17. Bölüm

725 48 4
                                    

Felix'in gözlerini kapattığını görmedi ve Victoria'yı öperken gerilen her bir kasını da, oysa ki tüm hücrelerini ölümsüzlüğe kurban ettiğini zannediyordu

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

...Felix'in gözlerini kapattığını görmedi ve Victoria'yı öperken gerilen her bir kasını da, oysa ki tüm hücrelerini ölümsüzlüğe kurban ettiğini zannediyordu. Buradaydı her şey, kalbi de sol tarafındaydı ve atıyordu... Dahası Victoria'nın kokusu ve tadı artık tüm vücudundaydı, yakıp kül ediyordu.

Victoria elindeki kitapları zemine bıraktı ve boşta kalan eliyle daha da çekti kendine Felix'i, onun soğuk dudaklarının dudaklarına kapanması, tutku dolu ama bir o kadar da dikkatli davranmaya çalışan halleri... Victoria buna biraz daha devam ederse küle döneceğini düşündü, vücudu şimdiden yanmaya başlamışken üstelik.

Victoria dudaklarını Felix'in dudaklarından çekti ama başını onun yüzüne bıraktığında, dudaklarının kenarı hâlâ birbirinden ayrılmamıştı "Belki yeniden geldiğimde beni sevdiğini sen de kabullenmiş olursun... Ve bana ait olduğunu da..."

Victoria arkasına bile bakmadan odadan çıkacağı an Felix tarafından durduruldu, sol eli kolunu kavramıştı Victoria onun bir an 'gitme' diyeceğini düşündü, ama hayır bir ölümsüz asla bu kadar duygusal olmazdı. En azından Felix. Onun tanıdığı ve ona ait olan Felix.

"Kitapları almadan nereye gidiyorsun?."

Not defteri iki kitabın üzerinde duruyordu ve adeta göz kırpıyordu varlığıyla "Ah, teşekkür ederim." Hızlıca elinden çekti ve göğsüne bastırdı, yanakları yanıyordu ve birkaç saniye önce yaşananlardan dolayı domates kadar kırmızıydı.

"Seni bırakmamı ister misin?" Felix elinin baskısını gevşetse de bırakmıyordu hala kızı.

"Ben gidebilirim." Felix'in göğsüne kilitlenmişti bakışları ve birkaç saniye daha birbirlerine böyle yakın kalırlarsa kötü şeylerin yaşanacağı barizdi. Victoria bu 'kötü' dediği şeylerin kötüden binlerce kilometre uzakta olduğunun ne kadar farkında olsa da, babası için felaket olacağını da biliyordu "Geç kalıyorum. Hoşça kal."

Victoria odadan çıktığında birkaç saniye gözlerini kapatarak siyah kapının önünde nefesini kontrol etmeye çalıştı, koridorun kendi odasına çıkan yönüne adımlarını ardı ardına atarken aklında Alec'le karşılaşmak yoktu. Hiç kimse yoktu aklında. Felix'ten başka.

***

"Hey, Victoria."

Victoria az kalsın yanından geçip gideceği Alec'in yüzüne mahcup bir bakış attı ve elini alnına götürdü "Kusura bakma.. biraz dalgınım."

Alec Victoria'nın kıpkırmızı yanaklarına ve aynı kırmızılıkta olan dudaklarına baktı birkaç saniye, onu daha önce bu kadar güzel gördüğünü hatırlamıyordu... Onu son gördüğünden bu yana birkaç saat bile geçmemişti ama şimdi karşısında duran farklı bir Victoria'ydı. Güzelliğiyle melekleri kıskandıracak bir Victoria. Ya da kendisine öyle geliyor olmalıydı, kim kısacık sürede böyle değişebilirdi ki?..

Cadı ve Vampir · Felix Volturi ·Where stories live. Discover now