Bölüm 26

20.5K 961 39
                                    


Bölüm 26

''Arkadaşlar, görüyorum ki yokluğumu fırsat bilip şirketi sirk alanına çevirmişsiniz.''

Söze atılan kreatif direktör Mustafa,

''Olur mu öyle şey Yaman Bey. Birkaç aksilik çıktı sade. Düzeltebiliriz arkadaşlarla.''

''Eminim düzeltirsiniz Mustafa Bey. Ancak düzeltmek için burada olup olmamanız gerektiğine bir türlü karar veremiyorum.''

''Nasıl yani? Ne demek istiyorsunuz Yaman Bey?'

''Diyorum ki; elimdeki en kıymetli müşterilerden biri olan Zayn Cosmetics'e nasıl olup da firmamızı bırakmayı düşünecek kadar kötü bir sunum yaparsınız. Yıllardır benim müşterim ve sizden eski stile yakın bir çalışmayla devam etmenizi söyledim. Siz ise onlara bambaşka ve çok affedersiniz ama söylemek zorundayım BOM BOK bir sunum yapmışsınız.''

''Yeni bir şeyler denemeye hazır olduklarını düşünmüştüm. Yani halkla ilişkilerden Alev bundan bahsetmişti.''

Yaman adamın suratına duyduğu şeyin garipliği karşısında gülerek;

''Demek Alev öyle söyledi ve sende Zayn'ın yöneticilerin onayı ve tabi ki benim onayım olmadan böyle bir işe kalkıştın.''

Toplantı masasında, oturduğu sandalyeden ayağa kalkarak alkışlamaya başladı

''Bravo. Gerçekten bravo. Arkadaşlar lütfen Mustafa Beyi sizlerde alkışlayın. Çünkü bu dâhiye fikri ile firmamızın bir milyon liralık anlaşmasını Alev'in ona bahsettiği şey yüzünden çöpe attı. Sanırım Alev çok güzel bir kadın olmalı ki onu etkilemek için böyle bir şeye cesaret etmiş. Hep birlikte kendisini kutlayalım lütfen.''

Adam renkten renge girerken masadaki herkes ona dönmüş ve kınarcasına kaşları çatık adama bakıyordu.

Alkışlamayı bırakan Yaman öne eğilerek elleriyle masadan destek aldı ve rengi atmış olan adama tüm öfkesiyle bakarak,

''İstifanızı bırakıp gidebilirsiniz Mustafa Bey. Hakkınızda herhangi bir referans vermeyeceğimi de bilmelisiniz. Boyunuzdan büyük işe kalkışırken flört ettiğiniz küçük bir halkla ilişkiler elemanında ziyade en azından ortaklardan birisi ile konuşsaydınız bu hataya düşmezdiniz. Zayn Cosmetics'in en önem verdiği şey yıllarca çalışarak oluşturduğu imajını korumaktır. Aslında eski reklam kampanyalarına baksaydınız ama gerçekten baksaydınız bunu fark edebilirdiniz. Şimdi lütfen çıkın. Çünkü bizim çözmemiz gereken büyük bir sorun var.''

*****

Gece uçağıyla İstanbul'a döndükten sonra, şirkette çalışan tüm yönetici ekibe mail atmış ve sabah 10 da toplantı için hazır olmalarını söylemişti. Sabah saat 7'de kimse gelmeden şirketten içeri girmiş ve dün asistanına hazırlamasını istediği raporları incelemek üzere odasına çekilmişti.

Toplantının başlamasına dakikalar kala aldığı telefonla kan beynine sıçramıştı. Defalarca özür dilediği müşterisine telafi edeceğine dair verdiği sözün ardından hışımla toplantı odasına girmişti.

Sandığından çok daha kötü durumdaydı işler. Toparlanması için saatlerce belki günlerce çalışması ve her işi tek tek incelemesi gerekecekti. Firmasına küsen, ilgisiz kalan her bir müşteri için özel çaba harcaması gerekecekti.

''Sadece bir haftada nasıl bu hale gelebildiniz?'' diye bağırmıştı toplantı masasında oturan kişilere.

''Hiç mi profesyonel bir yanınız yok. Okuldan yeni mezun çaylak mısınız? Yoksa kendinize ve konumunuza çok güvendiğiniz için mi bu kadar boş verdiniz işleri? Arkadaşlar lütfen bana mantıklı bir açıklama yapın. Hepiniz işinizde uzman olduğunuz ve yönetim becerilerinize güvendiğiniz için oturmadınız mı o koltuğa? Sabahtan beri okuduğum raporlarda tek bir bölümde olsun aksama olmayan, problemsiz bir iş çıkmaz mı? Siz Mehtap Hanım, neden banka bizim kredimizi düşürüyor ve ödememiz gereken çek geri dönüyor? Bunun açıklamasını yapar mısınız?''

Tutkunun BedeliHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin