39.Bölüm

7.1K 393 619
                                    

Arkadaşlar uzun bir ara oldu biliyorum. Bunun için hepinizden özür dilerim. Ama ödevlerim vardı ve halen bitmedi. Ama sizi de daha fazla bekletmek istemedim. Ödevlerden çıldıracak noktaya geldim artık. Sanırım hocalar okulu bırakmamızı istiyorlar. Artık bunu düşünür hale geldim yani. Hepinize sabırla beklediğiniz için ve anlayışınız için teşekkür ederim. Yılbaşından sonra ilk bölüm olarak upuzun güzel bir bölüm atmaya çalıştım. Umarım beğenirsiniz. Hepinize mutlu sağlıklı güzel yıllar diliyorum.

Bölüm uzun olduğu için kontrol edemedim. İmla hataları olabilir. Görmezden gelmeye çalışın.

Önceki bölüm son kısım

Annemin "gençler hadi" sesiyle kalktım ve doktorun sınırlı bakışları eşliğinde odadan çıktım. Ardından bana gülümseyen anneme sımsıkı sarılarak "anne ölmemiş, ölmemiş. Beni bırakmamış"dedim mutlulukla.

Şuan o kadar mutluydum ki içim içime sığmıyordu. Daha benim Akın'a çok güzel bir sürprizim olacaktı eve gidince. Bunun için sadece biraz zaman gerekiyordu.

39.Bölüm

2 Gün Sonra / Nisa'dan

"Of ne zaman kurtulacağım buradan artık" diyen Akın'a göz devirdim.

"Hapishanede değilsin Akın. Hem doktorlardan iyi mi bileceksin. Demek ki kontrol amaçlı böyle olması gerekiyormuş" dedim.

"Kızım ben iyiyim diyorum. Anlamıyorsunuz. Boşu boşuna iki gündür yatıyorum burada. Ben bu yarayla saatlerce seni aradım. Bana birşey olmaz" dedi Akın kızgınca. İki gündür özellikle dünden beri çıkmak istiyordu. Ama izin vermiyorduk.

Aslında doktor dün Akın'ı taburcu edebileceğimizi söylemişti. Ama ben ısrar etmiştim kalması için. Doktor ne kadar gerek yok dese de benim hazırlayacağım sürpriz için vakit kazanmaya ihtiyacım vardı. O yüzden gerekliydi. Bir yandan da gerçekten iyi olduğundan emin olmak istiyordum. Doktor ısrarlarıma dayanamayıp peki diyerek gitmişti. Bugün Akın'ı çıkaracaktık. Hatta babam şuan çıkış işlemlerini yapıyordu.

"O konuyu ayrıca konuşacağız zaten" dedim Akın'a sinirli bir şekilde. O da bana sertçe bakarak "seni orada bırakmamı düşünmüyordun herhalde" dedi.

"Polisler geliyordu zaten. Onlar kurtarırdı. Sen ne diye kendini tehlikeye atıyorsun"

"He kurtardılar gördük. Seni kim kurtardı kızım"

"Gerizekalı ya sana bir şey olsaydı ne yapacaktım ben"

"Olmadı ama. Hem ya sana bir şey olsaydı. Şu yara yüzünden gelmemiş olsaydım ve başına bir şey gelseydi. Ben ne yapacaktım"

"Ama-"

"Aması yok Nisa. Yine olsa yine yaparım"

"Yine yaparmış. Senin öldüğünü sandığımda nasıl hissettim ben biliyormusun? Kendini benim yerime koydun mu hiç?" Dedim o anların tekrar aklıma gelmesiyle gözümden akan yaşa engel olamayarak.

Akın susmamı söyleyerek "gel buraya" dedi ve ellerini iki yana açtı. O daha düşüncesine dayanamazken ben bunu yaşamıştım. Ve bu gerçekten çok kötü bir duyguydu.

"İkimize de bir şey olmadı. İkimizde iyiyiz. Anlaşılan bu konuyu konuşmak bize iyi gelmiyor. Konuşmayalım bir daha bu konuda olur mu?" Dedi Akın. Ses çıkarmadan kafamı sallayarak onayladım onu ve yarasına dikkat ederek ona sarılıp kafamı göğsüne yasladım.

Bir süre sonra "bu doktor hala niye gelmedi. Çıkarsınlar artık beni burdan. Hem daha önce hiç bir sıyrık yüzünden iki gün yatan hasta görmedim. En geç dün çıkmam gerekirdi benim" dedi kendi kendine konuşur gibi.

Rastgele Numara | Texting |Where stories live. Discover now