DERS NOTU 'yarı texting -TAMAMLANDI-

Bölüm 21 🌳

Bölüm Şarkısı :

Bekir Karahan - Ressamın Şarkısı

Taha - Geceye Yakışan Kadın

The Away Days - Designed

Can Ozan - Toprak Yağmura

Multi : Eğer tanıtım videosu yapabilirsem ya da başka biri yaparsa...

Karşımdaki tabelaya bakarken sertçe yutkundum. Küçükken en büyük hayalim kendime ait bir kitapçı dükkanımın olmasıydı. Şimdiyse isminde adımın geçtiği bir kitapçı vardı karşımda.

"Pars..." İşaret parmağını dudağıma bastırdığında duraksadım ve beni içeri çekmesine izin verdim.

Işıklar kapalıydı ama ağzına kadar dolu olan raflara güneş vuruyordu. Türüne göre ayrılmış yüzlerce kitaplık bir koridora girdiğimizde bir an başımın döndüğünü hissettim.

Küçük bir tık sesinin ardından ışıklar açılmıştı. Gözlerim bir an için kısılsada çabuk toparlandım ve hemen önümdeki "25" yazılı balonlara baktım.

Bugün benim doğum günümde.

Ortada duran küçük pastanın ortasında şeker hamurundan yapılmış, yatağında kitap okuyan kızıl - sarı saçlı bir kız ve hemen yanında onu izleyen sarı saçlı bir erkek figürü vardı. Biraz daha dikkatli baktığımda kızın elindeki kitabın sayfasında Pars ile çekildiğimiz bir fotoğraf olduğunu gördüm.

Gözyaşlarım kirpiklerimde asılı kalırken elimin tersiyle hızlıca silip kol değneğime yaslandım. Yere çekip mutluluktan hıçkıra hıçkıra ağlamak istediğimi fark ettiğimde Pars anlamış gibi yüzümü avuçlarının arasına aldı.

"Toprak yağmura, ben sana." dedikten sonra duraksadı ve alnını alnıma yasladı.

"Aşık olduk yeniden." Dudakları dudaklarımı kavradığında ellerim tişörtünün yakalarına tutundu. Kolumun altındaki değnekler yere düşüp büyük bir gürültü çıkardı ama ikimizde umursamadık. Pars'ın büyük elleri belime dolanırken sırtımı duvara yasladı.

Sert öpüşüne elimden geldiğince karşılık verirken nefes nefese ayrıldık birbirimizden. Gözlerimiz aynı anda açıldığında ikimizde duraksadık.

"İyi ki doğdun meleğim."

Dudaklarım yukarı kıvrıldığında aynı ifade onun yüzündede yerini almıştı.

Geri çekilerek aramızdaki mesafeyi arttırdığında rahatça derin bir nefes aldım. Elimden tutarak beni rafların arasında gezdirirken hayranlıkla kitaplara bakıyordum.

Pars raflardaki rastgele bir kitabı alıp beni üst katta ki oturma bölümüne çekiştirmeye başladığında bacağım yüzünden seke seke gidiyordum peşinden. Ama Pars o kadar heyecanlı gözüküyordu ki bunu bile fark edememişti.

Uzun kanepeye boylu boyunca uzandıktan sonra benimde kucağına çekti ve sırtımı göğsüne yasladım. Kitabı elime bırakıp telefonunu aldı ve hafif bir müzik açtı. Kitabı tekrar benden alıp ilk sayfasını açtığında gözlerimi kapatıp iyice yerleştim göğsüne.