Bölüm 5: MOTOSİKLET

44.2K 2.1K 95
                                    

Bölüme başladığınız tarihi ve saati buraya yorum olarak bırakabilirsiniz!


***


Bölüm 5: MOTOSİKLET

Gözlerimi araladığımda nerede olduğumu hatırlamakta zorlanıyordum, bunun yanı sıra tüm kemiklerim de sızlıyordu. Özellikle bacak ve kollarımdaki yanma hissi yüzümü buruşturmama neden oluyordu. Gözlerimi tamamen açtığımda karanlık bir odada olduğumu fark etmiştim, elimin altında kayan siyah saten çarşaflara kaşlarımı çatarak baktığımda kollarımdan destek alarak sırtımı dikleştirdim ve etrafıma daha da dikkatli bakmaya başladım.

Gözlerim karşı koltukta oturan siluete takılı kaldığında, olaylar zihnime bir bir düşmeye başlamıştı. Sessizlik uzayıp giderken, kafesten indiğim anı ve Aras'ın beni odasına sürükleyişini hatırladım. Odaya geldiğimde görüşüm bulanıklaşmış, gözlerim kararak kendimden geçmeme neden olmuştu. Büyük ihtimalle bunun nedeni, ne olduğunu bilmeden ağzıma attığım ağrı kesiciydi.

Geçirdiğim trafik kazası sonrasında birçok ağrı kesiciye karşı alerjim olduğunu öğrenmiştim, bu yüzden bana ciddi ağrılarım olduğunda bedenimin kabul edeceği güçlü ağrı kesiciler aramak yerine direk narkoz vererek uyuturlardı.

Gözlerim kapının olduğu tarafa kayarken odanın içi aydınlandı ve Aras'ın yatağa yaklaşan bedeni kapıya kayan gözlerimi kapattı. Gözlerim, karnından yukarı doğru ifadesiz yüzüne çıkarken yatağa oturdu ve sert bir ifadeyle bana baktı. "Sana olay çıkartmamanı söylememiş miydim?" diye sordu.

Cevap vermedim, öylece gözlerine baktım. Aras'ın gözlerindeki yoğunluk artarken, gözlerimi kaçırdım ve başımı sağ tarafa çevirdim. Koluma takılı olan seruma şaşkınca bakarken sağ bileğimi havaya kaldırdım ve kendime çektiğim dizlerimin üstüne koydum.

"Bana ne oldu?" diye sorduğumda gözlerim tekrardan kapıya kaymıştı. Kapının çaprazındaki lekeleri görmem kaşlarımın biraz daha çatılmasına ve ağzımda safra tadının birikmesine neden olmuştu. "Önce bayıldın, sonra da baygınken kusmaya başladın," dediğinde yüzümü buruşturmuştum.

"Ben senin sorunu cevapladığıma göre, şimdi sen bana cevap ver. Kafese neden girdin?" diye sorduğunda, "Dikkatini çekmem gerektiğini düşünmüştüm, kafes de Rüya'nın fikriydi..." diyerek karşılık verdim.

Aras burnundan solurcasına, "Bir fikre uyacaksan, o fikir benim fikirlerim olsun Deniz. Olay çıkarma diyorsam, çıkarma," dediğinde başımı sallayarak onayladım ve gözlerine baktım.

"Neden dikkatimi çekmek istedin?" sorusuyla birlikte Aras'ın gözlerine bakmayı bıraktım ve "Bekleyecek birkaç haftam yok, bu hafta içinde kardeşimi görmem gerek," dedim.

"Bu konuda acele etmene gerek yok," dediğinde başımı iki yana salladım.

"Babamı tanımıyorsun, Ulaş ben olmazsam..." gözlerimi kapattım. Ben olmasaydım Ulaş'ın neler yapacağını düşündüm. Şimdi ergenlik zamanlarıydı ve en düşüncesiz, haylazlıklarla dolu dönemdeydi. "Ben de onu terk edersem bu sefer toparlayamaz. Ne babam ne de kardeşim," diyerek yarıda kestiğim cümlemi tamamladım. Gözlerimi araladığımda gözlerimin içine baktı ve soğuk sesi aramızdaki mesafeden ilerleyerek kulağıma ulaştı.

"Yüzündeki morluklar geçtiğinde seni kardeşinin yanına götürürüm," diyerek ayağa kalktı ve kapıya ilerledi, huzurla derin bir nefesi ciğerlerime doldurduğumda başımı öne eğerek gülümsemiştim. Odanın kapısı açılır açılmaz, Bülent Soykan'ın sesi odayı doldurmuştu.

YERALTIWhere stories live. Discover now