Tutkunun Bedeli

Bölüm 39

Simge, uzandığı şezlongda oğlunun bıdır bıdır konuşan sesini duyuyordu. Yaman kızkardeşleri ile onu aralarına almış keyifli vakit geçiriyorlardı. Güneşin sıcaklığı iyice kendini hissettirdiği için Kıvanç'ı tüm itirazlarına rağmen denizden çıkarmış, gölgede başında şapkası üstünde beyaz penye tshirtü ile oylamaya çalışıyorlardı. Yüzme dersinde öğrendiği tüm hünerleri Yaman ve kızkardeşlerine göstermek için yoğun çaba harcamıştı Kıvanç. Şimdi ise dinlenme vaktiydi.

Giydiği plaj elbisesinin terden tenine yapıştığı hisseden Simge yerinden doğrul. Merveyle sabah beri fırsat bulup konuşamamışlardı. Hem biraz olsun serinlemeye, hemde onunla konuşup rahatlama ihtiyacı ile arkadaşına seslendi.

''Merve, denize girelim mi? Çok sıcak oldu.''

Okuduğu kitabı anında bırakan Merve,

''Vallahi süper fikir. Piştim burada ben de.'' dedi ve ayağa fırladığı gibi üzerinde şort ve atleti çıkartıp şezlongun üzerine fırlattı. Bikinisinin iplerini düzeltti ve

''Ben hazırım.'' dedi sırıtarak.

Simge çekiniyordu. Merve kadar kusursuz bir vücuda sahip olmayışının haricinde, saklamak zorunda olduğu ekstra kiloları vardı. Bunun haricinde Yamanın orada olması da, üzerinde plaj elbisesini çıkartarak bikini ile karşısında dolaşmaktan son derece çekinmesine neden oluyordu.   Plajda herkes neredeyse çıplak dolaşmasına rağmen üzerindeki elbisesini çıkartmaya cesaret edememişti.

Hiç görmemiş değildi elbet ancak yıllar öncesinden bugüne çok şey değişmişti.

''Hadiii... '' dedi Merve fısıtlıyla..

''Şimdi Kıvanç görecek ve peşimizden gelmek isteyecek. Acele et.'' diye tamamladı sözünü.

''Peki, tamam... Sen git ben geliyorum.''

''Hayır olmaz. Hemen benimle geliyorsun.. Utanıyor musun yoksa?''

Sorusunun ardından neredeyse kulaklarına kadar yayılan bir gülüşle sırıttı.

''Saçmalama. Ne utanıcam. Sadece .. Uff aman neyse..' dedi ve elbisenin önündeki düğmeleri açtı ve omuzlarından geriye bırakarak ondan kurtuldu.

Terli tenine çarpan sıcak rüzgarı önce garipsedi. Sonra bu his hoşuna gitti ve aynı Mervenin ki kadar koca bir gülüşle ona karşılık verdi.

İki arkadaş sessiz ama hızlı adımlarla denize doğru koşarken, ayaklarının altını yakan plajdaki kumlardan zıplayarak kaçmaya çalışıyor, bir yandan gülüşüyorlardı.

**** **** ***** **** ****

Onların gidişini uzaktan fark eden Yaman, Kıvanç'a onların gidişin belli etmemek için tepki vermedi. Ancak güneş gözlüğünün altında denize koşar adım giden iki kadını izlemekten de geri durmadı.

Dün gece pek de istediği gibi gitmemişti. Direneceğini, karşı çıkacağını elbette tahmin ediyordu ancak aralarındaki elektriğin yoğunluğuna dayanamayacağını umarak hareket etmişti. Onu gördüğü andan beri artarak devam eden Simgeyle olma isteği artık kontrol edemediği bir hale gelmişti.

Birlikte olabilirlerdi. Dünden beri birlikte vakit geçirdikleri her an, kendini Simgenin herşeyi geride bırakıp kurduğu o iki kişilik küçük ailenin içinde hissetmişti. Kız kardeşleri Kıvançla oynarken, Simgenin masa kurması ve göz ucuyla tebesssüm ederek onları izlemesi çok hoşuna gitmişti.  Akşam çay içerken keyifle yaptıkları sohbette, nefretin ve öfkenin tek bir işareti olmamıştı ve sanki sık sık böyle vakit geçiriyorlarmış gibiydi. O an bunu istediğine ve böyle yaşayabileceğine karar vermişti.