İdeal Koca Adayı -15-

2.6K 188 28
                                    


İdeal Koca Adayı -15-

12.07.2000 Senesi:

Kirlenen şalvarımın eteklerinden tutup karşı evde oturan Fadime nenenin yanına koştum. Bir yandan belimden katladığım şalvarın düşmesinden de korkuyordum. Fadime nene, yüzünde tiksinti olan bir ifadeyle bana baktı. Pasaklı olduğum için beni pek sevmezdi. 

"Fadime nene, Leo ne zaman gelecek gavur memleketinden?"

Her yaz köye babaannesinin yanına gelirlerdi. Sadece bir ay kalır giderlerdi, bende kalan onbir ay onu beklerdim.

"Gavur memleketi değil." dedi, sinirle. "Ananın laflarını bana söyleme. Ingiltere orası." eliyle kendini yelledi.

Annem onun burnu kaf dağında diyordu. Kafasını kaldırarak uzaklara doğru baktı." Ingiltere mi? Gavur demişti ama annem." derin bir nefes aldı. Sabır diler gibi hali vardı. Bu hareketi aynı anneme benzediği için geriye doğru birkaç adım attım.

"Bugün gelecek torunlarım." heycanla ellerimi çırptım. Fadime nene sevinmeme sinirlenmiş, anasının kızı diye söylenmişti. Kaça kaça eve gittim.  Biraz anamın parfümünden sıktım. Leo benim tek arkadaşımdı. Ne kadar gavur diliyle konuşsa da gözlerimizle anlaşabiliyorduk.

Akşama doğru köyün dışındaki tarlaya koyunları almaya gitmiştim. Başıma güneş geçmişti. Sıcaktan yüzüm terlemiş, sildiğim kazağımın uzun kolu bile ıslanmıştı. Bu kazak beni daha çok yakıyordu. Koyunlarla aynı boyda olmama rağmen baş edebiliyordum. Koyunların geçtiği yola, siyah büyük bir araba girince heycanla kalbim çarptı. Leo mu gelmişti? Koyunları hızlı hızlı aşıp arabaya doğru koştum.

"Leo! Leo!" Arabanın arkasından bağırarak koşuyordum. Araba en sonunda pes etmiş gibi kapısı açıldığında Leo'yu arabadan hızla inerken gördüm. Boyu uzamış, gözleri hala mavi gece lambası gibi bana bakıyordu. Gözlerinde gülümsemekten beyaz ışıklar yanıyordu. Kollarını açıp bana doğru koşunca durduğumu yeni fark etmiştim. Koşarak onun kollarına ulaştım. Kafam onun tombul göğsüne geliyordu. Birazda kilo mu almış gibiydi. Kolları hızla beni sardı. Araba onu beklemeden gitmişti.

"I miss you..." dedi sevecen bir şekilde. Ne dediğini anlamamıştım ama o bana kötü bir şey demezdi. *seni özledim*

Benim HastamWhere stories live. Discover now