14

4K 505 300
                                    

shoyo'nun arkadaşları, bazı şeylerin yerini tam olarak bilmedikleri için onu arayıp tobio ile konuşmak istediler. tobio onlara yardımcı olurken shoyo şekillenmeye çalışıyordu. dinlediği şeyleri sindirmesç gerekti.

tobio telefonu kapatıp ona verdi. "benim numaram sizde yok mu?" cevabı biliyordu tabii ki. "ben daha önce senden almaya çalıştım ama başaramadım." shoyo güldü. 

"gerçekten mi?" shyo telefonu ona uzattı, tobio numarasını girdi.

"ne diye kaydedeyim seni? aklımda kötü fikirler var."

"tobio diye kaydedebilirsin." tobio espri yapmıyordu. shoyo bir şeyler yazdı ve "neyse, sen devam et ben sana mesaj atarım sonra. benim için de bahane oldu." tobio, onun dürüstlüğüne gülümsedi. sonra da devam etti.

"ailemden o kadar baskı geliyordu ki. sürekli on sekiz olduğunda tek başına olacaksın falan diyorlardı. zaten reşit olmadığım için bana bakıyorlardı önceden." tobio bunları duygusuzca anlatıyordu. shoyo'nun en çok şaşırdığı şey de buydu.

"okulda da yapayalnızdım. sevilirdim ama yalnızdım. yaptığım müzik sevilirdi. vakit geçirmek için sürekli bir şeyler çalardım ve bu insanların hoşuna giderdi. ama ben aslında onlara ne kadar yalnız olduğumu duyurmaya çalışırdım."

"kimse bunu fark etmedi mi?" shoyo bir umut sordu.

"etmedi." tobio daha önce bu kadar konuşup konuşmadığını hatırlamıyordu. resmen yorulmuştu konuşmaktan. "ben birine âşık olmuştum." shoyo bunu beklemiyordu. "sonra?"

"o kadar öz güvensizdim ki. bunu ona söyleyemedim. okulda en çok iletişim kurduğum kişi olmasına rağmen söyleyemedim. harika bir insandı. çok iyiydi, popülerdi. herkesle arası iyiydi. benimle bile. bazen çok güzel anlarımız oluyordu ama sonrasında hatırlıyordum, o herkese karşı böyleydi. özel hiçbir şey yoktu."

"bunu bilemezsin ki. belki sen de onun için özeldin. sonuçta yakışıklısın, karizmatiksin, yeteneklisin..." shoyo devam edecekti ama sustu. tobio içten bir şekilde gülümsedi. "teşekkür ederim. ama o eşcinsel değildi."

"bunu da bilemezsin işte."

tobio ona bir bakış attı ve devam etti. "daha sonra 18 yaşına girdiğim gün intihar etmeyi denedim." shoyo'nun gözleri büyüdü, ağzı açık kaldı. bu kadarını beklemiyordu. "ne?"

"biliyor musun? annem de o yaşlarda intihara kalkışmış. bazı şeyler gerçekten genetik."

shoyo hâlâ atlatamamıştı. sevdiği insanın bunları yaşamış olması acı vericiydi. keşke onu önceden tanısaydım. diye düşündü. belki onu kurtarabilirim. yine de hâlâ zamanı vardı onu kurtarmak için.

"sonra ne oldu?" shoyo zorla sordu bu soruyu. daha fazla duymak istemiyordu ama dinlemeye başlamıştı işte.

"annem kurtardı. hastane falan, çok hatırlamıyorum. daha sonra psikiyatriste gittim. okulu bıraktım. ilaç kullanmaya başladım, hâlâ kullanıyorum. ailem reşit olduğum için bana ev ve bu dükkanı bıraktılar. onları uzun zamandır görmüyorum." tobio bir solukta anlattı son kısmı. çünkü shoyo'nun rahatsız olduğunu anlamıştı.

bir şeyler demek için ağzını açıyor ama diyecek bir şey bulamayınca geri kapatıyordu. "bir şey demek zorunda değilsin," tobio gülümsedi. hâlâ gülümseyebiliyordu. "kalkalım mı artık?

i belong to you ⎯ kagehinaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin