23.Bölüm

12.4K 750 157
                                    


Nisadan

     Ne yapacağımı bilemez halde etrafıma bakarken sınıftan çıkanlar yanımdan bir bir koşarak geçiyorlardı. Benim Akın'ı bulmam gerektiği aklıma gelirken düşünmeden alevlerin sardığı koridora doğru koşmaya başladım. Alevlerden korunmak için ellerimi siper ederek göre bildiğim kadar etrafıma bakıyordum.

      Bir an onca çığlığın arasında adımı duyar gibi oldum. Sanki biri adımı bağırıyordu. Fakat tekrar ses duyamayınca yanıldığımı anladım. Tam bir aleve daha dalmaya hazırlanırken hızla bana çarpan birşeyle ağzımdan bir "ah" iniltisi kaçtı ve yere düştüm. Bana çarpan şey de üstüme düştü. Üstümde kıpırdamasıyla birinin bana çarptığını anladım. Sağımdaki alevlere baktım kısa süre. Etrafıma bakmak istedim ama üstümdeki bedenle hareket edemedim. Bunu farketmiş olmalı ki hafif doğruldu.

     Kafamı çevirince gördüğüm gözlerle donup kalmıştım. Ne yapacağımı bilemez halde öylece bakıyordum. Alevlerin ışığında siyaha yakın koyu kahve olduğunu tahmin ettiğim bir çift göz bana bakıyordu. İçimde tarif edemediğim hisler dolanmaya başladı. Üstümdeki kişinin yoğun bakışları ve kalbimin değişik ritmiyle ona bakarken ağzımdan "Akın" kelimesine izin vermiştim. Fakat onunda aynı anda "Nisa" diyerek adımı söylemesiyle onun akın olduğuna emin olmuştum.

      Birbirimize şaşkınca bakmamızı bölen yakınlarımızda düşen bir şeyin sesiydi. Sanırım koridordaki panolardan biri düşmüştü alevlere dayanamayıp. Bu sesle bulunduğumuz durumu farkedip hızla toparlandık. Akın ayağa kalktı ve Benide elimden tutarak ayağa kaldırdı.

     Gözlerime bakarak "Nisa sensin değil mi? karamel saçlım" dedi. "Benim benim güzel hödüğüm" dedim bende ona Bakarak. Ben olduğumdan emin olmak için böyle söylediğini anlamıştım. O yüzden o da anlasın diye öyle cevap vermiştim. Derin bir oh çekti benim yaptığım gibi. "Çok korktum seni bulamayacağım diye. Önce şuradan bir çıkalım. Sonra konuşuruz. İyisin değil mi" dedi önündeki alevlere bakarak.

"İyiyim. Sen iyimisin"

"İyiyim ben. Korkmuyorsun değil mi?"

"Artık değil"dedim.

      Gülümseyerek baktı ve "beni takip et" diyerek elimi tuttu ve hızla alevlerin arasından geçtik. Birkaç alevden daha koşarak geçtik ve merdivenlere ulaştık. Merdivenlerden geçerken aniden hırkamın bir şeye takılmasıyla geriye doğru çekildim. Akın'ın eli elimden kurtulur gibi olsada hemen tekrar tuttu ve geriye baktı. Bende geriye baktığımda hırkamın alevler içinde birşeye takıldığını ve yanmaya başladığını gördüm ve korkuyla bağırdım.

      Tam o anda Akın hızla yanıma geldi ve alevlere uzak taraftaki kolumdan hırkayı çıkarıp hızla beni döndürdü ve hırka bir anda üstümden çıktı. Bunu nasıl yaptığını düşünecek durumda değildim şuan. Hızla tekrar elimi tuttu ve aşağı inmeye devam ettik. Merdivende sağ sol yaparak alevlerin içinden geçerken sonunda kazasız belasız zemin kata gelmiştik ve önümüzde büyük kapının ışığı görünüyordu. Ama önümüzde büyük bir alev topluluğu vardı.

     Akın burdan nasıl kurtulacağımızı etrafına bakarak düşünürken bende aynı şekilde etrafıma bakıyordum. O sırada birşeyin püskürtme sesi geldi. İkimizde aynı anda o yöne yani kapıya doğru bakarken itfaiyecilerin geldiğini yavaş yavaş azalan alevle farkettim ve akın derin bir nefes alıp bana baktı.

    Bir süre sonra söndürülen alevlerle itfaiyecilere yukarı doğru çıkarken biz ise hızla dışarı doğru koştuk.

     Dışarıdaki topluluğu yarıp gelen ambulansı umursamayarak öksürüklerimiz arasında bir ağacın dibine attık kendimizi. İçeride yaşadıklarımızın şokuyla ve kurtulmamızın sevinciyle ağlamaya başladım. Az sonra Akın'ın beni göğsüne çekip sarılmasıyla ağlamam hıçkırarak ağlamaya dönüştü. Akın ise bu sırada saçlarımı okşuyordu.

Rastgele Numara | Texting |Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin