Bölüm 31

1.8K 124 2
                                    

Cem hala pis pis gülüyordu. Tam seçemediğim biri "Görünmezler" dedi.  Bunu söyleyen kişi dönüştü.  Alevli kanatlarıyla havalandı. Bu bu Kim jong kook'tu orada ne işi vardı.  Diğerleri de dönüştü. Diğerleri Galla ve Merve şaşkın bir şekilde Thomas'a baktım.

''Plan ne olacak? Bunların aklından ne geçiyor böyle?''

Thomas:''Gerçekten bilmiyorum.'' O sırada arkamızdan korkunç kahkalar duyuldu. Arkama döndüğümde arkamda elinde kılıçlı bir cadı vardı. 

''Merhaba'' bunu adeta tıslayarak söylemişti.  ''Tanışalım ben Selin'' ne Selin mi? yaşıyor muydu? Bu hikaye doğru muydu? Ağaçtan atladım. Thomas yanıma atladı. 

''Sen'' diyebilmiştim sadece gülerek ''Evet intikam için geri döndüm. İlk şanslılar sizsiniz demek''

''Nasıl yani o aşk hikayesi doğru mu?''

''Ne aşkı !! Seninle konuşmaya gelmedim buraya'' diyerek elindeki kılıncı sallamaya başladı. Thomas dönüştü. Thomas hamle yapacakken cadı bir eliyle ''Hatesii'' diyerek Thomas'ı ağaca dayadı. Elini karşıdan öylece tutuyor. Thomas ne dese ne yapsa olmuyordu. Bu iş bana kalmıştı. 

''Hadi o zaman Selin hanım görelim marifetinizi'' 

Diyerek ''Ateş seni hissediyorum sen benimsin bana gel'' Alev alev yanmaya başlamıştım bile. Cadı kılıncıyla karnıma saplamaya çalıştı. Geriye doğru takla atarak kurtuldum. Hızlı hızlı koşmaya başladım. 

Cadı:''Ben bu numaraları yutmam'' diyerek kapşonumdan yakaladı. Kılıncı boğazıma dayadı.

''Çok kolay oldu bu'' diyerek kahkaha attı. Beni bıraktı. ''Hadi vampir bu iş hemen bitsin istemiyorum biraz eğlenelim'' Aklımı kullanmam gerekiyordu. Tekrar kılınçla hamle yaptı. Ağaca atladım. Üzerine atladım. Kılıcı alayım derken elimi kesti. ''Ahhh '' ''Ne oldu vampircik elin mi kesildi.''

Sinirlenmiştim bu cadıya ben kolay yem olamazdım. Birbirimize bakarak dönmeye başladık.

Thomas:''Bırak onu beni al'' diye bağırıp duruyordu. Selin:''Sıra sanada gelecek sabırsızlanma'' bu korkunç kahkahayı duymak istemiyordum artık...

Zayıf yönü muhakkak vardı. Kalbi yanınca benim gibi oluyordu. Ama kalbini acıtmayacaktım. Nefesini kesecektim. Hızlı hızlı koştum. Ağzını kapadım. Tekrar koşup kılınç olan eline tekme attım. Kılınç düşerken aldım. Alev alev yanıyordum. Cadı korkunç bir çığlık attı. 

''Bittin sen vampir'' ''Gel hadi gel yaşlı cadı seni''

Üzerime doğru koştu. Göğsünü kestim. Tekrar büyü ile düzeldi. Daha da çok sinirlenmiştim.Başıma Büyü topu alıp attı. Karşıdaki ağaca çarptım. Kıpırdayamıyordum. Bana doğru yaklaştı. Kendimi zorladım. Ama olmuyordu. Elimden kılıncı alayım derken yanımdaki ağaçlar yanmaya başladı. Büyüyü bozup. Başından aşağı kılınçla kestim. Thomas'ın büyüsü çözüldü. Orman'dan çıktım. ''Ceeemmmm!!'' 

Cem:''Aaa kimler gelmiş.''

''Sen benimsin Cem sadece sen ve ben ne dersin ha?''

Cem:''Tamamdır'' Galla ve diğerleri ''Elizabeth hayır yapma diye bağırmaya başladı.''

Cem aşağı indi. Cem:''Bu öfke ne böyle bu güç nerden geliyor Elizabeth yoksa Beyza'nın gücünü kendine mi aldın?''

''Ahh sen bittin Cem'' Üzerine doğru kılınçla koştum. Kılınçtan kıl payı kurtuldu. 

Cem:''Hahaha Elizabeth daha beni yenecek kadar güçlü değilsin ne yazık ki gencecik yaşta öleceksin cehennemde anne ve babanla görüşürsün''

Her hamlenden kaçıyordu. Avucunun içinde büyü topu oluşturup bana attı. Uzaklara kadar sürüklendim ama vaz geçmeyecektim. Diğerleri cadılarla savaşıyordu. Yanına son hız koştum. 

''Cem bittin sen intikamımı alacağım senden''

Cem:''Haha gel hadi küçük kız gel''

Cem bir kılınç aldı. Kılınçlarla savaşmaya başladık. Kılıncım çok iyiydi. Malesef karşımdaki çok akıllı ve güçlüydü. Kılıncım elimden düştü. Kılıncın sivri yerini kalbime getirdi. 

Cem:''Sonun geldi Elizabeth''

Ellerimi arkama getirdim. Alev topu olmazdı. Sonuçta vampirdim. Ama başka bir şey gelmiyordu aklıma son çare buydu. Konsantre oldum. Gözlerimi kapattım. Yüzümden terler akıyordu. Saçlarım çözülmüştü. Thomas beni kurtarmaya çalışsada etrafımızda koruyu kalkan vardı. Elimde yuvarlak ağır bir şey hissediyordum.

Cem:''Nasıl yani gözlerin alev alev''

O sırada alev topunu ona fırlattım. Koruyucu kalkan üstümüzde yok oldu. Cem ayağa kalktı. 

''Daha sonra görüşürüz Elizabeth'' diyerek toz olup gitti.

''Ceeeemm!! gel burayaa Ceeemm''  o sinirle elime kılıncı alıp cadıların grubunun içine daldım. Arkamdan da Thomas geliyordu.

Thomas:''Elizabeth dikkat et ellerinde mor taş var!! Elizabeth hayıırrr!!''

Vampir ve PeriWhere stories live. Discover now