Önce Eş [BL]

Kaplan'ın Dişleri ve Turna'nın Gagası ¦ chptr 50

"İyi hareket!" Çaresizce üç sıyrık alan sağ koruyucu general, Ge Ruoyi'nin adımlarını gördü ve ona hayranlık duymaktan kendini alamadı. Askeri danışmanın bu hizmetçiyi savaş alanına götürmesine şaşmamalıydı; o bir uzmandı!

Mu Hanzhang biraz şaşırmıştı. Ge Ruoyi, Dokuz Bıçağın Hayaleti'nden sadece birkaç aydır gizli sanatları öğrenmişti. Dövüş sanatlarında nasıl bu kadar yetenekli olabilirdi?

"Bu, ailemden bana miras kalan ayak hareketleri. Adı 'Çıplak Ayakla Dalgalar Üzerinde Yürümek' ve sadece küçük bir numara. Sağ koruyucu generalin gülünç bir performans görmesine izin verdim." Ge Ruoyi, kollarındaki küçük kaplanı rahatlatırken bir gülümsemeyle dedi.

"Aiya, bu iyi bir numara. Vaktin olduğunda bana da öğret!" Sağ koruyucu general sırıttı ve Ge Ruoyi'nin kollarındaki küçük kaplanın kafasını dürtmek için yaklaştı. "Ufak tefeksin ama çok kuvvetli bir öfken var!"

"Ruoyi, bunun bir aile geleneği olduğunu söyledi. Sağ koruyucu general öğrenmek istiyorsa önce Ge ailesinin bir üyesi olmalıdır." Ge Ruoyi'nin yüzünde bir gariplik olduğunu gören Mu Hanzhang, kaplan yavrusunu almaya gitti ve şaka yaptı.

"Tamamdır! Kabul ediyorum... Ah!" Sağ koruyucu general güldü ve aniden başına tokat atıldığında başka bir şey söylemek üzereydi. Öfkeyle döndü ve ifadesiz sol koruyucu generalle yüz yüze geldi. "Neden bana vurdun?"

Sol koruyucu general, "Yüzün kanıyor," dedi.

"Öyle mi?" Sağ koruyucu general yüzüne dokundu ve elbette ki çizikler çoktan kanamaya başlamıştı ve oldukça acı vericiydi. "Sorun değil, bu küçük yara birazdan düzelecektir."

"İlaç." Sol koruyucu general, onu çekti ve çiziklere ilaç uygulamak için onu aldı.

"Bunun ilaca ihtiyacı var mı? Yüzdeki bir yara izi, erkeğin sembolüdür. Belki de imparator benim bu yaralanma nedeniyle orduda değerli bir iş yaptığımı kaydedecek!" Sağ koruyucu general durmadan mücadele etti; eğer bu küçük yara ilaçla tedavi edilmiş olsaydı, o adam Zhao Meng, ona kesinlikle gülecekti.

"Öyleyse bu erdemi imparatora nasıl bildireceksin? Seni tırmalayanın Güneybatı Kralı olduğunu mu söyleyeceksin?" Sol koruyucu general sabırsızlıkla yakasından yakaladı ve bitmek bilmeyen gürültülü adamı çadırın içine sürükledi.

Sonunda etraf sessizdi. Mu Hanzhang, bu küçük şeyin pençelerini kesmesi gerektiğini düşünerek küçük kaplanın kafasını ovuşturdu.

Ge Ruoyi yemekle içeri geldiğinde, Mu Hanzhang neredeyse uyuyordu. Küçük kaplan ince siyah saçlarından bir tutam tutmuş ve bir süre onu çiğnemişti. Ge Ruoyi usulca güldü ve tabağı çadırdaki küçük masaya koydu. "Gongzi, uyumadan önce bir şeyler ye."

Yemeğin kokusu üzerine, bir gündür kuru tayınlar yiyen Mu Hanzhang hemen acıktı. Saçını kaplanın ağzından çıkardı ve tükürüğü kumaş bir havluyla sildi. Ayağa kalktı ve küçük masaya oturdu. Önündeki harika görünen ve kokan yemeğe baktığında şaşırdı. "Bunu sen mi yaptın?" Ordudaki yiyecekler gelişmesine rağmen bu seviyede değildi.

"Gongzi yorgun. Biraz iyi yemek yemek daha iyidir." Ge Ruoyi gülümsedi; Wang Ye, onu Wang Fei için kişisel olarak birkaç yemek pişirmesi için özel olarak ikna etmişti.

"Düşüncelisiniz ancak bu tür şeyleri daha az yapmak daha iyidir. Ben bir askeri danışmanım, subaylar ve askerlerle aynı şeyi yemeliyim." Yine de, Mu Hanzhang yemek çubuklarını aldı ve "Git ve kaplan yavrusunu beslemek için biraz kıyma getir." dedi. Hâlâ Xiao Huang adını söyleyemiyordu. Hâlâ bir kaplana Xiao Huang demenin aptalca olduğunu düşünüyordu.