Önce Eş [BL]

Haberler ¦ chptr 72

"Varis önceden sağlıklıydı; neden aniden hastalandı?" Mu Hanzhang yorganı annesinin üzerine sardı.

Eş Qiu fısıldamadan önce etrafa bakındı, "On ikinci ay ayının yedinci gününde, varis Hua Feng ve Yang Wen ile içmeye gitti ama bir şekilde nehire düştüler."

Mu Hanzhang bu sözleri duyunca kaşlarını çattı. Bu, Kış gün dönümünden 27 gün sonraydı ve yılın en soğuk günlerinden biriydi. Böyle bir günde nehre düşerlerse, kesinlikle üşümeden daha fazla acı çekeceklerdi. Ama bu üç adam neden böyle soğuk bir günde nehre gitmişlerdi?

"Üç hanımefendi bayılana kadar ağladı. Hua Feng'ın ayakları iyileşmeyecek kadar donmuştu ve Yang Wen hâlâ yatalak. Varisin durumunun ne olduğunu kimse bilmiyor. Bir imparatorluk doktoru onu görmeye geldi, ama ilk eş sessizliğini koruyor." Eş Qiu bunu böyle ifade ederken, yüzünde bir zevk belirtisi vardı. O yıl, Hanzhang'ı gölete iterek vücuduna zarar verenler bu üç çocuktu. Artık intikamlarını almışlardı.

"Nasıl aniden nehre düştüler?" Mu Hanzhang bunun garip olduğunu düşündü.

Eş Qiu pencereden dışarıya tekrar baktı ve kısık bir sesle, "Jianghu ustalarını gücendirdikleri için dövüldüklerini ve suya atıldıklarını duydum. Bulunmadan önce uzun süre suda kaldılar."

Bunları duyduktan sonra Mu Hanzhang bir şeylerin yanlış gittiğini hissetti. Jing Shao'dan duyduğu kadarıyla Jianghu halkı, onun Kuzey Markiz'in varisi olduğunu bilmeseler dahi böylesine dizginsiz davranmazdı. "Suçlular yakalandı mı?"

"Hayır." Eş Qiu kafasını salladı. "İçmeye gittiklerini söylediler ama gerçekte ailelerinden gizli düşük seviyeli genelevlere gidiyorlardı. Yanlarında hizmetçi götürmemişlerdi ve onları döven kişinin kim olduğunu bilmiyorlar." Üçü de zengin ailelerin hedonist oğulları olarak meşhurlardı ve birçok aileyi gücendirmişlerdi; kimin yaptığını bilmelerinin gerçekten bir yolu yoktu.

hedonist: hazcı

Mahkeme bitişinde Jing Shao saray mensuplarının tebrik sözlerini görmezden geldi. Ağabeyiyle vedalaştı ve Fengyi Sarayı'na gitti. Dördüncü prens de o yöne gidiyordu. Jing Shao sırıttı ve seslendi, "Dördüncü küçük kardeş de imparator annesine saygılarını sunacak mı?"

Jing Yu durdu ve derin bir nefes aldı. Gülümseyerek döndü ve selamladı, "Üçüncü imparatorluk kardeşi, Wang Fei'ne markiz unvanı verilecek. Genç kardeşin daha sizi tebrik edemedi."

"Cık, kutlamaya ne gerek var?" Jing Shao sahte bir gülümsemeyle söyledi. "Eğer erkek eş unvan alırsa artık ondan kendi isteğimle boşanamam; dahası daha fazla cariye alamam."

"Öyle mi? Küçük kardeşin bu kanun ve yönetmelikler hakkında pek fazla bilgisi yok." Dördüncü prens beceriksizce güldü. Cheng Wang Fei'nin marki olmasının onun için bir tehdit olacağını düşünüyordu ama şimdi öyle olmadığı anlaşılıyordu. Song An bugün gerçekten Jing Shao'yu gücendirmişti. Jing Shao muhtemelen o kızı bir daha şımartmayacaktı ama daha fazla cariye alamayacaktı ve Jing Shao'nun hâlâ bir varisi yoktu...

"Hmm." Jing Shao gizlice alay etti. O gün, Wang Fei'sinin 'Dachen Kanun ve Yönetmelikleri'ni okuduğunu görmüştü. Meraktan gidip bir göz atmıştı ve bir erkek eş unvan alırsa kendisinin daha fazla cariye alamayacağını görmüştü. O sırada Mu Lingbao'yu öldürüp Kuzey Marki unvanını Jun Qing'ine geçirmeyi düşünüyordu böylece daha fazla cariye almamak için meşru bir sebebi olurdu. Bugün verilen unvan onu büyük bir beladan kurtarmıştı.

Saygılı kardeş görünümü veren iki adam birlikte Fengyi Sarayı'na gittiler. İmparatoriçe hâlâ sevgi dolu bir annenin yüzünü takınıyordu, hatta Jing Shao'nun tüylerinin diken diken olmasına neden olarak seferden sonra Jing Shao'nun daha da sağlıklı ve sağlam göründüğünü söyledi. İmparatoriçe için herhangi bir hediye getirmemişti ve sadece ordu kampının fakir olduğunu söyledi. Doğal olarak, İmparatoriçe sevecen bir yüz takındı ve hatta onu Jing Shao'nun kaba olma korkusu olmadan aldığı birçok iyi şeyle ödüllendirdi.