Bölüm 9: VEDA

44.7K 1.8K 137
                                    


Bölüme başladığınız tarihi ve saati buraya yorum olarak bırakabilirsiniz!

Şarkı: OneRepublic - Counting Stars

***


Bölüm 9: VEDA

Bu sefer dün geceyi geçirdiğimiz eve gelmemiştik, Beylerbeyi'nde deniz kenarında bir yalıdaydık. Birkaç kilometre ötemde polis merkezi vardı, kaçabilirdim. Fakat kaçmak sadece bir düşünceydi, arabada söylediklerimden sonra Aras'ın gözleri bir saniye olsun üstümden ayrılmamıştı.

Asansörde karşılaştığımız genç adam, Berk, ise Aras'ın çocukluk arkadaşı aynı zamanda da bu sabah Aras'a verilen siyah dosyaları hazırlayan kişiymiş.

Oturduğum geniş gri koltukta kıpırdanarak başımı geriye yasladım ve bacaklarımı kendime çekerek kollarımı etrafına doladım. Eve geldiğimizde Berk sayesinde duş almıştım ve birazda olsa rahatlayabilmiştim. Gerginliğim dağılmıştı, sadece zihnimde zincirlerini koparan birkaç duyguyla savaşmış ve en sonunda geçici bir huzura kavuşmuştum. Tabi bir kuyunun dibinde ne kadar huzur bulunuyorsa o kadarını bulmuştum.

Salondaki L koltuğun en uç kısmında Berk'in sol tarafında oturuyordum, sağ tarafında ise yayvan bir şekilde yayılmış olan Aras bulunuyordu. Berk ortamızda oturmuş, büyük bir dikkatle filme odaklanmış izliyordu.

Filmin son sahnelerine yaklaşıyorduk, Anlatıcı, Tyler Durden ve yaşadıkları diğer şeyler hakkındaki gerçekleri yavaş yavaş idrak ediyordu. En sevdiğim sahneler yaklaşırken, her zamanki yaptığımı yapmış filmi ilk izlediğimdeki gibi heyecanla yerimde kıpırdanıp Anlatıcı'nın olanları idrak etmesini ve bunları düzeltmeye çalışmasını izliyordum.

Polise gidiyordu, bir şeyleri değiştirebileceğine inanıyordu ama Yeraltı dövüşlerinin bu kadar ilerlediğinin farkında değildi. Polislerin arasında kendi adamları olduğunu bile bilmiyordu. Tyler Durden, işini iyi yapmıştı.

Birden bu sahne ağzımın şaşkınlıkla açılmasına neden olmuştu. Gözlerim televizyondan Aras'a kayarken, Aras gözlerini kısmış büyük bir dikkatle beni izliyordu. Kalbim bir an teklese de tekrar önüme döndüğümde düşündüğüm tek şey polise gitsem bile bir işe yaramayacağıydı. Yeraltı'nı bilen polisler mutlaka vardı. Yoksa böylesine rahat olabilirler miydi? Bu kadar prestijli bir yaşama sahip olabilirler miydi? Yeraltı'nda adını sanını bilmediğim ama ülke içinde çok önemli kariyerlere sahip isimler olduğunu duymuştum, hâl böyleyken oraya polislerin karışacağını hiç sanmıyordum, nasıl fark edememiştim ki?

Başımı geriye doğru atıp gözlerimi kapattım. Tüm bu olanlar beni boğuyordu, çıkmaza sürüklüyordu. Etrafımda olaylar dönüyordu, bunun farkındaydım ve farkında olmama rağmen bu olaylara dur diyebilecek kadar bir şey göremiyordum çünkü etrafımı saran bir karanlık vardı, içimde tutunduğum tüm gün ışığını sömüren bir karanlıktı hem de...

Üstüme düşen gölgeyle gözlerimi araladığımda Berk koltuktan kalkmış üstündeki patlamış mısır kırıntılarını yere silkeliyordu, kaşlarımı çatarak ona baktığımda masumca gülümseyip merdivenlere yöneldi. Kardeşimde böyle yapardı, yeri kendisi süpürmüyor ya gerisi umurunda olmazdı. Gözlerimi kısıp Berk'i izlemeye devam ettiğimde Aras da ayağa kalkmış merdivenlere yönelmişti. Sol omzumun üstünden merdivenden çıkışlarını izledikten sonra tekrar filmi izlemeye koyuldum.

***

Aras ve Berk üst kata çıktıklarından bu yana siyah ve gri tonlarında olan L koltuğa yayılmış ve neredeyse bizim evdekinin iki katı olan televizyonun karşısına kurulmuş en son açık bıraktıkları kanalı izliyordum.

YERALTIWhere stories live. Discover now