25.Bölüm

51.7K 3.8K 12K
                                    

Instagram: askadususofficial / missfirat

Playlist: Lolo Zouaï - Desert Rose

Defalarca Instagram hikayemde paylaştığım şarkıyı siz de dinleyin diye burada da Türkçe sözleriyle birlikte paylaşıyorum. Bu şarkı İlker ve Melek'indir. Umarım kimse daha sonrasında üzerine konmaz. 🌝

25.BÖLÜM

İnsanın mecburiyetten aldığı kararlar vardı. Asla gerçekleştirmek istemediği, canının parçalara ayrılacağını bildiği halde her şeye rağmen eğer bunu yapmazsa da daha çok can yakacağını düşündüğü zorlu kararlar...

Göz ucuyla el fenerinin yanında bulunan cep telefonumun aydınlık ekranına baktım. Saat öğlen vaktini geçiyordu. Hava kasımın ortasında olduğumuz için oldukça kasvetli, bulutlu ve soğuktu. Dikiz aynasından göz göze geldiğim kız yabancıydı, donuktu, hissizdi ama çok yorgundu. Ne yapacağını bilmezken şimdi aldığı mecburi kararla dakikalardır bu otoparkta bekliyordu.

Onu son görüşümün üzerinden yirmi dört saat bile geçmemişti. Olanları, yaşadıklarımızı düşündükçe omuzlarımdaki yükleri taşıyamaz hale gelmiş ama yatağımın hemen yanındaki nergislerimden güç alarak bana uzatılan dondurmamı isterikli bir gülüş eşliğinde kaşıklamıştım. Ne kadar da aptaldım... Yaşadığım bütün bu saçmalıklara rağmen yine bana onun tarafından gelen küçücük bir dokunuşla mutlu oluyordum. Ondan kaçmaya, kurtulmaya çalışıyordum ama onun bana bıraktığı, kurak toprağımı nasıl kocaman bir bahçeye çevirdiğini asla unutamayacaktım. Unutamayacağımı bildiğim için de en basit eylemi gerçekleştirmek, ondan kaçıp gitmek istiyordum en uzak yerlere. Aklımı ona dair en ufak şeyi bile düşünmemeye zorlarken kulaklarımda hep söylediği o cümle yankılanıyordu.

"Pes etmeyi sevmem, Melek Güçlü."

Ama bu kez pes eden, mağlup olup geri çekilen bendim.

Bundan sonra ne mi olacaktı? Her şey kaldığı yerden eskisi gibi, hiçbir şey olmadan devam edecekti. Zaman önce hüznümü unutturacaktı, ardından kırgınlığımı, öfkemi ve belki de hayallerimi elimden alacaktı. Yaşadığım bu üzüntüyü, pişmanlığı unutamayacaktım ama daha az aklıma gelecekti. İlk günkü kadar canımı yakmayacaktı. Her aciz insanın yaptığı gibi, "Olması gerekiyordu, oldu. Bitmesi gerekiyordu, bitti," sözleriyle kendimi kandırmaya devam edecektim. Fakat başlamayan bir şey bitebilir miydi?

Dün geceden bu yana çok düşündüm. Defalarca onun benim için paylaştığı şarkıyı dinledim. İçimden kopan fırtınalarla, yakardığım kelimelerle duygularıma hâkim olamadım. Şarkının nakaratlarını zihnimde ezberlerken cesaretli olup karşısına çıkmayı diledim ama yapamadım, yine istediğim o cesur kız olamadım. Vazgeçtim. Pes ettim. Duruldum. Bu masalın kalbi kırık kızı olmaya devam ettim.

Sabaha dek gözlerime bir damla uyku girmedi. Dün geceden bu yana çiseleyen yağmuru pencereden izlerken defalarca ve defalarca aldığım kararları sorguladım ama hiçbiri beni vazgeçiremedi. Kendime getiremedi. Dönüp dolaşıp aldığım kararı uygulamak için ayaklarım da ruhum da harekete geçti.

Dakikalardır başım direksiyona yaslı bir şekilde arabanın içinde kendi kendime konuşuyor, delirdiğimi hissediyordum. Derin nefesler alıp verirken hazır olmadığımı biliyordum ama mecburdum. Kalbimi kontrol etmeye çalışırken aslında yok oluyordum. Anlamaya, çözmeye çalıştığım her şeyde daha da karanlığın içinde kayboluyordum.

AŞKA DÜŞÜŞ (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin