29. Bölüm

8.3K 589 225
                                    

Yeni bölümden ön kesitleri görmek için Instagram hesabını takip edebilirsiniz. IG: hayalimdesevdim1

"Evet efendim de. Bir sıkıntı mı var. Tanıyormusunuz babamı yoksa?" Diye sordu tedirginlik heyecan karışımıyla.

Babam aniden ayağa kalktı ve "Sen bana kızımla evlenmek istediğini de söylersin yakında. Benim o adamın oğluna verecek kızım yok. Şimdi defol git evimden" diyerek sinirle kapıyı gösterdi. Hepimiz şaşkınlıkla birbirimize bakıyorduk. Zira babamı daha önce hiç böyle görmemiştim.

Akın babamın bu tavrı sonrası şok olmuştu. Sadece Akın değil bizde bunu beklemiyorduk babamdan. Üzerimdeki şaşkınlığı bir nebze olsun atarak "Baba ne oluyor, neden böyle yapıyorsun?" Diye sordum.

"Sen karışma Nisa" dedi babam sertçe.

"Ya nasıl sen karışma. İlk kez birini sevdim ve onu evden koyuyorsun. Benim hayatımla oynuyorsun nasıl karışmayayım. Anne bir şey desene ya sende" dedim son olarak şaşkınlığını üzerinden atamayan anneme bakarak.

"Az önce bu çocuk o adamın oğlu olduğunu söyledi ya, artık konu seni ilgilendirmekten çıktı"

"Ama neden, babamla aranızda ne varda böyle davranıyorsunuz" dedi akın şaşkınlık üzüntü karışımı bir sesle.

"Seni de o gönderdi değil mi? Casusluk yapman için. Benim şirketimide mi alacak yoksa?" Dedi babam histerik bir şekilde gülerek.

"Yok efendim ne alakası var. Babamla tanıştığınızı bile bilmiyordum. Ayrıca babamla aranızda ne geçmiş olabilir"

"Onu da git babana sor. Şimdi defol git evimden"

"Babam tanıyormu sizi?"

"Yıllar önce Ahmet diye bir arkadaşın var mıydı? Dersen anlar o. Eğer unutmadıysa. Şimdi evimden defol" dedi babam o adamdan bahsederken gözünden ani bir hüzün dalgası geçmişti.

"Şimdi tatsızlık çıkmaması adına gidiyorum. Ama şunu unutmayın. Ben Nisa'yı asla bırakmam. Bu da aklınızda bulunsun" dedi babama sertçe. Bense ona üzüntüyle bakıyordum. Bir an gözgöze geldik. Beni rahatlatmak için yavaşça gözünü kapatıp açtı. Hala beni düşünüyordu bu halde. Ardından annem ve babama baktı ve "müsaadenizle" diyerek hızla evden çıktı. Bense annem ve babamdan almam gereken cevaplar için sabırsızlanıyordum.

AKINDAN

Evden çıktığımda çok sinirliydim. Her şey çok güzel ilerlerken neden böyle olmuştu ki şimdi. Önümde duran bitmiş kola kutusuna sinirle bir tekme attım. Babamı arayıp sormam lazımdı. Kimbilir bu insanların canını nasıl yakmıştı.

Telefonu çıkarıp babamı aradım. Her zamanki gibi bekliyordum. Hiçbir zaman çalar çalmaz açmazdı ki zaten telefonlarımı. Altı yedi çalıştan sonra açtı ve sevinçli bir sesle "sonunda bir baban olduğunu hatırladın ha kerata" dedi.

"Senden nefret ediyorum" dedim sinirle.

"Hey ne oluyor. Benden ne kadar nefret ettiğini söylemek için mi aradın. Bunu her zaman söylüyorsun. Biliyorum zaten"

"Sen nasıl vicdansız bir adamsın ya."

"Lütfen sakin olup ne olduğunu söylermisin. Yoksa telefonu kapatıyorum" dedi. Sinirlenmeye başlamıştı. O cevabı almadan kapatmasına izin veremezdim.

"Bundan seneler önce Ahmet diye bir arkadaşın var mıydı baba" dedim sesimdeki tedirginliğe engel olamayarak. 'Lütfen bu kez bir insanın canını yakmamış ol baba. Benim için lütfen' diye içimden geçirdim. Karşıda uzun bir sessizlik oldu. Daha sonra çatallı bir sesle "sen bunu nereden biliyorsun"diye sordu.

Rastgele Numara | Texting |Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin