Dev Adam (Koruması Mısın? -2)

Zeka testi

'Eyvallah' bölümü yayınlanmamış gözüküyor ama yayınlanmış. Yorumların bildirimi geliyor ama okunmuyor. WATTY BENDEN NE İSTİYOR!!!

Sakinim. İyi okumlar.

🍄🍄🍄
Bayrak timi tahmin ettiğimden çok daha eğlenceli. Keskin nişancıları var mesela. Yazgı. Tam bir silah tutkunu. Toz kondurmuyor onlara.

Yada Gürbüz var. Kendisi en yakın arkadaşım bundan sonra. İsminin anlamı güçlü, kuvvetli erkek demekmiş. Gerçektende bir Dev Adam olmasada oldukça yapılı. Ama bu kuvvet ve gücünün aksine yüz hatları çok minnoş. Jestleri ve mimikleride ona ayak uydurunca ağzını yüzünü ısırasım geliyor.

Yağız başta Mit'çiymiş. Sonradan bu time girmiş. Herkesten çok daha soğuk. Hatta Cihan'dan bile. Sesini sadece 'Ben Yağız' deyip elini sıkmam için uzattığında duydum. Gürbüz'ün dediğine göre mitçi olduğu için böyle soğukmuş. Birde Mitçiler hep ciddidirler dedi.

Yinede dalga geçtiğini biliyorum. Yağız'da biliyor. Yoksa sadece göz devirmekle kalmaz bu tim yardımcısı.

Veee doktor Ali. Aslında üniversitede doktorluk okuyormuş. Sonradan değiştirmiş. Bu yüzden hep çaylak muamelesi yapıyorlarmış ona timdekilerden daha sonra silahlarla tanıştığı için.

Son olarak birde Cihan komutan var ama siz onu nasıl tanıyorsanız bende öyle tanıyorum. Garip biri. Kaba ama değil. Nazik ama değil. İnce düşünceli bir adam. Evet, onu en iyi bu kelime anlatır. İnce düşünceli.

"Akşaaaam..."

İsmimin telafuz edilmesinden belli kim olduğu. Yazgı. Adıyla dalga geçilen kim? Ben. Gece Karanlık.

Görüyorsunuzya dostlar? İsmim yüzünden ne hallerdeyim. Gece gariban, Gece öksüz...

"Akşaaaaaam?"

"Bağırma be! Duyuyorum."

"Duyuyorsan cevap ver be!"

Benim gibi çığırdığında ona bakmaya son verip ellerimi göğsümün üstünde baģladım.

"Sana trip atıyorum."

Biri eyvallah der, biri tribimi anlamaz. En iyisi Gürbüz arkadaş. Benim Best'im beni anlıyor.

"Yanlış bir şey mi yaptım Akşam Güneşim?"

Ben size Yazgı'nın ne kadar tatlı dilli olduğundan bahsetmedim değil mi? Önüne gelen tüm kadınlara yürüme potansiyeline sahip. Ama hepsi bacısı.

Cihan'ın belindeki silahı sinirle çıkarıp Yazgı'nın topuklarına doğru doğrultmasıyla yutkundum. Şakalaşıyor çocuklar canım...

"Lan ben sana demedim mi emanete yavşama diye!"

Cihan'ınkinden daha yüksek bir şekilde bağırdım.

"Bende silahla şakalaşmayın dedim tüm gün boyu! Sivil var burda!"

Ellerindeki silahlara tüm gün oyuncak muamelesi yapmışlardı ve birbirlerine nişan almaları  benim için son noktaydı. Hayatımda belkide ilk defa canlı silah görüyorum. Ondada adamlar birbirini vuracak. Şeytan doldurur diye bir şey var sonuçta. Şaka gibi. Kendimi tımarhaneye atılan bir sivil gibi hissediyorum. 

"Özür dilerim."

Evet. Bazen Cihan'ı şu ergen filmlerindeki bad boylara benzetiyordum. Ama sonra diyorum ki; 21.y.y'da yaşayan, özür dilemeyi bilen bir adamı nasıl böyle saçma bir şeye benzetebilirim.

Abarttığımı düşünmeyin lütfen. Özür dilemeyi bilen ve hata yaptığında mahcup olan kaç erkek var hayatınızda?

Bu yüzden abartabilirim. Hakkımdır.