20

3.6K 443 276
                                    

tobio, shoyo'nun iltifatından sonra bir süre sessiz kaldı. diğerleri de gittiği her yerde olduğu gibi saçmalıyorlardı ki kei aşağı inmelerini söyledi. onlar inerken tobio, shoyo'ya "sonra bir şey konuşalım mı?" demişti. kei, tobio'ya içinden küfür etmişti çünkü shoyo'nun artık odaklanması mümkün değildi.

ama kei boşuna küfretmişti, shoyo tam tersine onu düzgünce dinliyordu. bu anı değerlendirip kei, dün mesajlaştıkları gruba yazdığı gibi notaları çıkarmıştı ve notaları herkese verdi. "dün dediğim gibi, artık muse çalmayacağız. zor çünkü."

"bence çok iyiydik."  tadashi, ilk defa kei'ye karşı geliyordu. "insanların yeterince beğenmemesi iyi olmadığımız anlamına gelmiyor bence."

"kesin hile yaptılar." dedi ryu, otuzuncu kez.

"evet iyiydik ama onu demiyorum, yarın çalacağız ya daha kolay bir parça olması gerek. bir muse şarkısına bir hafta az bile gelir." kenma onu onayladı. şarkıyı söylerken çok ama çok zorlanmıştı bir haftalık çalışmaya rağmen. "bir şey diyeceğim, kızmayın." kenma'ya normalde kızmak mümkün değildi ama böyle demesi hepsini meraklandırmıştı. "benim boğazım ağrıyor, hâlâ. o şarkıdan dolayı. fazla zorladım."

"neden sana kızalım?" dedi kei. "ama yarın çıkmamız gerek yoksa maaşımızı alamayız. ve lanet olsun ki gruptaki herkesin sesi kötü." son cümleyi tamamlayamamıştı çünkü kendisi de dahil olmak üzere odadaki herkes shoyo'ya dönmüştü.

"hayır, hayır, hayır." dedi.

"enstürman olarak kolay bir şarkı seçtim. piyanoya gerek yok, söyleyebilirsin bence. bateri ve gitarlar yeterli." seçtiği şarkıyı shoyo ezbere biliyordu zaten, çoğu şarkıyı bildiği gibi.

"tek başıma söyleyemem ki. kenma boğazın geçer bence. şarkının yarısını söylesen de olur." kenma başını olumsuz anlamda salladı.

"sizce tobio'nun sesi nasıldır?" dedi tadashi.

i belong to you ⎯ kagehinaWhere stories live. Discover now