30.12.1992, PARS AKYÜZ 🗝️

13.3K 882 272
                                    


Keyifli okumalar...

Bölüm Şarkıları :

Yaşlı Amca - Yıldızlara Bak
İkiye On Kala - Koptu İpim Düşüyorum
Adamlar - Sarılırım Birine

Multimedya : Pars Akyüz

Küçük çocuk elindeki oyuncak arabayı yere koyup yüzünü buruşturdu ve gözlerini televizyona dikti. Ekranda kaçırmadan izlediği defilelerden bir vardı yine.

Etrafındaki herkes kızlar için izlediğini söyleyip dalga geçsede sebebi bu değildi, yedi yaşındaki Pars'ın tek hayali bir gün orada yer alabilmekti aslında.

Ayağı kalktı ve gözlerini karşısındaki aynada gezdirdi. Uzun uzun izledi sarı saçlarını ve o yaştaki bir çocuğa göre fazla estetik duran küçük bedenini.

Kollarına baktı, sonra bacaklarına, karnını yokladı.

Hayır göbeği yoktu, gayet de güzel bir fiziği vardı. İki senedir yediklerine de dikkat ediyordu üstelik. Kilo almaması gerekiyordu bir kere, yoksa nasıl seçilecekti ki ? Murat'ın verdiği çikolataları kaç kere üzgün üzgün reddetmek zorunda kalmıştı.

Aynanın karşısından çekilip eski yerine geri oturdu ve gözlerini tekrar televizyona çevirdi. Ne güzel de süzülüyordu mankenler podyumun üzerinde.

Kapı sesiyle gözlerini ekrandan çekti. Ne olurdu sanki program bitene kadar onu kimse rahatsız etmeseydi ?

Homurdanarak küçük ayaklarını kapıya yönlendirdi. Kapıyı açtığında karşısında babasını görmeyi beklemiyordu tabii ki. Saat daha erkendi niye gelmişti ki ?

Babası hiçbir şey söylemeden elindeki evrak çantasını yere bıraktı ve üzerindeki kalın kabanı portmantoya astı.

Aytaç Akyüz, heybetli bedeniyle içeri girdiğinde arkasında bıraktığı küçük çocuk babasının geniş sırtını izliyordu.

Pars üzgün bir nefes aldı ve omuzları çöktü. Bir sene öncesine kadar babasının gelişlerini heyecanla bekliyordu. Gelsin onu parka götürsün, baba oğul birlikte bir şeyler yapsınlar diye. Oysa Aytaç Akyüz'ün, Pars'ın yedi senelik kısacık ömründe ona yediden fazla kez sarıldığı kimse tarafından görülmemişti.

Pars'da istemiyordu zaten artık. Babası ile bir şeyler yapmaktansa annesi ile televizyonun karşısına oturup hayallerini anlatmayı tercih ediyordu.

"Pars, buraya gel oğlum." Babasının sesiyle irkildi küçük çocuk. Uzun bacaklarını açabildiği kadar açtı ve gidebildiği kadar hızlı gitti salona.

Ne olursa olsun, Aytaç Akyüz onun en büyük rol modeliydi. Her şeyden önce... Babasıydı.

"Efendim babacığım." Titrek çıkan sesini düzeltmek adına hafifçe öksürdü.

Annesinin Pars'ı bir ajansa yazdırmak için babasıyla konuşacağını biliyordu ve duyacağı cevaptan ölesiye korkuyordu.

"Annen bana manken olmak istediğinden bahsetti. Seçmelere girmek istediğini söyledi." Pars gözlerini yerden kaldırmadan başını yavaşça aşağı yukarı salladı.

DERS NOTU 'yarı texting -TAMAMLANDI-Where stories live. Discover now