Önce Eş [BL]

Evli Kadın ¦ chptr 76

"Ma, Majesteleri..." Bunu duyunca imparatoriçe sersemledi. Bu zor durum karşısında nasıl cevap vermesi gerektiğini bilmiyordu. Niyetini kötü mü anlamıştı? Öyleyse imparator neden Jing Shao'nun önceki başarılarının yazılı olduğu raporu görünce iç çekmişti? Neyseki hala biraz sağduyusu vardı ve yüksek sesle sormaması gereken şeyleri biliyordu.

İmparator Hong Zheng ona baktı. Geçen sefer Maliye Bakanlığı askeriyenin fonunu zimmetine geçirdiğinde olaya karışmıştı. Soruşturma sonuna kadar yapılmamış olmasına rağmen tüm kanıtlar belli belirsiz Dördüncü Prens'i işaret ediyordu. İmparator o yetkilileri cezalandırdıktan sonra imparatoriçe ve Jing Yu her zamankinden daha endişeli görünüyordu. Geçmişte, Jing Shao'dan bahsedildiğinde, bunların hepsi övgü ve öğüt olurdu ama şimdi iftira giderek daha belirgin hale gelmişti.

İmparatoriçe düşüncelerini dışa vurdu ve imparatorun ifadesinden bir bakış çaldı ve kalbi atmaktan başka bir şey yapamadı. "Bu eşin kafası karıştı." Daha sonra secde etmek için zemine diz çöktü.

İmparator Hong Zheng onu umursamadı ve yatağa oturdu.

İmparatoriçe hızlıca ayağa kalktı ve ona doğru gitti. Saray hizmetlileri kavga sırasında çoktan geri çekilmişti. Yarı diz çökmüş bir şekilde imparatorun ayakkabılarını çıkarmasına yardım etti. Duygu yüklü bir sesle dedi ki, "Chenqie sadece bir kadın. Ben her gün sadece Majestelerini ve çocukları düşünüyorum. Jing Yu genç ve daha bir kızı ya da oğlu yok. Tek umudum üç ağabeyinin imparatorluk ailesinin üyeleri olarak nüfusunu yayması için ona yardım etmesiydi; Bunun mahkemeyi etkilemesini hiç beklemiyordum."

İmparator Hong Zheng konuşmadı; duyup duymadığını kim bilebilirdi.

"Benim kafası karışık ağabeyim birinden Cheng Wang Fei'nin önceden Chenqie ile anlaşamadığını duymuş ve ayrıca imparatorun Wang Fei'nin orduyla gitmesine izin verdiğini bilmiyordu bu yüzden öyle dedi. Majesteleri, lütfen onunla uğraşmayın." Sonra imparatoriçe mendilini çıkardı ve hıçkırarak ağladı.

"Ayağa kalk." İmparator Hong Zhen'in sesi değişmeden kalmıştı; sesinde neşe mi öfke mi tuttuğunu kimse duyamazdı. "Bu meselenin sonu. Gelecekte Jing Yu'ya korkunç fikirler sunma." Her şeyden önce, o imparatoriçeydi; statüsünün gerektirdiği itibarı göz önünde bulundurmak zorundaydı.

İmparatoriçe hızlıca nazik bir sesle onayladı. Ayağa kalktığında çoktan tüm soğuk terlerini saklamıştı.

Sonraki gün, Jing Shao Kuzey Marki'nin konutundaki Eş Qiu'yu alması için kişisel araç göndermeden önce öğlene kadar bekledi.

"Jun Qing dün gece çok içti. Bu sabah, sesi boğuk ve ilaç almayı reddediyor. O sadece annesi tarafından yapılan armut reçelini istediğini söyledi." Jing Shao yardıma muhtaç bir şekilde söylemişti ama sesi özlemle doluydu. "İyi hissetmiyor, bu yüzden Benwang İkinci Furen'in kişisel olarak buraya getirilmesine karar verdim."

Armut reçeli boğazı yatıştırdığı için sıcakken yenilmeliydi. Yapılıp sonradan getirilirse bunun bir faydası olmazdı ve Eş Qiu artık ikinci bir eşti ve kendisi gezmeye çıkabilirdi.

Böylece, Kuzey Marki doğal olarak onları durduramazdı ama ona göre Mu Hanzhang'ın tercih edil ölçüsü farklı bir seviyedeydi.

Wang Fei'si tarafından yapılan açıklamayı kullanan Jing Shao başarılı bir şekilde Eş Qiu'yu aldı.

Eş Qiu'nun Jing Shao ile tanıştığı ilk seferdi. Tüm söylentiler yüzünden onun kaba bir adam olduğunu düşünmüştü ama o aslında yakışıklı ve asildi.

"Ekselansları Cheng Wang'ı selamlıyorum!" Eş Qiu onu selamlamak için öne çıktı. Eğilmeden önce Jing Shao tarafından kaldırıldı.

Araba Kuzey Marki'nin evinin insanları tarafından çevrilmişti bu yüzden Jing Shao çok fazla şey söyleyemezdi. Gülümseyerek söyledi, "Hepimiz bir aileyiz, böylesi bir mütevazı nezakete gerek yok. Leydim, lütfen araca binin."