Bölüm 43

15.2K 881 49
                                    

''Bebeğim.. ''

Simge koşar adımlarla Kıvanç'ın yanına gidip, bir eliyle elini kavrarken, diğer elini alnına götürerek ateşini kontrol etti hemen.

''Neden uyandın? Bulantın mı var yine?''

''Susadım.. Çişim geldi çok.. ''

Simge bardağı oğlunun ağzına doğru uzatırken Kıvanç fısırtıyla bir şeyler söyledi.

''... ... ...''

''Ne dediğini anlamadım bebeğim. Daha yüksek sesle söyle.''

''Olmaz..'' diye başını sağa sola salladı Kıvanç ve annesinin elindeki su bardağına uzanarak minik yudumlarla içti. Her yudumunda bir annesine, bir de Yaman' a bakıyor ve hiç acele etmeden suyunu içmeye devam ediyordu.

Bardağı bittiğinde annesine geri uzattı ve yine mırıltıyla ''Anne çişim..'' dedi.

''Ördek alıp geleyim ben hemen. Biraz daha tut tamam mı oğlum.''

''Olmazzz. Ördek getirmee..'' diye bu kez daha yüksek sesle itiraz etti Kıvanç . Bir yandan kaçamak bakışlarla Yaman'ın durduğunu yere bakıyordu.

''Neden olmaz. Daha önce de yaptın ya oğlum..''

''İstemiyorum ördek ben. Kendim yapıcam. Tuvalete gidelim anne''

''Kolunda serum iğnesi var. Nasıl gidelim böyle tuvalete şimdi.''

''Ben istemiyorum..'' derken dudakları büzerek, başını önüne eğdi ve yine fısırtıyla bir şeyler mırıldandı.

Simge yatağın kenarına oturarak Yamanı arkalarında bıraktı ve oğluna iyice yaklaşarak parmaklarının ucuyla çenesinden tutarak başını yukarı kaldırdı.

''Neyin var oğlum. Hiç böyle yapmazdın sen.''

''O gitsin..'' diye mırıldandı Kıvanç.

Simge, oğlunun Yamanla olan konuşmaları duyduğunu biliyordu. Babam mı diye sorduğu soruya cevap vermemişti. Daha sonra düzgün bir şekilde açıklarım diye düşünmüş ve kendi soruları ile geçiştirerek cevapsız bırakmıştı. Ama onun Yamanı istememesi şaşkınlık vericiydi. Babası olduğunu bilmeden bile birlikte oldukları her andan keyif alıyor, mutlu, çok daha mutlu bir çocuk oluyordu. Çevresinde olanları gözlemleyerek kendi ile kıyaslamaya başladığı andan beri babasının olmayışının farkında olan bir çocuktu. Zaman zaman sorduğu sorularda nedenleri öğrenmek istemiş ve annesinin verdiği yanıtlarla tatmin olmayarak tekrar tekrar sorup durmuştu. Arkadaşlarının babaları vardı. İzlediği çizgi filmlerde bunu sıklıkla görüyordu. Kayıp balık nemoyu ilk izlediğinde, filmin sonunda annesinin kucağına çıkarak, babam ne zaman beni bulacak diye sormuştu.

Yaman hayatlarına girdiği andan beri bu soruyu hiç sormamıştı. Belkide hayatındaki boşluğu doldurduğu ve onunla ilgilenen yetişkin bir adam olduğu için babasının yokluğuna kafa yormaktan vazgeçmişti.

Şimdi onun gitmesini isteyerek beklediğinden çok daha farklı bir tepki gösteriyordu. Simgenin aklındaki şey, duyduğu anda çok sevinerek babasına sarılacağı ve çok mutlu olacağıydı.

''Neden ama? Çok seversin sen onu.''

''Anne nolur gitsin.''

''Ama oğlum..'' dediği anda sahte olmadığını gayet iyi bildiği, ağlamak üzere olan sulanmış gözleri ile ona baktı Kıvanç. Simge hemen başını hafifçe aşağı eğdi ve dudak hareketiyle tamam dedi oğluna. Oturduğu yataktan kalktı ve Yaman'ın yanına giderek,

''Kıvanç çok huzursuz. Dışarı çıksan iyi olacak..''

Yaman onları durduğu yerden, sessizce ve müdahale etmeden seyretmişti. Kıvanç'ın babam mısın sorusunu ardından ikisi de şok olmuştu ancak Simge ondan çok daha önce şaşkınlığından sıyrılarak hemen oğlunun yanına gitmişti.

Tutkunun BedeliHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin