana sırıtarak bakması şüphelenmeme neden olsada aldırmadan dışarı çıkardım onu.

"Sana bunun hesabını sonra soracağım!" diye tısladım.

Bir şey diyecek olduğunda kapıyı suratına kapattım. Ardından sırtımı kapıya yaslayıp derin bir soluğu dışarı bıraktım.

Az önce içeride neler olmuştu öyle?

Peki ben babama şimdi ne diyecektim?

Of Murat ya! Bela açtın başıma gittin!

Bir de kaçırırım diyor ya. Hasbama bak!

"Miray!"

İrkilerek sırtımı kapıdan ayırdım.

"Geldim baba!"

Hadi şimdi çık işin içinden çıkabilirsen..

***

S.D.